Görüntülenme: 22935
Edebiyat Aşkı:)
2012/08/17 16:54
Bildir! Alıntı ile cevap yaz Oyla! 6,4 (3 oy)

 Yazacak olduğum sahaf maceramı yazma vakti geldi.Bunun başlangıcı şöyledir:

  Lisede edebiyat dersinde bir bayan hocamız vardı ama çok iyi bir anlatıcıydı.Bizim okulda bir çok kez öğretmen değişimi oldu yani öyle öğretmenlere rastladım ki (özür diliyerek söylüyorum) öğretmen demeye bin şahit...ben bir dönem boyunca fıkra,makale,anı,röportaj dörtgeninde gidip geldiğimizi bilirim.
   Neyse, şimdi ki bu ödevi veren hocamız derslere girdi.İşte bu dedim kendisi "türkolog"du da  ve bu alanda yüksek lisans yapmış.Derslerindede hiç çıt çıkmazdı.Sebebi bence şu idi:
 Bazı öğretmenler müfredat nedeniyle dersleri çok fazla kasarak,kalıp bilgiler şeklinde işliyorlar yani kendilerinden birşey katmaya çekiniyorlar.Kitabı açıp okusam aynı şeye denk geliyor ancak bir farklılık olmalıydı.Öğretmen anlatırken öğrenciyi kendine hayran bırakmalıydı ve o öğretmendi işte edebiyat hocamız.
       Allah ondan razı olsun diyerek başlayalım:
  Verdiği ödev "okuma sevgisi" üzerine yazılmış tüm yapıtlar ve yazarların listesi idi.Basit gibi görünen bu ödevin amacı muhakkak ki bizi kütüphanelerle kardeş yapabilmekti.Biz dört kız tüm girişimlere rağmen bunu başaramayınca (kütüphanelerde ki teknik nedenler)bir sahafa sığındık ve o sahafta bize yardımcı olamayınca belki iç rahatlığı ya da daha öncedende ona röportaja gelmişler onun samimiyetiyle başladı anlatmaya Milli Mücadele döneminde Yahya Kemal'i.Konuşmayı kaydetmeye yarıdan sonra akledebildik, başlarınıda anımsayamadığımdan bende olduğu kadar aktarıyorum.Kusura bakmayın....
................................................................................................
Sahafımızın adı "İbrahim Manav"dır.O! nasıl unutmadın adını demeyin (gerçekten unutmuştum) ancak biz giderken verdiği TRT ile DVD'si şuan işe yaramış görünüyor.:):
..................................................................................................
İbrahim amca:Yahya Kemal; Ziya Gökalp'in "Yeni Mecmuası"nda makaleler yazıyor.Mili Mücadele var Anadolu da.Eğil dağlar diye bir kitabı var.
Bir arkadaş:Eğil dağlar,Aziz İstanbul(bu arkadaş konuşmaya hop!diye atlar.Bunu herhalde içindeki edebiyat aşkı ile söyledi.)
İbrahim amca:Eğil Dağlar, milli mücadele anılarını anlatıyor,o dönemin içinde oluyor.Ama o zaman Ziya Gökalp'in "Yeni Mecmuası"nda yazardır.Fakat onu edebiyat fakültesine konuşmacı olarak çağırılar.Talebeler büyük bir heyecanla beklerler.Şimdi Ahmet Hamdi anlatıyor bu olayı; geldiğinde diyor elleri yamuk yumuk, başı fesli(tabi o dönemde öyle)kendisini bir marangoz ustasına benzettim, diyor.İlk önce Avrupa edebiyatından başladı diyor,ordan Hafız'ı anlattı,Nedim'i anlattı ordan istiklal mücadelesini anlatmaya başladı.Yani karşımızda bir deha olduğunu bir yeni tabirde söyleyim,kültür jeneral, genel kültürlü bir deha olduğunu farkettik.Hem batı kültürünü çok iyi biliyor hem doğu kültürünü yani İran'lı Hafız'ıda tanıyor,Nedim'i,Naima'yı,Aşıkpaşazade'yi de biliyor.Zil çaldı sınıf boşalacağına bir misli daha doldu diyor.
