Görüntülenme: 65330

Gündemle pek ilgilenen bir kimse değilimdir. Bununla beraber ara ara bazı meselelerin dikkatimi çektiği olmuştur.

Bu yaşıma geldim, sadece önceki dönemde (yerel ve genel seçimde) oy kullandım. Oy kullanma esnasında; her ne kadar Ak Parti ve Tayyip Erdoğan'a karşı için için sempatim bulunuyor idiyse de, zaten büyük bir oy oranıyla seçimi kazanacakları beklendiği için, renk olsun diye küçüklerden bir partiyi seçmeyi düşündüm... Oy pusulasını hızla turladım. Sonra bağımsız adaylara odaklandım... Lakin gündemi takip etmediğim için kimin neyi savunduğunu bilemediğimden mührü AKP 'ye bastım.

Aradan geçen zaman zarfında AKP güzel işler ortaya koymuş olsa da tüm yaptıklarını tasvip ettiğimi söyleyemem.
Mesela daha önce ele aldığım; bir dayatma olan Zorunlu Sağlık Sigortası benim midemi bulandırmıştı.
Borçlarım biriktikçe birikiyor... Kimi sağlık problemleri yaşıyor da olsam, o zamandan beridir hastaneye uğramıyorum. 
İşte bu yüzden, bir sonraki seçim gelse de AKP'ye oy vermesem de rahatlasam, diye iç geçiriyordum.

Gelgelelim, Ak Parti ve Tayyip Erdoğan düşmanları, insanın ağız tadıyla ve içinden gelerek AKP aleyhinde oy kullanmasına bile izin vermiyorlar.
Aha da buyurun! Gezi Parkı eylemleri adı altında çevrilen dolaplara, sosyal medyada dolanan binbir yalan ve kurgu haberlere, eylemcilerin hakaret, küfür ve saldırılarına tanık olunca; ister istemez Tayyip Erdoğan ve AKP'yi desteklemem gerektiği sonucuna varıyorum.

Kendisine yapılan tüm asılsız karalamalara, hakaretlere ve haksızlıklara rağmen Tayyip Erdoğan'ın; AKP seçmenlerinin eylemlere karşılık vermemelerini tembihlemesi yok mu... 
İnsan duygulanıyor ve kendini tutamayarak "Sen çok yaşa Tayyip Erdoğan! Seni seviyoruz!" diye haykırası geliyor.

* * *

Kendi kendime düşünüyorum...
Önyargıları, çıkarları bulunmadıkça yahut  kin, öfke ve benzeri hislerin esareti altında olmadıkça, insanlar her zaman mazlumdan, haksızlığa uğrayandan yana olurlar... 
Acaba diyorum; Tayyip Erdoğan muhalifleri bu durumu bilmiyorlar da mı toplumdan antipati toplayan taşkınlıklar yapıyorlar?

Kendi kendime düşünüyorum, dedim ya... Bazen çok saçma ve kendimin bile inanmadığı olasılıklara da rast geldiğim oluyor. Mesela bir tanesi: 
Sakın ola Tayyip Erdoğan; taraftarları daha da artsın diye bu tür eylemleri gizliden ateşliyor olmasın? :)
Yok canım daha neler!? Adamlar bildiğin kin kusuyorlar... Tayyip Erdoğan kendi kendisine suikastler mi tertipletsin, ağza alınmayacak hakaretler mi ettirsin!?
Ama ne bileyim; her defasında haksızlığa uğrayıp uğrayıp büyük sıçramalar yapıyor ya hani. İnsan işkilleniyor bir yerden sonra. 

* * *

Başladığı günlerden beri takipteyim şu gezi parkı eylemlerini... Çevreye zarar veren demokratik olmayan eylemler ha bitti, ha bitecek diyerek bir konu oluşturmak istemedim.
Ancak sürdükçe sürüyor... Öyleyse düşüncelerimi ve Ak Parti'yi desteklediğimi ifade edeyim artık.

Daha önceki aylarda Ak Parti medya biriminin düzenli güncellenen Youtube kanalıyla karşılaşmış ve oradaki videoları otomatik olarak site üzerinden erişilebilir hale getirmeyi düşünmüş; lakin siyasete pek bulaşmak istemediğimden vazgeçmiştim. Şayet eylemler taşkınlıklarla sürecek olursa, "varsın sitemizde Ak Parti'nin bir şubesi olsun" diyerek ekleme ihtimalim yüksek..

Gezi parkı olaylarını değerlendiren, önemsediğim bazı videoları da eklemeyi planlıyorum.

İngilizce kelime ezberleme oyunu: vav.mbirgin.com
Milli İradeye Saygı Mitingi
2013/06/16 2:49
Bildir! Alıntı ile cevap yaz Oyla! (0 oy)

Bugün (gerçi artık dün), hesapta yokken kendimi Sincan'da buldum. Biraz oyalanıp eve dönecektim ki, saat 17'de Başbakan Tayyip Erdoğan'ın Sincan'a geleceğini ve "Milli İradeye Saygı Mitingi"nin gerçekleştirileceğini öğrendim ve katılabileceğimi düşündüm.

Miting alanına girişte polis kontrolünden geçerken elimde bir poşet ve henüz açmadığım küçük bir pet şişe su vardı. Polisin,"su yasak" demesi üzerine bir miktar şaşırdım. "Öyle mi?"  dedim ve ekledim "o halde biraz içeyim de öyle atayım". 

Su içmeye çalışırken, meğer arkamdakiler beni bekliyormuş. Ben de biraz kenara kaydım. Lakin orada da başka bir kapı varmış. Anlayacağınız su burnumdan geldi. :P

Elimde poşetle geçebildiğime göre, su neden yasaktı ki? Garip!

Ve kalabalığın içerisine karışıp tin tin ilerledim... Bu sırada hafif ve tatlı yağmur damlaları insana ferahlık veriyordu.

Neyse, Tayyip Erdoğan yaklaşık 1 saat kadar coşkulu bir konuşma yaptı. Tayyip Erdoğan ayrıldı ama katılımcılar doymamış gibiydi. Alanda bir süre bekleyerek çalan şarkılara eşlik edildi. Az sonra müziğin kısılmasıyla dağılma başladı. 

Bir süre sonra kaldırımda durmuş, otobüs bekliyordum. O ara mitinge katılanlar dağıldığı için yollar pek kalabalıktı.
Korna sesleri eşliğinde arabalar ağır ağır ilerlerken; aracın bir tanesinden elinde AKP flamalı toy bir kişi, tipime bakıp lâf atmayı ihmal etmedi: "Hemen gezi parkı!"
Ve, yanındaki dingillerle edepsizce gülüp devam ettiler... Daracık beyinler, beni gezi parkı eylemlerini destekleyenlerden sanmıştı.

Bu tip densizliklerle ara ara karşılaşıyor da olsam; her defasında içimi bir durgunluğun kaplamasına engel olamıyorum. 

Her neyse...  Başkabakan'ın konuşmalarından, dikkatimi çeken ve önemsediğim kimi noktaları belki daha sonra aktarabilim.

Eve gelip miting görüntülerine bakınca, epey bir kalabalığın birikmiş olduğunu gördüm. Oradayken bunca kalabalık olduğunu hissetmemiştim. 

Son olarak söz konusu mitingin kaydını da ekleyeyim:

Oldu olacak, İstanbul 'da düzenlenen miting videosunu da ekleyeyim.

Bu mesaj, m1gin tarafından, 18.06.2013 19:53:22 itibariyle düzenlenmiştir.
İngilizce kelime ezberleme oyunu: vav.mbirgin.com

 Cok şanslı mısin mbirgin bize dahs kismet olmadi mitinge gitmek.

Eylem Hatırası
2013/06/18 11:46
Bildir! Alıntı ile cevap yaz Oyla! 6,7 (2 oy)

Benim gibi televizyondan, radyodan, internetten uzak biriyseniz eğer; başına gelenler mübah diyebilirsiniz. 1 Haziran günü ingilizce kursumdan çıktım, yanımda bir arkadaşımla indik Güvenpark'a. Şoför yol kapalı inmek isteyen buyursun dedi MSB'nin orda. Atladık bizde *genciz, yürürüz* artistliğiyle. Bi sıra jandarma, bi sıra polis eşliğinde Güvenpark'a kadar yürüdük. Eylem olduğunu anladık velakin ne ben ne kurs arkadaşım şimdiye kadar dolaylı bile olsa herhangi bir eylemin kenarından geçmediği için bilemedik başımıza gelecekleri. Arkadaş şehir dışına çıkacak, benim bir kitap almam lazım dedi ve başladık olgunlara doğru yürümeye. Aman Allahım gitmez olaydık! Daha üst geçite yeni adım atmıştık ki TOMA tazyikli suyu savurdu, kıl payı kurtulduk ama hala olayın ciddiyetinin farkında değiliz. Meşrutiyet girişinde önümde gençten bir çocuk aldı kaldırım taşını yere attı parçaladı ve savurdu bulvardaki polislere. Ağzım açık bakakaldım sadece. Polis bize doğru koşmaya başladı, caddenin içlerine koşmaya başladık; göstericiler ve olaydan bi haber olanlarla. Meşrutiyet üst geçit iskelesinde bir takım sağcı grup polisi tahrik ederken, bir takım solcu grup polisi karanfile çekmeye çalışıyordu. Biber gazını tatmak bize de nasip oldu. Hiç tanımadığımız biri bize limonla yardım etti- ve ben limon-biber gazı ikilisini yüzyılın buluşu olduğunu düşünüyorum o günden beri- Bir kaç saniyelik gözlemimden sonra o kişinin eylemci olduğunu ve bu görevi üstlendiğini anlayabildim.

Nihayetinde kitaptan vazgeçmeyi akıl edebildik ve Karanfil Sokaktaki bir restauranta sığındık. Dışarda millet birbirini yerken  çalışanlar camın kenarına çekmiş sandalyeleri film edasıyla dışarıyı izliyorlar.Olaylar hararetlendikçe içerde sesler yükseliyor, benim ağzım hala açık.Kominin teki çıktı restaurantın önüne bir elinde limon, bir elinde su göstericilere yardım ediyor tabi yardımının karşılığı parasını da alıyor.Güler misin, ağlar mısın...İlkokul arkadaşlarımdan birinin o sokokta bi kafede çalıştığı geldi aklıma. Başladık ona doğru koşmaya.Neden korkacağımı bilemedim; havada uçuşan taşlardan mı, tazyikli sudan mı, tüm nefesimi kesen gazdan mı... Herkes bi yanlara koşarken Karanfil'in ortasında bastonlu bi amca turistik geziye çıkmış: Yüksel metro girişinde polisler, karşısında barikat kurmuş eylemciler; bi taş bi gaz bi taş bi gaz... Amcanın dünya umrunda değil seyrede seyrede yol alıyor.Olayın şaşkınlığıyla etrafı nasıl gözlemleyebildim anlayamıyorum. Nihayetinde kafeye ulaştık. Girişte bir masa emekli teyzeler atmışlar bacak bacak üstüne, ellerinde sigara-İngiltere kraliçesi edasıyla- 'Faşist köpek ayol bunlar ' demez mi. Gelmişsin altmışına totonu yaymaktan ve boş konuşmaktan başka bir işlevin yok diyemedim tabi. Oturduk, soğuk bişeyler içelim bi kendimize gelelim derdindeyiz. Göstericiler kafeye daldı.Polisin yakında olduğunu seslerden ve kokulardan anlayabiliyoruz. Olan oldu ve polis cafe girişine attı gazı. Orada çalışan arkadaşım gazdan etkilendi ve bayıldı, çok korktum çok... Yaklaşık içerde 60 70 kişi vardı (eylemcileri saymıyorum) ve herkes birbirine yardım etti biri elinde limonlarla dolaşırken diğeri su dağıttı.Ordan çıkmamız gerekti çünkü arkadaş şehir dışına çıkacak ama metro kapalı ne yapsak ne yapsak...Uzattık kafamızı  Karanfil metrosuna polisle eylemciler birbirine girmiş.Bir zabıta arabası vardı park edilmiş, 6-7 kişi arabayı duvara doğru iteklemeye çalışıyordu. Bi kere daha açıldı ağzım. Bu neyin hırsıydı ki kime ne için zarar veriyorduk. Doğru ya da yanlış olsun desteklediğimİz şeyler için yaptıklarımızın bedelini tüm millet olarak ödeyeceğimizi idrak etmek çok mu zordu ya da oturduğumuz yerden faşist köpekler demek ya da kaldırımları parçalamak yerine başka şekilde mi ifade etseydik kendimizi... Oraya girdiğimiz gibi çıkmamız gerekti, Yüksel'de duran polise doğru koştuk ve yardım istedik. Polis 'Onlar taş atmıyo, biz gaz atmayız,koşun!' demesiyle hooop biz yine koşuyoruz yine. Kolej metrosuna kadar koşmamızın ardından aştiye sağ salim ulaştık çok şükür

Söylenecek tek şey: Sürü psikolojisiyle yaşıyoruz; Düşünmeden hareket ediyoruz,düşünmeden...

Bu mesaj, zende-ru tarafından, 18.06.2013 13:46:30 itibariyle düzenlenmiştir.
Kemal Kılıçdaroğlu ve Çelişkileri
2013/06/18 17:37
Bildir! Alıntı ile cevap yaz Oyla! 7,5 (1 oy)

Geçmiş olsun zende-ru; ucuz atlatmışsınız. 
Mesajınızın son cümlesi gerçekten güzel. 

Sürü psikolojisiyle yaşıyoruz; Düşünmeden hareket ediyoruz,düşünmeden...

* * *

Bugün CHP genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun CHP Grup toplantı konuşmasını dinledim.

Milletin özgür iradesiyle seçtiği Başbakan Tayyip Erdoğan için onlarca kez "diktatör" ifadesini kullandı. 

Bir de gezi parkı eylem ve eylemcilerini destekleyerek devam etmeleri yönündeki arzusunu dillendirdi. Eylemlerin kimseye zarar vermediğini ve o gençlerin demokrasi istediğini iddia etti. 

Başbakanı yalancılıkla suçlayan Kemal Kılıçdaroğlu'nun konuşmasının bir bölümü dikkatimi çekti. Diyor ki Kılıçdaroğlu (videonun 46. dakikasından itibaren);

Bereket versin Cumhuriyet Halk Partisi var ve yalanlarını açığa çıkarıyoruz. 
Birinci yalan: Taksimde bayrak yaktılar... 
Yahu millet bayrağıyla koşmuş oraya, ne bayrak yakması?
Sen başbakan değil misin? Orada bayrak yakan varsa niye yakalamadın?
Masum çocuğun yüzüne biber gazı sıkmayı bilirsin. Copu bilirsin. TOMA'yı bilirsin. Bayrak yakar, sırtını sıvazlarsın. Niye yakalamadın? Çünkü sen yalancısın, yalancı!
Orada bayrak yakılmadı. Bayrağa saygı duyuldu orada.

Buna göre, Kılıçdaroğlu önce bayrak yakılmadığını söylüyor; hemen akabinde ise, başbakanın, bayrak yakanların sırtını sıvazlandığını iddia ediyor. Bu açık bir çelişki!

Bir diğer husus: "Hem neden yakalamadın?" diye soruyor, hem de polisin eylemlere müdahale etmesine tepki gösteriyor.

Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu!?

* * *

Bu arada eylemcilerin bayrak yakma videosu, TRT Haber 'de yayınlanmış ve 5 Haziran 2013 itibariyle Youtube sitesine yüklenmiş. 

* * *

Son günlerde dikkatleri üzerine çeken başarılı gazeteci Yiğit Bulut; bugünkü gündem değerlendirmelerinde de çok önemli noktalara ve oynanan kirli oyunlara değiniyor. İzlenmesi tavsiye edilir.

 * * *

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Ak Parti grup toplantısı konuşmasını da ekleyeyim:

Kemal Kılıçdaroğlu, Tayyip Erdoğan'ı çok kibirli olmakla suçlamıştı. Haklıymış...
Videonun 47. dakikasından itibaren Başbakan, Kemal Kılıçdaroğlu'nu küçümseyip durdu hakikaten. Misal şöyle dedi:

Böyle bir genel başkanın, CHP seçmenleri üzerinde oluşturduğu hayal kırıklığını, umutsuzluğu biz çok iyi anlıyoruz. Bunu defalarca dile getirdik.
Biz, doğrusu böyle bir genel başkandan, böyle bir genel müdürden memnunuz, siyasette. 

Bu vesileyle, önceki haftalarda sosyal sitelerde karşılaştığım, beni güldüren bir duayı hatırladım. AKP taraftarları Kemal Kılıçdaroğlu için şöyle diyorlardı:

Allah seni CHP'nin başından eksik etmesin! :)
İngilizce kelime ezberleme oyunu: vav.mbirgin.com

 

Sallangaç
2013/06/25 0:02
Bildir! Alıntı ile cevap yaz Oyla! (0 oy)

Yapmayın ya citizen; durum bu kadar vahim mi?
Kılıçdaroğlu CHP 'de de aynı zarara yol açar mı dersiniz? 

Bununla birlikte, söz konusu tablonun, sosyal medya yalanlarından olma ihtimali de var. Birileri kafasına göre rakamları sallamış olabilir.
Sağlam / güvenilir  kaynak ve belgeler olmadıkça bu rakamlara ve bu türlü haberlere itibar edilmesi taraftarı değilim. 

İngilizce kelime ezberleme oyunu: vav.mbirgin.com
Umarım Yol Açar ...
2013/06/25 3:11
Bildir! Alıntı ile cevap yaz Oyla! 6,5 (1 oy)

 Durum bu kadar  vahim ey mbirgin!

Lütfen,ne kadar sevmesem de ,ben onlardan olur muyum hiç,onlar gibi iftiracı değilim.

Eşeğimi sağlam kazığa bağladım:)

İsteyen google amcaya ya da başka bir arama  motoruna aratıp kendi de bulabilir ama ben hemen 2 örnek sunuvereyim size:

Tarih 2009, Zaman Gazetesi

Tarih 2010,Bugün Gazetesi

Yalan olsa bunca zaman bu haberler nette dolaşmazdı sanırsam.

Sorduğunuz sorunun cevabını başlık olarak verdim,herhalde karayolu olarak anlaşılmamıştır o :))

Dellendirme ve Delillendirme
2013/06/25 12:30
Bildir! Alıntı ile cevap yaz Oyla! (0 oy)

Ey citizen,

Kaynak belirtilince yukarıdaki tablo çok daha manidar ve muteber hale geldi. 

Beri yandan, internette uzun süreli dolanan belgelere karşı da zaafiyet gösterilmemesi ve kaynaklarının titizlikle taranması taraftarıyım. 
Aksi halde bir kimseye kırk defa deli denilmesi olayına benzer bir hâl alabilir bu durum.
Oysa ki işin aslı, delinin biri kuyuya bir taş atmış ve kırk akıllı çıkaramamış olabilir. :)

Mesajınızın başlığını okuyunca; "acep eylemciler bir kez daha yol mu tıkadılar?" diye iç geçirmiştim. Neyse ki, ülkemizin selameti açısından faydalı bir temenniden ibaretmiş.  

İngilizce kelime ezberleme oyunu: vav.mbirgin.com

Gezi Parkı olaylarının nasıl çıktığını, neler yaşandığını, ne boyutlara sıçradığını ve perde arkasındaki kirli elleri özetleyen belgesel biçimli bir çalışmayı sunuyorum:

İngilizce kelime ezberleme oyunu: vav.mbirgin.com
Ne Ettin Sen :)
2013/06/26 1:46
Bildir! Alıntı ile cevap yaz Oyla! 5,5 (1 oy)

 

Etki Tepki Prensibi
2013/07/02 14:11 - Güncelleme: 2013/10/07 23:16
Bildir! Alıntı ile cevap yaz Oyla! 8,5 (1 oy)

mbirgin.com 'un facebook sayfasından bir özel mesaj almışım; geç farkettim. 
"Gezi Olayları ve Perde Arkası" başlıklı gönderinin (ve dolayısıyla bu konunun) bağlantısının iliştirilmiş olduğu mesaj şu şekilde idi:

Merhaba, bu gönderi hoşuma gitmedi. Rica etsem kaldırabilir misin?

Mesaj sahibi her ne kadar nazik bir dil kullanıyor ise de, talebi hiç hoşuma gitmemişti. Rica etsem mesajını geri alabilir miydi!? 

Yanıt yazarak gerekçesini sormayı düşündüm... Ancak zaman harcamak istemeyerek vazgeçtim. 

Bir etki oluşturduğuna göre, bu konuyu zenginleştirmeye ve ötelemeye devam edeyim o halde. 

Gezi parkı olaylarını ele alan, dikkatimi çeken değerlendirmeleri sunmaya devam ediyorum.

  1. Alper Tan - Gezi Olayları Analizi (2013/06/27)
  2. Gezi olayları ve büyük oyun (2013/07/26)
  3. Ergün Diler : Bu eylem bitmez! (2013/06/25)
  4. Ergün Diler : Savaş başladı (2013/06/28)
  5. Ergün Diler : Gazze Gezi'si (2013/06/29)
  6. Ahmet TAŞGETİREN : O video görüntüleri (2013/06/29)
  7. Osman Özsoy : Başörtülünün linç korkusu (2013/06/30)
  8. Nihat Nasır : Oyun bozuldu, kalkışma (şimdilik) bastırıldı (2013/06/30)
  9. Engin Ardıç : Silivri'ye saldıracaklar! (2013/06/29)
  10. Arzu Erdoğral : TV'nin provokatörü, provokatörün Sözcü'sü! (2013/06/27)
  11. Engin Ardıç : Eylemcinin maskesi (2013/06/26)
  12. Aziz ÜSTEL : Kemal Efendi ve Alman istihbaratı (2013/06/26)
  13. Abdurrahman Dilipak : Geçti Bor'un pazarı! (2013/06/25)
  14. Ahmet KEKEÇ : Merkel'i değil, halkı ikna edeceksiniz! (2013/06/25)
  15. Abdurrahman Dilipak : Erdoğan'ı göndermesine gönderelim de! (2013/06/25)
  16. Hakan Albayrak : Kemalist isyancıların karın ağrısı (2013/06/24)
  17. Peren Birsaygılı Mut : "Kuklaya nişan alanlar" ve "Sırp tayyareleri" (2013/06/24)
  18. Safvan Allahverdi : Sosyal Medya ; Çağın yeni silahı (2013/06/24)
  19. Abdurrahman Dilipak : Gezi'dekiler kimlerdi? (2013/07/01)
  20. Mehmet Akarca : Eceli Gelen Köpek! (2013/07/01)
  21. Hasan Aksay : Gezi Parkı virüsü, Suriye ve Mısır? (2013/07/03)
  22. Ahmet Zeki Gayberi : Aniden kaygılanmışlar(!) (2013/07/03)
  23. İbrahim Karagül : Tahrir'de 'karşı devrim' provası (2013/07/03)
  24. Engin Ardıç : Girmiyorum lan (2013/07/03)
  25. Yiğit BULUT : "Taksim platform mu" yoksa "Darbe Konseyi mi"! (2013/07/03)
  26. Süleyman ÖZIŞIK : Yüzde 50 savaşını ilk kim başlattı? (2013/07/05)
  27. Ergün Diler : Papa gezisi (2013/07/05)
  28. Arzu Erdoğral : Yav he he en kaygılı sizsiniz! (2013/07/05)
  29. Yiğit BULUT : Artık 'başkanlık' şart oldu (2013/07/06)
  30. Arzu Erdoğral : Mısır Devlet Televizyonu Halk TV! (2013/07/11)
  31. Ergün Diler : İkinci raund (2013/07/11)
  32. Yiğit BULUT : Menderes bunları yapmasaydı (2013/07/12)
  33. Engin Ardıç : Esnaf ölsün yeter ki bu hükümet gitsin (2013/07/13)
  34. Emin Pazarcı : "Sopalı saldırgana" tavsiyeler (2013/07/17)
  35. Engin Ardıç : 140 vuruştan fazla fikriniz varsa söyleyin (2013/07/17)
  36. Hilal Kaplan : Taksim esnafı halktan sayılır mı? (2013/07/17)
  37. Ahmet Zeki Gayberi : Taksim'den Tahrir'e çaresizlik (2013/07/17)
  38. Ergün Diler : Kara gölge! (2013/07/17)
  39. Ergün Diler : Yedekteki isim (2013/07/18)
  40. Hasan Celal Güzel : 'Geziciler' denizde sefada esnaf iflâsın eşiğinde (2013/07/18)
  41. Salih Tuna : Kaç polis intihar ederse Hürriyet rahatlar? (2013/07/18)
  42. Ahmet KEKEÇ : Çarşı'yı küstürürsen, kaybedersin! (2013/07/18)
  43. Rasim Ozan Kütahyalı : Aleviler kışkırtılıyor (2013/07/19)
  44. Safvan Allahverdi : Kutuplarda kutuplaşmak (2013/07/19)
  45. Süleyman Yaşar : Erdoğan'ı niye kıskanıyorlar? (2013/07/20)
  46. Ergün Diler : İkinci raund (2013/07/21)
  47. Yiğit BULUT : Bu saldırının sebebi ne? (2013/07/22)
  48. M. Şevket Eygi : Vâli Beyefendiye (2013/07/25)
  49. Serdar Arseven : Şafak Sezer, Müjdat Gezen, M. Ali Alabora vs... (2013/07/26)
  50. Ergün Diler : Yeniçeri! (2013/07/27)
  51. Süleyman Özışık : Kılıçdaroğlu'nun başörtülü sevdası ve soysuz sözlük! (2013/07/27)
  52. Ergün Diler : Sıkıştılar! (2013/07/29)
  53. Ergün Diler : Büyük Hesap (2013/07/30)
  54. Hasan Karakaya : Edep Ya Hu (2013/07/30)
  55. Salih Tuna : Kılıçdaroğlu'nun kulağına bu mu fısıldandı? (2013/07/31)
  56. Abdurrahman Dilipak : Daha açık yazayım mı? (2013/07/31)
  57. Serdar Arseven : Gezi olayları, PKK ve 2015 Ermenileri!.. (2013/08/01)
  58. Fehmi Koru : Gelecekleri varsa... (2013/08/01)
  59. Tamer Korkmaz : Baronların Dublajcısı (2013/08/01)
  60. İbrahim Karagül : O gizli el, silahlarını Türkiye'ye doğrulttu (2013/08/01)
  61. M. Şevket Eygi : Fâcianın İkinci Perdesine Hazırmıyız? (2013/08/01)
  62. Abdurrahman Dilipak : Masonlar, komünistler ve Yahudiler! (2013/08/02)
  63. Ergün Diler : Film başladı! (2013/08/02)
  64. Engin Ardıç : Zeki, çevik ve ahlaklı değiller mi? (2013/08/02)
  65. Ergün Diler : Faiz lobisi (2013/08/05)
  66. Nihal Bengisu Karaca : Diktatörlük çok güzel, gelsene! (2013/08/05)
  67. Yiğit Bulut : Türkiye'de "ekonomik-finansal vesayet" bitecek! (2013/08/06)
  68. Abdurrahman Dilipak : İçimizdeki beyinsizlere dikkat! (2013/08/19)
  69. Aslan Değirmenci : Cevap verin müptezeller (2013/08/19)
  70. Ergün Diler : Kontratak (2013/08/19)
  71. Ergün Diler : Nerdesiniz beyler! (2013/08/20)
  72. Süleyman Özışık : Ha CHP, ha Sisi! (2013/08/21)
  73. Hakan Albayrak : Biz Tayyipçiler (2013/08/23)
  74. Ersoy Dede : Palalı mı, Yumruklu mu? (2013/08/23)
  75. Yiğit BULUT : Parola ortak: Demokrasi sandık değildir! (2013/08/24)
  76. Turgay GÜLER : Peki sen ne ara bu kadar ruhsuz oldun? (2013/08/24)
  77. M. Şevket Eygi : Dokuz Büyük Tehdit ve Tehlike (2013/08/25)
  78. Ergün Diler : Suriye ve MİT (2013/08/25)
  79. Ergün Diler : Oyunbozan! (2013/08/26)
  80. Alper Tan : Dünya savaşı başladı haberiniz olsun (2013/08/27)
  81. Reha Muhtar : Başbakan'a 'aptal' diyerek başlatılan; "Özal, Ecevit türü derin operasyon!.." (2013/08/27)
  82. Yiğit BULUT : Türkiye hiçbir çatışmaya çekilmeyecek (2013/08/28)
  83. Ergün Diler : Altın hamle! (2013/08/28)
  84. Ergün Diler : Sessiz gemi (2013/08/29)
  85. Ahmet KEKEÇ : Eylül geldi çattı, rezilliklerinizi bekliyoruz! (2013/09/03)
  86. Mehmet Barlas : "Tayyip'i yedirmeyiz" diyenler kirli geçmişi unutmadı (2013/09/04)
  87. Tamer Korkmaz : Son çıkan elektrikleri söndürsün! (2013/09/05)
  88. Hakan Albayrak : ODTÜ'de 'Çapulcu' terörü (2013/09/07)
  89. Ali Karahasanoğlu : Gerçek diktatör: Gezi isyancıları! (2013/09/07)
  90. Ergün Diler : Kimi vurduk! (2013/09/19)
  91. Ergün Diler : Şer ekseni (2013/09/20)
  92. Ergün Diler : Karanlık el (2013/09/21)
  93. Nihat Nasır : Tayyibofobya ya da "Haset ettiğinde hasetçinin şerri" (2013/09/23)
  94. Gülay Göktürk : Gezi efsaneleşirken (2013/09/24)
  95. Arzu Erdoğral : Bak kızım öcü değil Elif öğretmen! (2013/09/24)
  96. Ergün Diler : Parçalı oyun! (2013/09/25)
İngilizce kelime ezberleme oyunu: vav.mbirgin.com
Soma Önergesi
2014/05/15 0:28 - Güncelleme: 2014/05/15 1:04
Bildir! Alıntı ile cevap yaz Oyla! (0 oy)

