Bireysel Mesaj Gösterim Modu

Görüntülenme: 36466
Yavuz Sultan Selim zamanında, İran şahı kıymetli mücevherlerle
süslü bir

sandık hediye gönderiyor Sultan Selim'e.


Sandık açılıyor. İçinden çeşit çeşit değerli taşlar, kıymetli
atlas,

kadife kumaşlar çıkıyor.Fakat bir de pis bir koku
yayılıyor.

Dehşet bir koku, herkes burnunu
tıkıyor.

Neyse en alttaki bÜzgünümadan insan pisliği çıkıyooooor..


Yani Osmanlıya acayip bir hakaret!!!!!

Cihan padişahı
emir veriyor,

"herkes düşünsün, buna ince bir şekilde cevap
vermeliyiz"

Ve cihan padişahı yine çözümü kendisi buluyor.

Aynı şekilde değerli mücevher ve kumaşlarla süslü bir
sandık

hazırlatıyor.

İçine o zamanın Osmanlı
İstanbul'unda imal edilen gül kokulu

en nadide lokumlardan bir
kutu hazırlatıyor, en altına da

küçük bir pusula ve bir satır
yazı. Gönderiyor...

Şah sandığı açıyor. Açtıkça güzel bir koku
ve en altta bir kutu lokum.

Anlam veremiyorlar tabii. Bizim elçi
yiyor önce, sonra oradakilere

ikram ediyor.

Kutunun
içindeki pusulayı Şah okuyor:

"Herkes yediğinden ikram eder"
!!!!!
Abonelik Bilgisi Abonelik
Kullanıcı Adı:
Parola:
Bilgi Hatırlatma Yeni Üyelik
İletişim | Kullanım Şartları | Reklam Bilgileri | Tüm Üyeler | Ne Nasıl Yapılır? | Arama | RSS | Twitter | Facebook | Youtube

Son Üyeler: Gakk, busbus, siyamiaytar, 1234123123123, Siyami,
Son Oturumlar: