Kızımın narinliği ve iyiliğine diyecek yok elbet, zira elma ağacının altına armut düşmez :)
Hâl böyleyken nasıl oluyor da iyi bir kimse olmadığım hissine kapılabiliyorsunuz ki ey m1gin? :)
Kızım yaptığı yemeğin yöresi ile sizin memleketin aynı olduğunu bilmiyordu ve ben bunu dile getirdiğimde, ben zaten Mustafa abim için yaptım bu yemeği dedi :) gördüğünüz gibi armut düşmemiş değil mi?
Tabi kızım bunları söylerken nerden bilsin ki m1gin’in, bakmakla yetinmeyip tatmak adına bir teşekkürü sakınacağını, üstüne üstlük annesinin günah keçisi yapılacağını :)
Yine de tüm iyi niyetimi kullanarak selamınızı ileteceğim kendisine m1gin :)
Bu mesaj, abheri tarafından, 05.08.2012 10:23:49 itibariyle düzenlenmiştir.
|
Şu yarışma oldukça kızışmışken bende 3-5-7 tarif ekleyeyimde gözler ve mideler doysun, sonra da gelsin puanlar :) Tamamen latife yapıyorum, önemli olan yarışmaktı diyeceğim sonuç ortada iken nacizane karalamama oy isteyecek cürette değilim zaten.
Burada bunları söylemem anlamsız oldu gibi, lâkin siteyi takip edenler şiir yarışmasından bahsettiğimi zaten biliyorlar :) Şimdi açıklamayacağım ama benimde favori şiirim var aralarında, tabi ki kendi şiir denemem değil :)
Neyse sözü daha fazla uzatmadan ben tariflerime geçeyim;
Maş Piyazı
Malzemeler:
1 su bardağı maş fasulyesi
1 tane kuru soğan ya da 2-3 tane taze soğan
1 çay bardağı ince kıyılmış ceviz içi
1 kahve fincanı nar ekşisi
1 adet limon suyu
1 kahve fincanı sızma zeytinyağı
1 çay kaşığı tuz
1çay kaşığı pul biber
Yapılışı:
Maş fasulyesini bol suyla yıkayıp geniş bir kaba aktarın. Üzerini geçecek kadar sıcak su ilave edip 3 saat bekletin. Sos için nar ekşisi, limon suyu ve zeytinyağını ayrı bir kapta karıştırın.
Maş fasulyesini süzüp tencereye alın. Üzerini iki misli geçecek kadar su ekleyip 30 dakika haşlayın. Suyunu süzüp cevizi, soğanı, tuzu ve pul biberi ekleyerek karıştırın. Sosunu da dökerek harmanladığınız piyazı servis edebilirsiniz. Gaziantep yöresinde sıkça yapılan bir salata türü, iyi ki denemişim dediğim tariflerden..
Salça Soslu Tavuk
Malzemeler:
1 kg. tavuk budu
3 orta boy patates
2 yemek kaşığı dometes salçası
2 çay bardağı tavuk suyu
2 yemek kaşığı tuz
Yapılışı:
Tavukları tuzlu suda haşlayın ve fırın tepsisine alın, patatesleri dilimleyip tavuklara ilave edin. Ayrı yerde salçayı ve tavuk suyunu karıştırıp tavukların üzerine dökün. 200 derece ısıtılmış fırında yarım saat pişirin.
Bayat Ekmek Pizzası
Malzemeler:
2 adet bayat ekmek
3 adet yumurta
2.5 su bardağı süt
1/2 su bardağı sıvı yağ
1 paket kabartma tozu
100 gr. salam-sucuk
8-10 adet kültür mantarı
1 kahve fincanı zeytin
3 adet sivri biber
1 yemek kaşığı domates salçası
1.5 su bardağı rendelenmiş kaşar peyniri
Karabiber, kekik
Yapılışı:
Bayat ekmekleri orta büyüklükte küp küp dilimleyin. Çukur bir kapta yumurta, süt, sıvı yağ ve kabartma tozunu çırpma teli ile karıştırın. Üzerine dilimlediğiniz ekmekleri ilave edip tekrar karıştırın. Karışımı yağlanmış fırın tepsisine 1cm kalınlıkta bastırarak döşeyin. Üzerine sulandırılmış salçayı yayın ve kekik, karabiber serpin. Rendelenmiş kaşar peynirini de hamurun her tarafına gelecek şekilde serpiştirin. İnce ince dilimlenmiş biberleri, limonlu suda haşlanmış mantarları, tercihe göre dilimlenmiş salam-sucukları, doğranmış zeytinleri kaşarların üzerine yerleştirin. 200 derece önceden ısıtılmış fırında üzeri kızarıncaya kadar pişirin. Sıcak olarak servis yapın.
Milföy Bohçasında Mantarlı Et Sote
Malzemeler:
Yarım kilo kuşbaşı et
250 gr. mantar
2 domates
15 tane arpacık soğan
2 tane yeşil biber
1 yemek kaşığı salça
1 yemek kaşığı tuz
Kekik, karabiber
10 adet milföy hamuru
Yapılışı:
Etleri kısık ateşte suyunu çekene kadar kavurun, sonra doğranmış biberleri ve arpacık soğanları ekleyip 5 dakika pişirmeye devam edin. Domateslerin kabuklarını soyup rendeleyin ve soğanların içine ilave ederek 10 dakika kavurun. Salça, tuz ve baharatlarını ekleyerek karıştırın, doğradığınız mantarları da ekleyip 20 dakika daha pişirin. Milföy hamurunu elinizle bastırarak biraz büyütün, mantarlı soteden 2 yemek kaşığı ortasına koyup dört bir yanından yukarıya toplayarak büzün ve büzdüğünüz yeri kürdanla tutturun. Fırın tepsisine sıraladığınız milföylerin üzerine yumurta sarısı sürün. Hamur kızarana dek pişirin.
Hamsi Patlıcan (Patlıcan Kızartması)
Malzemeler:
3 orta boy patlıcan
2 yumurta
1 su bardağı mısır unu
Tuz
Yapılışı:
Patlıcanları alaca soyup ortadan ikiye bölün ve her bir parçayı uzunlamasına dörde kesin. Tuzlu suda 10 dakika haşlayın. Suyunu iyice süzdükten sonra önce yumurta sarısına batırıp, tuz eklediğiniz mısır ununa bulayın ve tavada az yağda kızartın. Karadeniz Giresun'da çok tercih edilen bir kızartma türü, denemenizi öneririm..
Zerdeçallı Pilav
Malzemeler:
2 su bardağı pirinç
2.5 su bardağı tavuk suyu
1 tatlı kaşığı zerdeçal
1 çay kaşığı karabiber
2 tatlı kaşığı tuz
Yapılışı:
Tencereye tereyağını alıp kokusu çıkana kadar ısıtın. 2 saat önce ıslattığınız pirincin suyunu süzüp tencereye ilave edin. Tuz, karabiber ve zerdeçalı ekleyip karıştırın. Tavuk suyunu da ilave ederek kısık ateşte suyunu çekene kadar pişirin..
Havuçlu Kek
Malzemeler:
3 yumurta
1 su bardağı toz şeker
1 çay bardağı sıvı yağ
1 su bardağı süt
yarım su bardağı ceviz içi
2 tane havuç rendesi
1 çay kaşığı tarçın
1 paket kabartma tozu
3 su bardağı un
Yapılışı:
3 yumurtayı bir geniş bir kaba kırıp bir su bardağı şeker ekleyerek mikser ile çırpın. Daha sonra diğer malzemelerin tümünü ekleyin. Yeteri kadar karıştırdıktan sonra yağladığınız fırın tepsisine dökün. 180 derece ısıtılmış fırında pişirin.
|
Sevgi yüklü selamlarımı ileterek başlayayım sözlerime değil mi? Kışlık nevale hazırlıkları tüm hızıyla devam edince uzak kaldım buralardan, ama bir gözüm buraları hep kolaçan etmekte :)
Bugün sizlere kolay tarifler vereceğim, hemen başlayalım;
Fırın Poşetinde Kızartma
Malzemeler:
3 tane büyük boy patates
1 büyük boy patlıcan
2 tane domates
8-10 tane yeşil biber
1 tane kırmızı biber
1 tane kabak
8-10 adet mantar
½ su bardağı sıvıyağ
1 yemek kaşığı kekik
1 çay kaşığı karabiber
Yapılışı:
Tüm malzemeleri iri iri doğrayarak bir kaba alın, üzerine sıvıyağ, kekikve karabiber ilave ederek harmanlayın. Sebzeleri fırın poşetine doldurun. Ağzını bağladığınız poşeti fırın tepsisine alın ve poşette bir kaç delik açın. 220 derece fırında 1 saat pişirin.
Salça olma yolunda ilerleyen ya da olmasına ramak kalan domateslerin balkonlarda arz-ı endam ettiği şu günlerde, salçalı bir pastanın tam sırası; :)
Salçalı Tuzlu Kurabiye
Malzemeler:
100 gr. margarin
2 adet yumurta (birisinin sarısı üstüne sürülecek)
½ su bardağı sıvıyağ
½ çay bardağı sirke
1 tatlı kaşığı salça
1 tatlı kaşığı tuz
1 tatlı kaşığı kırmızı biber
1 tatlı kaşığı mahlep
1 paket kabartma tozu
Aldığı kadar un
Üzeri için:
çörek otu
Yapılışı:
Ayırdığınız yumurta sarısı dışında diğer malzemeleri karıştırın ve sert olmayan bir hamur elde edin. Daha sonra istediğiniz şekli vererek fırın tepsisine dizin, üzerine yumurta sarısı sürüp, çörek otu serpin ve 200 derece ısıtılmış fırında pişirin..
Son olarak ağzımız tatlansın bâbında bir tarif;
Sodalı tarçınlı Kek
Malzemeler:
2 yumurta
½ su bardağı süt
½ su bardağı sıvıyağ
1 su bardağı toz seker
1 tatlı kaşığı karbonat
1 paket vanilya
1 tatlı kaşığı tarçın
2 yemek kaşığı kakao
1 su bardağı soda
Aldığı kadar un
Yapılışı:
Yumurta ve şekeri çırpın, daha sonra un ve kakao dışındaki malzemeleri ekleyip çırpmaya devam edin, akışkan bir hamur elde edinceye kadar un ilave ederek(yaklaşık 3 su bardağı) karıştırın. Hamurun yarıdan fazlasını pişireceğiniz kalıba dökün ve kalan hamura kakao ve 1 yemek kaşığı süt ilave ederek karıştırın. Kakaolu malzemeyi de kekin üstüne ekleyerek 200 derece ısıtılmış fırında pişirin.
Dip not: Her türlü keke kabartma tozu yerine karbonat kullanırsanız daha iyi kabarmış ve daha lezzetli kekler elde edebilirsiniz.
|
Melez
|
|
2012/10/12 23:51 - Güncelleme: 2014/09/02 12:43
|
|
Sevgili, değerli, pek muhterem site sakinlerine selam ve sevgi ile :)
Bir muhacir torunu olarak(rahmetli annanem Selanik göçmeni), bugün sizlere macır böreği tarifi vereceğim. Ama ben, canım babacığımın Ağlasun’lu olmasından mütevellit melezim. (ne gerek varsa bu ayrıntıya, var var..) :))
Pazılı Muhacir Böreği
Malzemeler:
1 kg un
1 tatlı kaşığı tuz
Aldığı kadar su
1 su bardağı sıvıyağ
İç Malzemesi:
2 bağ pazı
1 büyük soğan
1 çay kaşığı karabiber
1 çay kaşığı kırmızı biber
1 tatlı kaşığı biber salçası
1 tatlı kaşığı tuz
Yarım su bardağı su
Yarım çay bardağı sıvıyağ
Yapılışı:
Pazı ve soğanlar doğranarak bir kaba alınır, tuz, karabiber, kırmızı biber ve salça ilave edilir, su ve yağda eklenerek el ile yoğurur tarzda karıştırılır. Daha sonra unu ve tuzu bir kaba alarak yavaş yavaş su ilavesi ile orta sertlikte bir hamur elde edilir. Hamur mandalina büyüklüğünde 13 bezeye ayrılır. Daha sonra 6 beze un serpilerek yemek tabağı büyüklüğünde açılarak aralarına sıvıyağ sürülür ve üst üste konulur, en üste gelen 6. bezeye yağ sürülmez. Üst üste konulan bezeler fırın tepsisinden taşacak kadar hep birlikte tekrar açılır ve yağlanmış tepsiye serilir. Üzerine iç malzemesi konulur. Kalan 7 bezeye de aynı işlem uygulanır ve diğer hamurdan biraz daha büyükçe açılan hamur malzemenin üzerine serilir. Tepsinin kenarlarından taşan hamur alt hamurla birleştirilerek ince olarak bükülür. Üzerine sıvıyağ sürülüp 200 derece ısınmış fırında pişirilir.
Not: Bu börek kıymalı(soğanı bol olacak şekilde), pırasalı ve ıspanaklı olarak da hazırlanabilir.
Yine göçmenlere has olan el açması bir börek var sırada;
Kol Böreği
Malzemeler:
1 kg un
1 tatlı kaşığı tuz
Aldığı kadar su
1 su bardağı sıvıyağ
İç Malzemesi:
5 tane patates
Yarım çay bardağı sıvıyağ
1 tane soğan
1 tatlı kaşığı tuz
1 çay kaşığı kimyon
1 çay kaşığı karabiber
1 çay kaşığı pulbiber
4-5 dal maydanoz
Yapılışı:
Patatesler haşlanır ve küçük küçük doğranır. Bir tavaya yağ eklenerek yemeklik doğranmış soğanlar kavrulur, daha sonra patatesler ve baharatlar ilave edilerek 5 dakika pişirilir, küçük küçük doğranan maydanozlar da eklenerek soğumaya bırakılır.
Un ve tuz bir kaba alınarak su ilavesi ile orta sertlikte bir hamur elde edilir. Hamur 12 bezeye ayrılır ve tatlı tabağı büyüklüğünde açılan bezeler aralarına yağ sürülerek ikişerli olarak üst üste konur, üste gelen hamurlara yağ sürülmez. Sonra açılmış ikili beze tekrar ince bir şekilde birlikte açılır. Hazırlanan iç malzemesi hamurun her yerine gelecek şekilde ilave edilir ve hamur bir tarafından yarım daire olana kadar rulo yapılır, diğer taraftan da rulo yapılan hamur yağlanmış fırın tepsisine konulur. Diğer bezelere de aynı işlem uygulanır. En son tüm rulolara sıvıyağ sürülerek 200 derece ısıtılmış fırında pişirilir.
Haa.. derseniz ki eğer, ben börek mörek açamam :)
Alın size hazır yufkadan patatesli muska böreği :))
Tarife gerek yok gibime geliyor :)
Afiyet, şifa olsun..
Sırada bekleyen birkaç tarif daha var ama başka bahara diyelim inşallah. Mevsimsel midir nedir, bu sıralar gece-gündüz uyku ile pek sıkı fıkıyım, belkide kafamdakileri uykuya yüklüyorumdur kimbilir :)
|
Ve aleyküm selam sevgili abheri,
Doğrusu ağlasun ismini ilk defa duydum.Hemen internetten baktım.Tarihi seyreder gibi seyrettim resimleri.
Macır böreğini muhacir böreği manasında yazdınız değil mi?
Bütün bu lezzetleri bir gün içinde mi yaptınız?
Kol böreğini bir kez bendenizde denemiştim. Babamdan tam not almıştım. Yalnız şeklini yuvarlak halkalar şeklinde tepsiye döşeyerek vermiştim. Maydanozu peynirle denemiştim ancak patatesle nasıl olur, bilemiyorum.
İlk iki tarife bakarsak uyumanız normal gibi görünüyor. Yorulmuş olabilir misiniz acaba?
|
Tarihi seyretmiş hissine kapılmanız gayet doğal sevgili umman, zira Ağlasun'da tarihî Sagalassos antik kenti bulunmaktadır.
Evet bizim buralarda muhacirlere kısaca 'macur' ya da 'macır' denilebilmektedir, öyle olunca da böreğin ismide bu şekilde kısaltılıveriyor işte :)
Muska böreği hariç diğerlerini bir mönüde topladımdı, kol böreğinin aslı sizin yaptığınız usûlde yapılıyor, lakin benim yaptığım gibi olduğu zaman hem pişmesi hem de yemesi daha güzel oluyor. Maydanoz ile patates gayet uyumlu bir çift olabiliyor, deneyin bence :)
Evet haklısın umman'cım, yorgunum hem manen hem bedenen :) Zira iki evladın zevkleri, ilgi alanları birbirinden hayli farklı olunca, bende ayrı ayrı zaman ayırmak zorunda kalıyorum ve bunların dışında aile büyükleri ile yaşamanın sorumluluğu ile birlikte başka başka zorunluluklar da eklenince yorgunluk olması kaçınılmaz oluyor.
|
Hiçbir kelâm etmeden tariflere dalayım diyorum bugünde (şimdi dalmak kelimesi birçok anlama geliyor ya, buraya da uydu sanırım) :))
Davud Paşa Köftesi
Malzemeler:
1 kg kıyma
1 çay kaşığı tuz
1 çay kaşığı karabiber
1 çay kaşığı kimyon
1 tatlı kaşığı yenibahar
3 çorba kaşığı zeytinyağı
2 büyük baş soğan (ince doğranmış)
3 yemek kaşığı badem (kabuğu soyulmuş)
3 yemek kaşığı kaşığı domates salçası (bir su bardağı su ile karıştırılmış)
1 yemek kaşığı limon suyu
2 yemek kaşığı tereyağı
Yapılışı:
Bir kapta kıymayı, kimyonu, biberi, tuzu ve yenibaharı iyice karıştırıp küçük küçük top gibi köfteler yapın. Orta boy bir tencerede zeytinyağı hafif ateşte ısıtıp soğanları koyarak 5-6 dakika soğanlar yumuşayıncaya kadar pişirin. Köfteleri de tencereye koyup ara sıra karıştırarak 8-10 dakika kavurun. Sulandırılmış domates salçasını ve limon suyunu ekleyerek iyice karıştırın. Ateşi kısarak Davud paşa köftesini 20-25 dakika, sosunu biraz çekinceye kadar pişirin. Ayrı bir tavada bademleri kavurarak soslu köfteye ilave edin.
Servis edilirken üzerine tereyağı tavlanır. Tercihe göre yanında pilavla servis edebilirsiniz.
Not: Davud paşa köftesi, eskiden Osmanlı sarayında akşam ziyafetlerinde servis edilen güzel kokulu bir baş yemekmiş.
Güveçte Patlıcan
Malzemeler:
1 kilo patlıcan
5 domates
3 büyük soğan
3-4 yeşil biber
1 baş sarımsak
1 Çay bardağı sıvı yağ
500gr kuşbaşı et
1 yemek kaşığı salça
Yarım yemek kaşığı biber salçası
4 yemek kaşığı sıvıyağ
Tuz ,karabiber, kırmızı pul biber
Yapılışı:
Kuşbaşı eti tavada suyunu çekene kadar kavurun. Patlıcanları yemeklik doğrayıp tuzlu suda 5 dakika bekletin ve süzün. Güveç kaplarına önce eti sonra patlıcanları pay edin. Daha sonra iri iri doğranmış soğanı, sarmısağı, biberi ve domatesleri ekleyin. Tuzu ve baharatları ilave edin. Ve salçaları 2 su bardağı su ve sıvıyağ ile karıştırarak güveç kaselerine paylaştırın. 200 derece ısınmış fırında yaklaşık 40 dakika pişirin.
Kısır
Malzemeler:
2 su bardağı ince bulgur
Yarım demet maydanoz
8-10 kornişon turşu
3-4 dal taze nane
2 tane havoc (rendele)
2 yaprak mor lahana
7-8 yaprak marul
2 tane yeşil biber
2 tane domates
3-4 tane taze soğan
2 yemek kaşığı biber salçası
2 tatlı kaşığı tuz
3 yemek kaşığı nar ekşisi
1 çay bardağı zeytin yağı
Karabiber, kimyon, sumak, pul biber
Yapılışı:
Bulgur bir kaba alınır ve üzerine 2 çay bardağı sıcak su dökülür ve üzeri kapatılarak 10 dakika bekletilir. Diğer tarafta sebzeler ince ince doğranır. Suyunu tamamen çeken bulgura yağ, nar ekşisi, baharatlar ve biber salçası eklenerek karıştırılır. Daha sonra ince ince doğranan tüm sebzeler de ilave edilerek harmanlanır.
Vişneli Kurabiye
Malzemeler :
1 yumurta
200 gr. margarin
Yarım çay bardağı sıvıyağ
6 yemek kaşığı pudra şekeri
200 gr ayıklanmış vişne
1 paket vanilya
1 paket kabartma tozu
Aldığı kadar un
Yapılışı:
Vişneler hariç tüm malzemeyi karıştırıp kulak memesi yumuşaklığında yoğurun. Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar koparıp el ile açarak ortasına iki vişne koyun ve hamuru kenarlarından toplayarak yuvarlayın. 180 derece ısıtılmış fırında pişirin. Afiyet olsun..
3-2-1 Poğaçası
Malzemeler:
3 paket kabartma tozu
2 su bardağı yoğurt
1 su bardağı sıvı yağ
1 tatlı kaşığı tuz
Aldığı kadar un
İç Malzemesi:
Maydonoz
Peynir
Üzerine:
Galeta unu
Yapılışı:
Un hariç diğer malzemeleri karıştırın ve azar azar un ekleyerek orta yumuşaklıkta bir hamur hazırlayın. Hamurdan yumurta büyüklüğünde parçalar koparıp el ile açarak içine pernirli harçtan koyun ve kenarlarından büzerek yuvarlayın, galeta ununa bulayın ve tepsiye dizin, iyice kızarana kadar 200 derecede pişirin.
Afiyet olsun canlar:)
|
Ellerinize sağlık abheri hanım dedikten sonra bu mesajı buraya yazıp yazmamakta tereddüt ettim ama yazmaya karar verdim.
Davud Paşa ismini görünce müsadenizle bir hatıramı anlatmak isterim
Bundan bir kaç sene evvel, bir iki arkadaşımla beraber o zamanlar Cerrahpaşada vazife yapan bir dostumuza, ağabeyimize taziye vermek üzere gitmiştik.
Kendisi Kayınvalidesinin cenazesini kaldırmak üzere Aydın'a gitmiş, eve dönüş yolunda geçirmiş oldukları trafik kazası sebebiyle hanımını, onbeş yaşındaki erkek evladını ve bir buçuk iki yaşında olan ufak kızını Rahmet i Rahman a uğurlamış,kendiside o kazadan yaralı olarak kurtulmuş kısa bir tedavi sürecinden sonra hastanedeki vazifesine tekrar başlamıştı.
Ziyaretine giderken nasıl bir tabloyla karşılaşacağımı ne söyleyeceğimi bilemiyordum!
Zira Kadere rıza imanın ve islamın bir şiarıdır ama kaç yıllık hayat arkadaşı ve biricik yavruları o kazada vefat etmişlerdi..Kolay değildi bir şeyler söylemek.
Sonra hayatımıza rehber ittihaz etmeye çalıştığımız Peygamber Efendimiz asm ı düşündüm:
Mübarek kalbi bütün insanlara şefkat ve merhamet kaynağı olan Peygamber Efendimiz asm, hayatta kalan tek erkek evladı sevgili İbrahim'i o şefkat ve merhametinin gereği olarak, Cenab ı Hakkın bir emaneti olarak çok seviyordu.
İbrahim efendimiz hastalanarak vefat ettiği zaman Peygamber Efendimiz asm "Allah'ın takdirine karşı elden ne gelir, ey İbrahim!" buyurmuştu.
Göz yaşlarına hakim olamayan Efendimiz asm şöyle buyurmuştu:
"Göz yaş döker, kalb teessür duyar. Biz, Yüce Rabbimizin râzı olacağı sözden başkasını söylemeyiz. Vallahi, ey İbrahim! Senin ayrılığın bizi fazlasıyla mahzun etti!"
Bunları düşüne düşüne arkadaşımızın yanına vardım ama ne göreyim ben bitkin, durgun, hayata küsmüş birini beklerken karşımda İmanın , Kadere İmanın tecessüm etmiş mücessem bir şeklini görünce hayret ettim.
Mesai arkadaşları bile onun geçirdiği burhan neticesinde psikolojisinin bozulacağını antideprasan ilaçlar içmesi gerektiğini falan söylerken o tek bir şey yapmış Yüce Rabbimize sığınmış, çok bunaldığı ve şeytanın vesvese verdiği zamanlarda Kur'an ı Kerim i ve onun nurlu tefsirini, cevşen başda olmak üzere büyük zatların okuduğu duaları okuyarak o sıkıntılı zamanları atlatmış.
Onun bu halini görünce valla ne yalan söyleyim kendimden utandım.
O günkü konuşmamızda kendisinin hekimlik hayatında rehber ittihaz ettiği bir kaç şeyden bahsetmişti.
Bunların açılımlarından bahsetmeyeceğim artık sizlerin fehmine havale ediyorum üzerinde düşünürsünüz
- Sempatik olmak
- Empatik yapmak
- Kinetik olmak
- Enerjik olmak
- Sinerjik olmak
Bir yemek tarifinden buraya nasıl geldik bilemiyorum herhalde bugün bir şeyler yazmak geliyor içimden...
Gelelim asıl mevzuya Davud Paşa Köftesi ismini okuyunca taziye ziyaretimizde Muzaffer Ağabeyin anlatmış olduğu bir olaya...
O zaman Cerrahpaşada vazife yapan bu abimiz ve bir kaç hayır sever arkadaşı tıp fakültesinde okumaya gelen ihtiyaç sahibi öğrencilerin kalabileceği yurt,pansiyon tarzında bir yer yapmak isterler .Fakat bir türlü aradıkları yere bulamazlar.
Çevre esnaflarından biri Davut Paşa nın kabrini ziyaret edin orada bir dua edin der ve yaşadığı bir olayı anlatır.
Yıllarca hergün Davut Paşa nın kabrinin bulunduğu caddeden geçen bir arkadaşı bir gün rengi benzi atmış bir şekilde bu esnafın yanına gelmiş ve başından geçen bir olayı anlatmış.
Bu vatandaş iş yerine gitmek için rutin olarak Davut Paşanın kabrinin bulunduğu caddeden geçiyormuş.
Yine böyle bir gün işyerine giderken
Davut Paşa kabrinden kalkmış ve yazıklar olsun sana demiş yıllardan beri hergün buradan geçiyorsun ama bir fatihayı benden esirgiyorsun... demiş
Bu olayı duyunca bizimkilerde Davut Paşanın kabrine gidip onu vesile kılarak Cenab ı Hakka dua etmişler .Bir kaç gün sonrada bir vesile ile aradıkları yeri bulmuşlar.
Ben de ogün bugün yolum ne zaman Fatih taraflarına düşse yada bu yemek tarifinde olduğu gibi Davut Paşanın ismini bir yerde okusam veya duysam başta Peygamberimiz asm olmak üzere tüm ehli iman ile birlikte Muzaffer ağabeyimizin yakınlarına ve bir fatihada Davut Paşaya hediye ederim.
Benden söylemesi
Bu mesaj, gunduzalp tarafından, 02.11.2012 01:25:26 itibariyle düzenlenmiştir.
|
Sevgili Gündüzalp,
Dileriz her hafta her ay içinizden böyle yazmak gelir. Zira yazınız bir tür 'yaşam tarifi' gibi.
Yemek tarifleri bölümüne pek uymasada eğer devam ederseniz site sahibimizin size özel bir sayfa açacağından eminim.
Hürmetler...
|
Değerli gunduzalp, içinizden hep birşeyler yazmak gelsin de bizde okuma şerefine nail olalım. Hatıranız her ne kadar elem verici olsa da, çıkarılacak dersler içeriyor, hayatımızda rehber edinmemiz gereken maddeler halindeki unsurlar ise oldukça manidâr.
İçinizden geçenleri okumamıza vesile olduğu için bu tarifin ayrı bir yeri olacak bende, teşekkür ederim..
Yazınızı 'yaşam tarifi' olarak addeden sevgili umman'a da katılmamak mümkün değil.. Bu mesaj, abheri tarafından, 04.11.2012 22:57:02 itibariyle düzenlenmiştir.
|
Gönül Alma
|
|
2013/03/15 9:32 - Güncelleme: 2014/09/02 12:51
|
|
Epeydir canım sayfamı ihmal ediyorum, bir gönlünü alayım dedim :) Sevgili site üyelerimiz de hiç oralı değil, yahu ben bir tarif ekleyeyim de bu bölüm kendini terkedilmiş hissetmesin demez mi insan? :)
Suç mu bastırıyorum ne :) Ben en iyisi tariflere geçeyim;
Pideli Köfte (Bursa)
Köftesi için:
1 kg. kıyma
1 adet rendelenmiş soğan
2-3 dilim ekmek içi yada bir kahve fincanı galeta unu
1/2 çay kaşığı karabiber, pulbiber
1 tatlı kaşığı tuz
Salçalı sos için:
3 yemek kaşığı tereyağı
2 yemek kaşığı domates salçası
Yarım su bardağı sıcak su
Servis için:
Közlenmiş domates, biber, soğan ve patates
2 su bardağı yoğurt
Yapılışı:
Köfte malzemelerini karıştırın ve istediğiniz şekli vererek kızartın.
Pideleri küp küp doğrayın, servis tabağına alın. Tereyağını tavada kızdırın ve salçayı ilave edin, suyunu da ekleyip 5 dakika kaynatın. Servis tabaklarına hazırladığınız pidelerin üzerine bu sostan gezdirin. Üzerine kızarmış köfteleri yerleştirin. Köftelerin üzerine kızarmış tereyağı gezdirin.
Servis tabağının bir yanına yoğurt diğer yanına kızarttığınız biber, domates, soğan ve patates koyarak servis edin.
Zeytinyağlı Lahana Sarması
Malzemeler:
1 adet orta boy lahana
İç Malzemeleri:
2 büyük kuru soğan
Yarım demek maydanoz
Yarım demek taze nane
1.5 su bardağı pirinç
Yarım yemek kaşığı biber salçası
Tuz, karabiber
1 çay bardağı zeytinyağı
Yapılışı:
Lahananın yapraklarını tek tek ayırın. Derin bir tencereye su ve 2 tatlı kaşığı tuz koyup kaynatın, kaynayan suya lahanaları ekleyerek 2-3 dakika pişirin ve süzgece alıp soğumaya bırakın. İç malzemeleri karıştırın.
Lahana yapraklarını istediğiniz büyüklükte keserek iç malzemesi ile sarın, tüm sarmaları tencereye dizin. Üzerlerine yarım çay bardağı zeytinyağı gezdirin. İki su bardağı su ilave ederek yarım saat pişirin.
Bademli Vişneli Biscotti
Malzemeler:
4 yemek kaşığı tereyağı
1 çay bardağı kabuğu soyulmuş ve doğranmış badem
1 su bardağı toz şeker
1 paket kabartma tozu
1 paket vanilya
Yarım su bardağı su
1,5 su bardağı kurutulmuş çekirdeksiz vişne
3 yemek kaşığı şeker
4 adet yumurta
3 su bardağı un
Yapılışı:
Vişneleri yarım su bardağı su ile pişirin. Pişince suyundan 2 yemek kaşığı kadar alıp geri kalanını süzün. Unu, kabartma tozunu ve unu eleyin. Yağı ve 1 su bardağı şekeri mikserle çırpın. 3 yumurtayı teker teker ekleyin. Ayırdığınız vişne suyunu ve vanilyayı ekleyin. Yavaş yavaş unu ekleyip vişne ve bademleri karıştırın. Hamuru ikiye bölün. Her birini 30 cm uzunluğunda ve 6 cm genişliğinde rulo haline getirin. Elinizle bastırarak kalınlığını 1cm. kalınlığında bir hamur elde edin. Üzerlerine yumurta sürün ve 3 yemek kaşığı toz şeker serpin. Isınmış fırında 35 dakika pişirin. Piştikten sonra soğutun ve kesin. Tekrar tepsiye koyup 8 dakika pişirip ters çevirin diğer yüzünü de 8 dakika pişirip servis edin.
Tuzlu Minikler
Malzemeler:
125 gr tereyağı
1 yumurta beyazı
Yarım su bardağı sıvıyağ
1 tatlı kaşığı mahlep
Yarım çay bardağı toz şeker
1 tatlı kaşığı tuz
1 çay kaşığı acı kırmızı toz biber
1 tatlı kaşığı sirke
1 paket kabartma tozu
1 yumurta beyazı
Yarım çay bardağı çörek otu
Aldığı kadar un
Üzerine 1 yumurta sarısı
Yapılışı:
Tüm malzemeyi karıştırıp yumuşak bir hamur elde edin. Yarım saat dinlendirip fındık büyüklüğünde yuvarlayın, üzerine yumurta sarısı sürün. 180 derecede pişirin.
Kahveli Minikler
Malzemeler:
125 gr. tereyağı
1 yumurta
1 paket kabartma tozu
1 çay bardağı pudra şekeri
Aldığı kadar un
Üzeri için:
1 kahve fincanı kahve
1 kahve fincanı pudra şekeri
Yapılışı:
Un hariç diğer malzemeleri karıştırın, azar azar ununu ilave edip yumuşak bir hamur elde edin. Fındık büyüklüğünde yuvarlayıp tepsiye dizdikten sonar üzeri pembeleşene kadar 180 derecede pişirin.
Daha sonra 1 kahve fincanı kahve ve 1 kahve fincanı pudra şekerini bir kapta karıştırıp minik kurabiyeleri sıcakken bu karışıma bulayın. Afiyetle..
|
Bekleme
|
|
2013/04/24 19:14 - Güncelleme: 2014/09/02 12:55
|
|
Pek değerli, saygıdeğer, sevgili site üyeleri :)
Yine yeniden leziz tariflerle aranızdayım. Aslında paylaşacağım çok lezzetler oluyor lâkin ya üşengeçlik, ya da fotoğraf çekemeden tükenmişlik sonucu ellerim boş kalıyor :)
Neyse artık siz bunlarla idare ediverin artık :)
Ekşili Köfte
Malzemeler:
Yarım kg kıyma
1 küçük soğan (rendelenmiş)
1 çay kaşığı karabiber
1 çay kaşığı kimyon
1 çay kaşığı kuru nane
1 çay kaşığı kırmızı toz biber
1 yumurta
1 çay bardağı pirinç
2 tane patates
3 tane havuç
Terbiyesi için:
1 su bardağı yoğurt
3 su bardağı su
1 çay bardağı sıvıyağ
1 yumurta sarısı
1 limon suyu
Yapılışı:
Kıymayı, soğanı, baharatları, yumurtayı ve pirinci ekleyip karıştırın. Cevizden biraz daha küçük olarak yuvarlayıp 3 yemek kağışı un serpilmiş tepsiye dizin. Terbiye malzemeleri karıştırıp bir tencereye alın ve ocağa koyup kaynatın. Unlu köfteleri kaynayan terbiyenin içine ekleyip 15 dakika pişirin, daha sonra küp küp doğranmış patates ve havuçları ekleyip 15 dakika daha pişirin.
Elmalı Kurabiye
Malzemeler:
200 gr tereyağı
1 çay bardağı sıvıyağ
1 su bardağı yoğurt
1 yumurta sarısı (akı üstüne)
Aldığı kadar un
İç Malzemesi:
3 tane kırmızı elma
1 portakal kabuğu rendesi
1 mama kaşığı tarçın
1 çay bardağı çekirdeksiz kuru üzüm
1 su bardağı toz şeker
Üzerine; 1 yumurta akı ve 1 su bardağı ezilmiş ceviz
Yapılışı:
Elmaları rendeleyip bir tavaya alın, şekeri, üzümü ve portakal kabuğunu ekleyip elmalar yumuşayıncaya kadar pişirin, soğumaya bırakın. Hamur malzemelerini karıştırın ve kulak memesi yumuşaklığında bir hamur elde edin. Daha sonra hamurdan küçük parçalar koparıp avuç içi büyüklüğünde açın ve iç malzemesini ilave edip yuvarlayın. Kurabiyeleri yumurta akına batırıp daha sonra cevize batırın ve tepsiye dizin. 200 derece ısıtılmış fırında pişirin.
Gelelim mutfaktaki aşklarımdan birisi ile beraber ortaya koyduğumuz bir lezzete. Aman aşk-meşk diyerek, vere vere bize krep tarifimi veriyorsun diyebilirsiniz, ne derseniz deyin benim bugün çenem düştü, kaldırmayacağım işte :)
Bendenizin mutfak eşyalarına aşık olma gibi bir istidadı vardır, en büyük aşkımı birazdan açıklayacağım :)
Şimdi gelelim krep pişiren aşkıma;
Kendisini yıllar yıllar önce alıp halâ keyifle kullanmaktayım, öyle iyi anlaşıyoruz ki, şimdiye kadar ne o beni, ne de ben onu üzmüş değiliz, işte ben hamarat, o hamarat, ortaya harika krepler çıkıyor :)
Peynirli Krep
Malzemeler:
4 yumurta
1 kg süt
1 mama kaşığı tuz
1 su bardağı peynir
1 çay kaşığı pulbiber
2 su bardağı un
1 su bardağı sıvıyağ
Yapılışı:
Yumurtayı tuz ile çırpın, sütü ekleyip karıştırın. Unu azar azar ekleyerek kek hamurundan daha akışkan bir kıvam elde edin, daha sonra peynir, pulbiber ve sıvıyağı ilave edin. Teflon tavayı ısıtın ve bir kepçe krep hamurundan ince bir şekilde dökün, orta hararette her iki tarafını pişirin.
Afiyet, şifa olsun efendim..
Eveeett.. sıra geldi en büyük tutkuma; çarşı pazara çıksam ilk gözüme çarpan şeylerdendir kendileri, o yüzden de her çeşidi vardır mutfağımda, fakat yine de alış-veriş ortamlarında kendilerinden uzak kalmakta zorlanırım, işte karşınızda; :)
İyi ama durduk yerde ben bu büyük aşkımı size niye ifşa ettim ki değil mi? :)
Sitenin bir köşesinde m1gin ile savaş ilan etmiştik, lâkin her iki taraftan da ses çıkmadı bir daha, bu kadar minik ve şirin şeyleri örecek kadar sevimli olsam da;
hani diyorum ki tüm teçhizatımla beklemedeyim..
|
Ah abheri ah! Siz uslanmayacaksınız hiç! :P
Yine beni mutfağınıza davet edip kıstırmak derdindesiniz, biliyorum. O yüzden bu sefer oyuna gelmeyeceğim.
Ağzımın suyu aksa da, yemeklerinizin tadına bakmaya gelmeyeceğim. :P
Hem zaten o boy boy bıçakları gördükten sonra, iştah miştah kalmadı bende. :P
İyisi mi varlığım farkedilmeden hemen toz olayım buradan...
|
İçiniz fesat içiniz ey m1gin :)
Sizi mutfağıma davet edip de kıstırmak niyetinde değilim elbet (desem de inanmayın) :)
Benim niyetim sadece birkaç tarif paylaşıp site üyeleri ve size fikir olsun, kolaylık olsun diyeydi. Sizlere bu yaptıklarımı sunamasam da, kullandığım alet edevat ile birlikte göz ziyafeti yaşatmak amacım, başka ne olabilir ki :)
Ya hu durun toz olmayın, daha karpuz kesecektik..
|
Selamün aleyküm ey site sakinleri :)
Uzun bir aradan sonra bugün çenemi düşürmek geldi içimden ve dahi düştüğü yerden de kaldırmamak :)
Bu aralar her hünerli bayan gibi(yine mütevaziliğim üstümde), bende kış hazırlıkları ile meşgulüm. Çok şükür ki turşu dışında tüm hazırlıklar tamam, Rabbim sineriyle yedirmek nasip etsin.
Geçen hafta göçmen sosu olarak bilinen(balkan sosu da deniliyor), ajvar sosu yapmak için kollarımı sıvadım ve yaptım da. Birkaç sefer sofraya koydum ve her koyuşumda silinip süpürüldü tabak :), hatta babam ‘kızım bundan az yapmasaydın keşke’ diye bir serzenişte bulununca, bu hafta biraz daha yapmaya karar verdim. Lakin bu tarz kışlıklar hayli vakit alıyor ve de yorucu oluyor. Hele ki benim gibi yaşlanmaya yüz tutmuşsanız, şaka şaka ne yaşlılığı sadece boynumdaki platinler ağrı yapıyor :)
Neyse efendim konumuza dönelim; bugün semt pazarına gidip alışverişimi yaptıktan sonra mutfağa daldım, yok yok önce yemeğimi yedim üstüne de kahvemi içtim ondan sonra giriştim işlere.(bu ayrıntıya ne gerek vardı ki şimdi :) )
Önce patlıcanları patlatmak için ocağa koydum, onlar olurken hemen bir tencereye su koyup kaynattım ve domateslerin kabuğunun kolay soyulması için bu suyun içine domatesleri koydum ve bir iki dakika sonra çıkardım sudan. Domatesler soğurken salçalık kırmızı biberleri yıkayıp fırın tepsisine dizdim ve 200 derecede pişirmeye bıraktım. Bir yandan da patlıcanları alt üst yapıp her yerinin pişmesini sağladım. Közmatik tavam üç tane top patlıcan aldığı için birkaç posta yapmam gerekti.
Bende onlar yavaş yavaş közlenirken domatesleri soyma ve doğrama işine giriştim. Öyle kaptırmışım ki kendimi domateslere, bir ara kendimi patlıcanlarla konuşurken buldum :)
Yani ellerim domates bulaşığı her seferinde ellerimi yıkayıp patlıcanları çeviriyordum. Bir ara artık domateslerin bitmesine 3-5 tane kalmış, bir taraftan da patlıcanlara bakmam gerekiyor, elim domateste, gözlerim patlıcanda, aklım kolay soyulması için kaynar suya koyduğum sarımsaklarda; işte tam o ara ‘ya canım patlıcanlar, biliyorum sizinle ilgilenmem gerekiyor ama biraz daha sabredin’dediğimi duydum :) Allahtan anlamadılar ne dediğimi, yoksa hakkımda ne düşünürlerdi bilemiyorum
Sonunda doğradığım domatesleri büyükçe bir tencereye alıp ocağa koydum, içine yeşil sivri biberi iri iri keserek ekledim ve havuçları da halka halka doğrayıp tencereye koyduktan sonra yaklaşık bir saat pişirdim. Közlenmiş patlıcanları, fırınladığım kırmızı biberleri soyup doğradım ve sosa ilave ettim. Yağ, sirke, tuz ve şekerini de ilave ettim. Maydanoz, naneyi kıyıp, iki baş sarımsağı ve biberiyeleri de ekleyip yarım saat daha kaynattım. Daha sonra el blendırı ile sosu pürüzsüz hale getirdim ve 5 dakika sonra ocağın altını kapattım. Sıcak sıcak kavanozlara doldurup, ağzını sıkıca kapattığım kavanozları ters bir şekilde mutfak tezgahına koydum. (24 saat sonra serin bir yere kaldırıp, istediğiniz zaman tüketebilirsiniz sosu.)
Ya görüyor musunuz, size patlıcanlarla olan diyoloğumu anlatayım derken tarifi de vermiş oldum, çok şanslısınız çok :)
Malzeme listesini de vereyim tam olsun değil mi?
Ama önce bir görsellik katalım tarifimize :)
Aaa yanlış resim eklemişim, siz şimdi bunun da tarifini istersiniz :) (hoş bunu bilmeyen yoktur sanırım)
Top Biber Konservesi
Çekirdeklerini çıkarttığınız top biberleri fırın tepsisine dizin ve her birinin içine;
1 yemek kaşığı sirke
1 mama kaşığı zeytinyağı
1 mama kaşığı toz şeker
½ çay kaşığı tuz
1 yaprak maydanoz
1 yaprak nane
koyarak 200 derecede 30-35 dakika pişirin, biberler sıcak halde iken kavanozlara koyup, kapaklarını kapatarak ters çevirin ve soğumaya bırakın. İster kahvaltıda, ister yemeklerinizin yanında afiyetle tüketin.
Şimdi gelelim sosumuzun malzeme listesine;
Ajvar Sos
Malzemeler:
3 kg. domates
3 kg. kırmızı biber
3 kg. top patlıcan
1 kg. havuç
5-6 adet yeşil sivri biber
100 gr. biberiye(minik acı biber)
Yarım demek maydanoz
Yarım demet nane
1 su bardağı zeytin yağı
1 su bardağı sirke
3 yemek kaşığı tuz
1 yemek kaşığı toz şeker
Sosumuzun kavanozdaki hali;
Vee tabaktaki hali :);
Hemen bi koşu bakkala gidip taze ekmek almalı (bu zamanda bakkal kaldı mı ki?),
bandıra bandıra yemeli :)
Afiyet şeker olsun, şifa olsun canlar..
|
Fare Deliği
|
|
2013/09/17 23:38 - Güncelleme: 2013/09/17 23:51
|
|
abheri yeni şeyler deniyor anlaşılan. Kendi hikayesini anlatırken, bir bakmışız ki tarifi de vermiş. :)
Yani tarifi elde etmek istiyorsanız, abheri 'nin hikayesini de okumalısınız.
Ama cidden hoş olmuş hani! abheri 'nin mutfağına girmekten çekinen; yanlışlıkla girecek olursa, saldırıya uğramaktan korkup vakit kaybetmeden kendini dışarı atan ben bile, kendimi kaptırıp bir taraftan abheri 'nin hikayesini anlamaya çalışıyor, diğer yandan da verilen tarifin üstesinden gelebilip gelemeyeceğimi kestirmeye çalışıyordum.
Tarifin, boyumu birkaç parmak aştığını anladığımda sona ulaşmıştım zaten. :P
Boyundaki platinler boyun uzamasına mı sebep oluyor, ne? abheri o yüzden mi bunca hünerli, nedir?
Kendisine Allah'tan şifa diliyor ve yaptığı leziz yemekleri -en azından bir kısmını- bir gün tadabilme umudumuzu korumaya gayret ediyoruz. :)
Özenle hazırladığı yemekleri kilitli bir bölmede koruma altında tutmasaydı ve dahi mutfağından bir süreliğine ayrılsaydı da; gizlendiğim yerden ortaya çıkıp o güzelim yemeklerin bir kısmını çalabilseydim, ah!
|
Sizi mutfağımda görmek ne güzel ey m1gin :)
Ayrıca beni hünerli olarak addettiğiniz için de teşekkür ederim. Umudunuzu kaybetmeme gayretinizi de taktirle karşıladım doğrusu :)
İyi de yaptıklarımı kilitli bölmelerde sakladığımı da nerden çıkardınız ki? Ben olayım olmayayım, istediğiniz zaman çalabilirsiniz :)
Madem öyle kışlık tariflere bir yenisini daha ekleyip, mutfaktan toz olayım da, birilerine fırsat doğsun :)
Domates Sosu
İstediğiniz miktarda domatesin kabuklarını soyup ister rendeleyerek ister doğrayarak tencereye alın. Yaklaşık bir saat kaynatın, biraz zeytinyağı, tuz ve şeker ilave ederek 10 dakika sonra ocaktan alın. Kavanoz kapaklarını kaynar suda 5-10 dk beklettikten sonra, domates sosunu sıcak olarak konserve kavanozlarına doldurun, kapakları kurulayarak kavanozlara kapatın ve ters çevirin. Kavanozların iyice soğuması için bir gece ters olarak bekletin.
(imkanınız varsa domates sosunuzu ateşte pişirirseniz daha lezzetli olur diye söylememe bilmem gerek var mı? :) )
|
Bu abherî de bir tarif paylaşsa da gözlerimiz bayram etse diye aylardır beklediğinizi biliyorum :)
(iç ses: hop kızım biraz yavaş, sanal ortamda bu işi yapan onca profesyonel varken kim neynesin senin tariflerini) :)
Ve leziz tariflerden sizleri mahrum etmemek adına geçtim pc karşısına :)
(yine bir iç ses: bak hala devam ediyor ukala ukala konuşmaya, hem de yenice Kemal Sayar'ın tevazu üzerine yazılmış birkaç makalesini okumuşken) :)
Of ya tamam, bu kadar uzak kalıp özlem dolu olunca saçmalıyor işte insan :)
(yine yeni bir iç ses: bide süslü kelimelerle suç bastırıyor, ah abherî ah)
Kendimle olan muhabbeti kesip hemen tariflere geçiyorum ey site sakinleri :)
Müceddere (Kilis)
Malzemeler:
1.5 su bardağı pirinç veya bulgur
1 su bardağı yeşil mercimek
2 su bardağı kaynar su
3 tane orta boy soğan
3 yemek kaşığı sıvıyağ
2 yemek kaşığı tereyağı
Yapılışı:
Yeşil mercimeği haşlayın. Yarım saat önceden ıslattığınız pirinci tereyağında birkaç dakika kavurun. Haşlanmış mercimeği ekleyip 2 su bardağı su ilavesi ile pilavı pişirin. Ayrı bir tavada sıvıyağ ile halka halka doğranmış soğanları karamelize olana kadar kavurun. Servis tabağına aldığınız pilavın üzerine soğanları ilave ederek servis yapın.
Soğan Kasesinde Piyaz
Malzemeler:
1 su bardağı haşlanmış kuru fasulye
1 adet kırmızı biber
5-6 sap maydanoz
1 orta boy domates
2 büyük boy soğan
2 yemek kaşığı zeytin yağı
2 yemek kaşığı tahın
2 yemek kaşığı sirke
1 yemek kaşığı limon suyu
Yapılışı:
Soğanların kabuklarını soyup bütün olarak haşlayın. Ve yırtılmamasına dikkat ederek katlarına ayırın. Soğanın iç kısımlarını, domatesi, biberi ve maydanozu ince ince doğrayıp haşlanmış fasulyeye ekleyin. Küçük bir kasede limonu, sirkeyi,tahını ve zeytin yağını karıştırarak salataya ilave edin. Karışımı soğan kaselerine doldurarak servis yapın. Dilerseniz üzerine pul biber serpin.
Saray Helvası
Malzemeler:
250 gr. tereyağı
4 su bardağı un
2 su bardağı pudra şekeri
1 su bardağı ince çekilmiş badem veya ceviz
Yapılışı:
Unu teflon tavaya alıp kısık ateşte 40 dakika kadar kavurun. Başka bir tavada tereyağını eritin. Un elinizin dayanabileceği sıcaklığa kadar soğuyunca tereyağı, pudra şekeri ve bademi ya da cevizi ekleyerek yoğurun. Karışımı orta büyüklükte bir borcama elinizle yayarak güzelce bastırın. Baklava dilimi şeklinde keserek 3-4 saat buzdolabında bekletin.
Şifa olsun a dostlar :)
|
Ellerinize sağlık ey abheri.
Bir türlü susmayacağını sanmama rağmen; sağolsun iç sesinizin varlığı, bana pek bir pay bırakmadı. :)
Resimler niye minik kalmış bu sefer? Az mı pişirdiniz, yoksa gözlerimiz coşup çokça bayram edemesin diye mi?
Cimriliğiniz hayli ilerlemiş... Lezzet testine davet edilmeyi bir yana bıraktık; ürünlerin görsellerinde bile kısıntıya başlamışsınız... Ayıp ya!
|
Yahu bunun cimrilikle ne alakası var? Resimleri yüklediğimiz ve artık ücretli olan sunucu otomatik olarak siteye uygun boyut ayarlıyordu, lâkin önerdiğiniz yeni sunucu da kendimiz belirliyoruz boyutu. Ben de kaça kaç olacağını hesaplayamamış olabilirim. Siz ise hemen cimri yaftasını yapıştırıverdiniz ey m1birgin, çok ayıp! :)
Şu yeni ekleyeceğim tarifin resmini orjinal boyutta eklemek vardı şimdi ya, neyse
Dereotlu Kurabiye
Malzemeler:
250 gr. tereyağı
2 adet yumurta (1 tanesinin sarısı kurabiyelerin üzerine)
5 su bardağı un
1 su bardağı yoğurt
1 su bardağı rendelenmiş beyaz peynir
1 paket kabartma tuzu
1 tatlı kaşığı tuz
1/2 demet ince kıyılmış dereotu
Üzeri için susam ya da çörekotu
Yapılışı:
Yoğurma kabına, unu alın, üzerine yumurta, tereyağı ve geri kalan tüm malzemeyi ekleyerek kulak memesi kıvamında bir hamur elde edinceye kadar yoğurun.
Yoğurduğunuz hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar kopartarak yuvarlayın, yağlı kağıt serilmiş fırın tepsisine dizin. Üzerine yumarta sarısı sürüp, susam ve çörek otunu ekleyin. 180 derece önceden ısıtılmış fırında üzeri kızarıncaya kadar pişirin. Oda sıcaklığına gelince tepsiden alarak servis yapın. Afiyet olsun..
|
Selamün aleyküm sayın, saygıdeğer, pek muhterem site yöneticisi ve sakinleri :)
Site oldukça sakin nice zamandır, bende uzak kalınca hepten durgunlaştı garibim :) Biraz renk katayım diyorum ne dersiniz?
Hayli vakit tarif de ekleyemedim, madem bu kadar ara verdim, şimdiye kadar verdiğim tariflerden daha zor ve meşakkâtli bir tatlı ile gelmiş olayım. :)
Sadece bir tanecik miymiş tarif dediğinizi duyar gibiyim, lâkin tarifi verince bir de ne kadar emekli olduğuna şahit olunca tek tarif konusunda bana hak vereceksiniz diye umuyorum.
Yeterince meraklandırdı isem tarife geçiyorum izninizle;
Malzemeler:
1 çay bardağı üzüm pekmezi
2 yemek kaşığı ezilmiş haşhaş (tepeleme)
Yapılışı:
Önce haşhaşı bir tabağa alıyoruz, üzerine pekmezi ekleyip bir güzel karıştırıyoruz. Oh be bitti sonunda..
Veee taze ekmeği bandıra bandıra afiyetle yiyoruz. Bakın ben sizler adına bandırıp fotoğlaflayıverdim, ne kadar iyiyim.
Şimdi bu tatlının ismi yok mu dediğinizi duyar gibiyim, olmaz mı hiç. Başlıktan da anlayacağınız gibi, bizim buralarda 'kedi batmaz' derler bu tatlıya :)
Bolu bölgesinde yapılan kedi batmaz ile alakası yok sadece isim benzerliği. Pekmez ve ezilmiş haşhaşın pişirilmesine, haşhaş helvası deniliyor. Bir de pekmez, un, haşhaş ve ceviz pişirilerek elde edilen tatlıya da 'çakal boku' denir yöremizde, hoş artık kibarlık olsun diye çakal helvası diye anılır oldu. Velhasıl vaziyet bundan ibaret :)
Hadi yine iyisiniz damağınız tatlandığı gibi dimağınız da bilgilendi durduk yere.
Hoşça bakın zâtınıza...
|
Aleykum Selam hoş geldiniz safa geldiniz, diğer arkadaşlarımız da gelse herkesi çok özledim ben yahu .
Tamam dualar da buluşuyoruz da insan görmek istiyor bu sayfa da dostları
|
Tüyo!
|
|
2015/04/02 2:46 - Güncelleme: 2015/04/02 2:57
|
|
Aleyküm selam gunduzalp; sizler de hoş geldiniz... Ne zamandır sizin de sesiniz çıkmıyordu, nerelerdeydiniz bakalım?
Bir de sitede onca bölüm varken, buluşma noktası olarak, benim girme yasağımın olduğu abheri 'nin mutfağını mı buldunuz bula bula!
Gerçi son verdiği muzip tarife bakılırsa, sanki abheri 'nin keyfi yerinde imiş gibi bir hisse kapılıyor insan...
Acaba millet toplanırsa ben de araya kaynar mıyım ki? Ne bileyim, en azından başkalarına isabet eder korkusuyla bıçak fırlatamaz belki!
Neyse, şimdilik yakalanmadan tüyeyim ben... Millet toplanırsa parmak uçlarıma basa basa gelebilirim belki yine.
|
Milletin geldiği yok ey m1gin :)
Bu demektir ki, herhangi bir saldırı anında görüş alanımdasınız :) lâkin ben ve hiddet aynı cümle içinde bile bulunamaz. O yüzden müsterih olunuz efendim :)
Değerli gunduzalp çok haklısınız insan burayı ve buradaki dostları özlüyor.
Madem yaz geldi, şöyle hafif bir pasta ile kutlayalım. Hoş ay yaz mevsimine tekabül etse de, havanın hiç ısınası yok nedense :) Ben yine de bol meyveli bir tarif vereyim. Ama şunu itiraf etmeliyim ki bu pastayı kızım yaptı, bana da paylaşmak düştü :)
Meyveli Tart
Malzemeler:
150 gr. tereyağı (sert olacak)
300gr. un
80 gr. pudra şekeri
1 yumurta
1 paket vanilya
Muhallebisi için;
Yarım kg. süt, 7 yemek kaşığı şeker, 3 yemek kaşığı un ve bir paket vanilya. Bütün malzemeler tencereye alınıp pişirilir.
Yapılışı:
Tüm malzemeler karıştırılıp, kulak memesi kıvamında yoğurulur. Yarım saat buzdolabında bekletilir. Daha sonra mardane ile açılıp tepsiye serilir. Hamurun tabanı, fazla kabarmasını önlemek amacı ile çatal ile birçok yerinden delinir. Üzerine yağlı kağıt serilip yine kabarmaması için bir kilo bakliyat (nohut, fasulye vs.) konur. 170 derecede 30 dakika pişirilir. Üzerindeki bakliyat ve yağlı kağıt alınıp 10 dakika daha pişirilir. Muhallebi ılık olarak tart hamurunun üzerine dökülür. Arzuya göre istenilen meyve ile süslenir.
Afiyet olsun..
|
Merhabalar efendim
Bir iki tarif ile midenize bayram ettireyim, daha doğrusu gözlerinize diyeyim :) İlk tarif pastane poğaçası olsun. Daha sonra rus kurabiyesi ile sonlandırayım konuyu..
Pastane Poğaçası
Malzemeler:
1 kg un
250 gr tereyağı
1 paket yaş maya
3 yumurta
1 paket sıvı krema
25 gr tuz
50 gr şeker
Kulak memesi kıvamını alacak kadar su
İç malzemesi:
Peynir ve maydanoz karışımı
Üzeri için:
Yumurta sarısı
Yapılışı:
Tüm malzemeleri yoğurun ve hamuru iki saat kadar dinlendirin. Mayalanan hamurunuzdan dilediğiniz büyüklükte parçalar koparıp ortasını açarak peynir koyun ve yarın ay şeklinde kapatın. Fırın tepsisine dizdiğiniz poğaçaları yarım saat tepside bekletin. Üzerine yumurta sarısı sürüp, 180 derece ısıttığınız fırında üzeri kızarana kadar pişirin.
Oreshki (ceviz kurabiye)
Malzemeler:
250 gram un
100 gram margarin tereyağ
2 yumurta sarısı
1 çay kaşığı karbonat
İç malzemesi:
Süt reçeli (1 kg süt, 1 su bardağı şeker ve 1 çay kaşığı karbonatı koyulaşana kadar kaynatın)
Yapılışı: Malzemeleri yoğurarak, bir hamur meydana getirin. Kapalı bir kaba koyup, buzdolabında 1 saat bekletin. Kalıbı ocağın üzerinde iyice kızdırın. Hamurdan cevizden biraz küçük parçalar alarak kalıptaki oyuklara koyun ve kalıbı bastırın. Alt ve üst kızarana kadar pişirin. Kalıptan çıkardığınız iki yarım kurabiyeye süt reçeli koyarak birbirine yapıştırın.
|
|
|