İbrahim amca devreye girer:Düşünün yani siz bir öğrencisiniz,zil çaldığı zaman seviçle falan tüğmeye kalkıyorsunuz dışarı...Merhaba Hocam!(o ara dışarıdan biri geçiyor)...Zil çalıpta sınıfı dolduran hoca var mı şimdi? yok.Hem şiir hem nesir bakımından fevkalade...
 Mesala Süleymaniyede bir bayram sabahı biliyorsunuz onun bir üçlemesi vardır.Hafız'ın Kabri, Dönülmez Akşamın Ufkundayız,Sessiz Gemi hatta ezberimdedir bunlardan biri en çokta sessiz gemiyi severim.
Hepimiz bir ağızdan:Bende onu çok severim(işte dostluk budur aynı şeyleri sevebilmek:))
İbrahim amca:Evet,ne kadar güzeldir.
 "Her giden yolcusu memnun ki yerinden,
  Birçok seneler geçti,dönen yok seferinden."
Yahya Kemal, Türk musikisinide çok iyi bilir.Itri'ye de hayrandır.Mustafa Itri efendi 17.18.asırda yetişmiş büyük besteler vermiş.Fakat eserlerinden hala 20 tanesi mevcut,200 tane kadar eser yazmış fakat hepsi kaybolmuş.Yahya Kemal'de içinde bir ukte var.Diyor ki"belki hala o besteler çalınır gemiler geçmeyen bir ummanda..."  Umman biliyorsunuz büyük okyanuslar.
    Şimdi siz şiiride seviyorsunuz anlaşılan.
Hep bir ağızdan usulca tebessümle:Evet!(şimdi dikkat ettim bizde pek konuşkanmışız:))
İbrahim amca:Siz dört hanım böyle gelmişsiniz Rabia Hatun'dan bir şiir okuyayım size...
    "Gül bülbüle aşık olup feryad ediverse,
      Bülbül onu ihmal ile berbad ediverse,
      Dünya tersine dönse şark eylese garbı,
      Canan bize gelerek ah ediverse..."
Şimdi bu bizim eski ustalarımız bize ders verirken ya da kitap satarken durun! derdi şimdi şiir saati.Berceste şiirler okunur.Berceste; seçilen en güzel şiir demektir.
  Peki benim anlatacaklarım bu kadar.Sorunuz varsa...
(Büyük sessizlik bizden büyük teşekürler ve güzel dileklerin ardından bir anda İbrahim amcanın aklına geliş sebebimiz gelir!)
İbrahim amca:Peki bu eserleri nereden tespit edeceksiniz.(olsun hala büyük bir incelik)
Bizde bir şekilde çözüme kavuşacağımızı söyleyerek ve teşekürler ederek ayrıldık...
   NOT:Ve bugün tv'de karşılaşmış olduğum TRT Belgesel kanalında bu konuyu daha çabuk yazıya geçirmemi sağlayan saat:13.30 sularındaki Ahmet Hamdi belgeselidir."Aydaki Adam"diye...Zevkle izlediğim bu proğramı size de tavsiye ederim(gece tekrarı var)Ayrıca ilgilenenlere akşam saat:21.30'da Yahya Kemal anlatılacak.Proğramın ismi"Bir medeniyet rüyası"dır.(17.08.2012)