Soma'da yaşanan üzücü facia sonrası, önceki aylarda CHP milletvekillerinin konuyla ilgili red edilen önergeleri Başbakan Tayyip Erdoğan'a soruldu:

Video'nun bir bölümünde şöyle diyor Başbakan:

“Önce tabi ben o günkü meclis tutanağını bir incelemenizi sizden özellikle isterim. Bir defa o günkü gündemde bu Soma ile ilgili CHP’li milletvekilinin getirdiği öneri veya önerge, sadece o günkü gündemi engellemeye yöneliktir. Ve kendi konuşmasında da Soma’yla ilgili bir kelime bulamazsınız. Ben bugün hemen getirttim. Şu tutanağı bir getirin dedim. Şöyle süratle bir okudum. Baktım ki, başlıkta Soma geçiyor ama içerde Soma ile ilgili herhangi bir şey yok. ..."

Ben de tavsiyesine uyarak ilgili olabilecek belgelere bakındım:

Görünen o ki vaziyet, Başbakan'ın ifade ettiği gibi değilmiş.

Tamam, Tayyip Erdoğan'ı seviyoruz... Ama bu durum, onun hatalarını ve yanlışlarını görmememiz ve her dediğine inanmamızı gerektirmiyormuş.

İngilizce kelime ezberleme oyunu: vav.mbirgin.com
İki Kare...
2014/06/01 1:44
Bildir! Alıntı ile cevap yaz Oyla! 6,5 (1 oy)

Abonelik Bilgisi Abonelik
Kullanıcı Adı:
Parola:
Bilgi Hatırlatma Yeni Üyelik
İletişim | Kullanım Şartları | Reklam Bilgileri | Tüm Üyeler | Ne Nasıl Yapılır? | Arama | RSS | Twitter | Facebook | Youtube

Son Üyeler: Mete123456, Hayati, masalozt, masalozturk, aculha,
Son Oturumlar: