Günler önce 'tırnakname' yazısını ilk okuduğumda, ellerim hemen klavyeye uzanmıştı.Ancak içimden bir ses dedi ki ' Dur ve sabırlı davran. Mbirgin başına ne işler açtı bekle ve gör.Ne kadar sabırlı davranırsan sonunda yaşayacağın keyif o denli ziyade olur' . Sanırım bu ses 'kötü ben' den geliyordu. Acaba o gece dolunay mı vardı?
O gün bendenizin aklından da bir eser dinleme isteği geçmişti.Ama iyi ki içimdeki kötüyü dinlemişim. Çünkü aklımdan geçen parça daha kolay çalınabilecek gibi duruyor.
Elinizde ney tuttuğunuz bir fotoğrafınızı hatırlıyorum. Yani siz onu öylesine mi tutmuştunuz?
Kulağı gönlüne bağlı biri olarak hiçbir müzik aletini çalmayı öğrenmemeniz oldukca şaşırtıcı.Gitar güzel bir tercih. Ama neden gitar?
Sahi! uzamış tırnaklarınız ağırlık taşıyormuş hissi vermiyor mu?
Dikkatimi çeken şey; müzik ve fizik ilişkisi... Asuman hocamızın 'muhteşem' olarak nitelediği şey, nasıl bir şey?