Ve ben bu yazıyı yazıp kontrol ederken m1gin benim böyle bir yazı yazacak olduğumu daha yeni okuduğu için sesli kaydını da ekleyeblirsin isteğinden mahrum kalmıştır.(Yav! erken okuyun şu mesajları, yaşlandık)
Seyyal Üslup
2012/08/17 19:44
Bildir! Alıntı ile cevap yaz Oyla! (0 oy)

Alllah iyiliğinizi versin ey winnipeg. :)
Eski üyelerden yerinde duramayan, etrafa neşe saçan, cıvıl cıvıl CAMBAZ vardı... Onu hatırlatıyorsunuz yer yer...
Sahi ya, o nerelerde acep? Sesi çıkmaz oldu onun da... Yaşlandı mı yoksa? 

Herkesin hızı farklıdır ey winnipeg. Sizin maşallahınız var.
Ancak yazıya rağmen ses kaydını da ekleyebilirseniz "aliyyul ala" olur hani. ;)

Yazı bana kısa geldi nedense... Sanırım birebir aktarmadınız yahut kırpmalar yaptınız... Yahut da akışkanlığından bir anda sona ulaşıverdim. 
Hakikaten ya! Şimdi tekrar baktım da, hiç de azımsanacak gibi durmuyor. Anlaşılan sizde bir tılsım var. ;)
O halde bu "Edebiyat Aşkı" konunuzu sahipleneceğinizi ve besleyeceğinizi; onu öksüz bırakmayacağınızı düşünüyorum. :)

Bu arada sesi yazıya aktarmak zahmetli bir iştir, bilirim. Emekleriniz için teşekkürler... 

Hani sehven hatalı yazılmışsa ayrı ama "program", "proğram" olarak yazılmasaydı iyiydi. 

Bu yazınızın hatırına, internet üzerinden "Yahya Kemal" bölümünü izlemeye/dinlemeye çalışacağım birazdan... 

Yazıda geçen şu bölüm hoşmuş hani: 

Zil çaldı sınıf boşalacağına bir misli daha doldu diyor.

TRT Belgesel kanalında "Bir Medeniyet Rüyası" programını izlemekteyim... Ancak konu "Yahya Kemal" değil. İlk dakikalarda Türk-İslam mimarisi, ardından islam ve musiki konuları ele alındı. Ve, program saat 22 suları bitti.
Merakla yapacağınız açıklamayı bekliyorum ey winnipeg

Bu mesaj, m1gin tarafından, 17.08.2012 20:58:43 itibariyle düzenlenmiştir.
İngilizce kelime ezberleme oyunu: vav.mbirgin.com

 Akıcı üslup ha! m1gin'den bu güzel sözleri duymak ne güzel.

Ancak anlayamadığım değişik bir tarzınız var güzel başlayan sözcükler sonlara doğru sanki biraz kusur arar bir hal almış.Ne yapsak olmuyor m1gin, çok zor bir insansınız:)
 eveeet! Şu tv yayını mevzusuna gelince herkesten özür diliyorum ama  kanalında hatası var herhalde (kendimi aklıyım) ya da ben günleri karıştırmış olabilirimde hani! Ve delillerle konuşma vakti:
 08:00 Adem'in Seyir Defteri
 08:30 Anadolu'da Ev ve İnsan
 09:00 Son Değirmenler....diye devam eden trt belgesel yayın akışı 17.08.2012 cuma gününü içermekte bundan tam emin olmak içinde gece 02.00 sularında belgesel kanalına baktım ve"Gönlümün Sağ Alt Köşesi" isimli bir konuya denk geldim ve yayın akışına baktığımda aynısının yazmakta olduğunu görünce tamam budur dedim burda bir sorun yok hatta yayın akışı içinde saat:21.30'da "Bir Medeniyet Rüyası"olduğu yazıyor...Herhalde bu kanalda proğramlar(programlar:))bu şekilde geçiyor ancak içerik farklı bu da bize beklediğimiz programın aslında bu gün(18.08.2012)akşam 21.30'da olduğunu gösteriyor.Bu yayın akışının tam altında bugünün yayın akışı yer alıyordu ve burada aynı saatte birkez daha aynı program ismi var bir başka sitede içerik olarakta bu verilmiş:
.....................................................
türü: Yaşam ve Hobi - Tarih: 18.08.2012 - Saat: 21:30 
 
Yayın Bilgisi: TRT Belgesel kanalından veya internet üzerinden izleyebilirsiniz. 
 
Özet: Özgün ve kadim medeniyetimizin dünü, bugünü, Yahya Kemal'in dizeleri ve güvercin metaforu üzerinden anlatılıyor... 
açıklama:
Özgün ve kadim medeniyetimizin dününü, bugününü, gelecekte insanlık için ne anlam ifade ettiğini, büyük Türk şairi Yahya Kemal’in dizeleri ve güvercin metaforu üzerinden köklü, inandırıcı, ikna edici, herkesi kucaklayan bir perspektifle ekranlara yansıtan Bir Medeniyet Rüyası, TRT ekranlarında…
Medeniyetin beşiği kutsal şehirde başlayan hikâye, on dört yüzyılı kapsayan bir perspektifte İslam Medeniyeti’nin temel dinamiklerini, gelişmesini, altın çağlarını, krizlerini, büyük tarih yazan atalarımızın bu medeniyet anlayışıyla hayatlarını nasıl şekillendirip inşa ettiklerini ilim, irfan, hakikat ekseninde anlatırken özgün ve kadim medeniyetimizin bugün ve gelecekte insanlığa ne söyleyeceğini de tartışmaya açıyor. 1930’lu yıllar… İstanbul’u gören bir çatıda şiirle uğraşan Yahya Kemal’in masasına bembeyaz bir posta güvercini konar. Yahya Kemal “Gece” adlı şiirinde geçen “Bir yoldu, parıldayan gümüşten/ Gittik… bahs açmadık dönüşten” dizelerini bir kâğıda yazar, kâğıdı posta güvercininin ayağına bağlar, güvercini çatıdan uçurur. Hızla yol alan, coğrafyalar aşan güvercin Yesrip’e, yani Hicret ile adı Medine olan İslam Medeniyeti’nin neşet ettiği kutsal şehre ulaşır…
Bir Medeniyet Rüyası, TRT Ekranlarında…
21.30 dan 22.00 a kadar
...........................................................................................
Bir başka yerde:
Bir Medeniyet Rüyası
TRTBELGESEL
18 Ağustos 2012 Cumartesi07:30
TRTBELGESEL
18 Ağustos 2012 Cumartesi21:30
 Yani aynı program sabah-akşam şeklinde mevcuttur.
...............................................................................................
Derinnn araştırmalarım şunu gösteriyor ki gününü yanlış anlamışım.En çok korktuğum şey başıma geldi söylenen sözden dolayı yaşanan sorumluluklar beni yoruyor.Kusura bakmayın m1gin ve diğer site takipçileri...
...............................................................................................
Ve bu arada bu söylenmezdi ama bizde gizli saklı yok.Bu programı size öneren ben programı izleyemedim.Sebebi Kadir Gecesi günü gitmiş olduğum cami imamı "cuma"günü son olduğunu ve teravihle tesbih namazıda kıldıracağını söylemişti ben bunu unuttum tabi o saatte camideydim.Ve ne oldu dersiniz? İmam'ın değişiklik yapası gelmiş bugün kıldıracak tesbih namazını.Fesupanallah ,yine izleyemicez yani olsun siz bana anlatırsınız yakın takipçisi m1gin:)

 
NOT:Metin kısa mı? Birde bu yarısı aslında dedim ya en başta sonradan akledebildik kaydetmeye diye:)
He bide şu gülücüklerden en sevdiğim buymuş onu farkettim hep onu seçesim geliyo
Konu - Konuk Farkı
2012/08/18 17:12
Bildir! Alıntı ile cevap yaz Oyla! (0 oy)

Ah winnipeg ah! :)
Alıntılamış olduğunuz şu bölüm, dünkü programı anlatıyor zaten.

1930’lu yıllar… İstanbul’u gören bir çatıda şiirle uğraşan Yahya Kemal’in masasına bembeyaz bir posta güvercini konar. Yahya Kemal “Gece” adlı şiirinde geçen “Bir yoldu, parıldayan gümüşten/ Gittik… bahs açmadık dönüşten” dizelerini bir kâğıda yazar, kâğıdı posta güvercininin ayağına bağlar, güvercini çatıdan uçurur. Hızla yol alan, coğrafyalar aşan güvercin Yesrip’e, yani Hicret ile adı Medine olan İslam Medeniyeti’nin neşet ettiği kutsal şehre ulaşır…

Ancak konu "Yahya Kemal" değildi işte... Masasına gelen güvercine yazdığı dizeleri bağlayan kişi Yahya Kemal miydi yani? Hmm... :)
Her neyse, çok önemli değil... Sadece yazınızın hatırına bir bakayım demiştim. 
Gönül rahatlığıyla tesbih namazını kılmaya gidebilirsiniz. ;)

Diğer husus... Gelişime açık iseniz, kusurlarınızın bulunup adabınca söylenmesinden hoşnut olmalısınız. ;)
Benim zorlu biri olduğum ise, su götürmez bir gerçek! Diyecek bir şey yok yani. 

 

İngilizce kelime ezberleme oyunu: vav.mbirgin.com
Edebiyat Aşkı:) -yahya Kemal
2012/08/20 13:04 - Güncelleme: 2013/08/26 17:18
Bildir! Alıntı ile cevap yaz Oyla! 6,5 (1 oy)

 Ey m1gin aslında fena birşeyede vesile olmadığımı anladım, sonradan internetten izledim bu da hayli etkileyiciymiş.

         Programın amacı şu imiş.Masasına gelen güvercinin ayağına bağlayan kişi Yahya Kemal, onun dizelerinden de     yararlanılarak  İslam'ın Osmanlının tarih sahnesine çıkışı  anlatılmış ve en son Süleymaniye'de Bayram Sabahı adlı şiiri ele alınmış ve bir hayli etileyiciydi çok eskiden bu dizeleri okuduğumda çok uzun gelmiş ve sıkılmıştım.İşin sırrı sesli, başkasından dinlemekmiş herhalde...Ve site  için bu şiiri buldum.İzmir 9.Türkçe Olimpiyatlarında söylenmiş benim çok hoşuma gittii sizinde seveceğinizi umuyorum.

Hatta ben bunu m1gin'e hediye ediyorum(ancak hediyenizi şu 2 gün içinde almazsanız site üyelerinin olur.ee,sizde Hatay'dan hızlı dönmeye bakın bence

.................................................................................................................................................

Yahya Kemal Beyatlı - Süleymaniye'de Bayram Sabahı adlı şiiri eşliğinde kum sanatı - İzmir 9.Türkçe Olimpiyatları 

Tacikistan(şohruh) - Türkmenistan(devlet) ve Bosna Hersek(berina-kum sanatı)

 

Gülücük Cinsiyeti
2012/08/28 12:13
Bildir! Alıntı ile cevap yaz Oyla! (0 oy)

Hediye için çok geç kaldım, değil mi ey winnipeg?  

Şey... Şayet kapılmamışsa, şu kumdan yapılan Süleymaniye tablosunu kabul edebilirim, diyecektim.  

Neden başka bakıyorsunuz yahu? Ne oldu yani, bu gülücüğü () kullandıysam? :P
Bayanlar normal (erkek karakter) gülücük ifadelerini kullanmıyorlar mı sanki? :P
Hem sonra madem ki kadın-erkek eşit diyorlar; o halde bana ne! :)

Öteden beri yer yer bu ifadeyi kullanma iştahım depreşmiş, ancak her defasında vazgeçmiştim... :P
Ve işte kullandım; rahatladım. Oh be! 

İngilizce kelime ezberleme oyunu: vav.mbirgin.com
Gülücüklere farklı bir bakış
2012/08/29 8:30
Bildir! Alıntı ile cevap yaz Oyla! 6,5 (1 oy)

 Allah iyiliğinizi versin m1gin:)

Kadın-erkek eşitliğini şu sevimli gülücüklere yansıtmanızda pek hoş olmuş hani&)

not:Ya ben bu yazıyı okudukça her defasında neden () gülesim () yerlere yatıp kahkahalar atasım geliyor ki ?

     Ömrünüz uzun olsun ey m1gin(ön açıklama:erkek gülücüğüdür ve bir bayan tarafından kullanılması rahatsızlık vermesin ,eşitlik meselesi yahu:))

   dipnot::Geç kalmak mı? Yok canım sadece sekiz güncük.Bu kadar gün Hatay'la Ankara arasında binlerce sefer yapıldı.Ve ne kadarda cesursunuz tablo isteğiyle sekiz gün ey m1gin koskoca sekiz.....kumdan tablo kim bilir ne şekillere girip çıktı yahu

Bu mesaj, winnipeg tarafından, 29.08.2012 08:51:36 itibariyle düzenlenmiştir.
Bu mesaj, winnipeg tarafından, 29.08.2012 08:53:26 itibariyle düzenlenmiştir.
Abonelik Bilgisi Abonelik
Kullanıcı Adı:
Parola:
Bilgi Hatırlatma Yeni Üyelik
İletişim | Kullanım Şartları | Reklam Bilgileri | Tüm Üyeler | Ne Nasıl Yapılır? | Arama | RSS | Twitter | Facebook | Youtube

Son Üyeler: Hayati, masalozt, masalozturk, aculha, ozelbera,
Son Oturumlar: