Görüntülenme: 125901

"
Karagöz’le Hacivat arasındaki bazı farklar...

  • Karagöz doğuludur, Hacivat batılı.
  • Karagöz dürüsttür, Hacivat sinsi.
  • Karagöz doğrucudur, Hacivat yalancı.
  • Karagöz cesurdur, Hacivat korkak.
  • Karagöz kabadır, Hacivat nazik.
  • Karagöz eğitimsizdir, Hacivat entelektüel.
  • Karagöz sinirlidir, Hacivat sakin.
  • Karagöz eylemcidir, Hacivat teorisyen.
  • Karagöz mutludur, Hacivat mutsuz.
  • Karagöz kavgacıdır,  Hacivat uyumlu.
  • Karagöz öz Türkçe konuşur, Hacivat yabancı sözcükler kullanır.
  • Karagöz evlidir, Hacivat bekâr.
  • Karagöz küfür eder, Hacivat etmez.
  • Karagöz hiç dinlemez, Hacivat hiç susmaz.

 

 

Bunları biliyor muydunuz?

  • Karagözcülük sanatını icra eden ve bunu meslek olarak seçen kişilerin (Hayali Memduh Bey, Hayali Arap Cemal Efendi, Hayali Sobacı Ömer Efendi gibi) “Hayali” önadıyla anıldığını...
  • Hayali’nin öncelikle temiz bir İstanbul Türkçesine sahip olması ve taklit yeteneğinin gelişmiş olması gerektiğini; Hayalilerin perdedeki tüm tipleri tek başlarına seslendirdiklerini; farklı şiveler bilmek, Türk müziğini bilerek, tiplerin şarkılarını söylemek durumunda olduklarını...
  • Karagöz oyununda “tasvir” adıyla anılan ve çubuklara takılarak oynatılan insan, hayvan, eşya figürlerinin deri veya manda derisinden yapıldığını ve bu tasvirlerin kök boya ile boyandığını...

kayık, karagöz oyunu

Karagöz doğaçlama oynanır

Bu noktada Emin Şenyer’in sözlerine kulak vermek gerekiyor: “Karagözcüler bunu hep bir zanaat olarak, ikinci iş olarak yapmışlar. Bugün de bakın, çoğu emekli memurdur, bankacıdır. 10 tane oyun ezberleyen kişi Karagöz oynatabiliyor. Oysa bu oyunu mutlaka doğaçlama oynatmak gerekir. Bizde bugün Karagöz bir çocuk oyunu olarak algılanıyor. Aslında Karagöz bir çocuk oyunu değildir. Eskiden politik hiciv unsuru olarak kullanılırmış. Ama Tanzimat’tan sonra sansüre uğraması ve yazılı metinlere geçmesi nedeniyle bir çocuk oyunu olarak gelenekselleşmiş ve bu durum günümüze kadar devam etmiş. Ama Karagöz oyunu, biçim ve üslup olarak Türk tiyatrosunu, hatta Türk sinemasını etkilemiştir. 80’li yıllardaki Zeki Alaysa-Metin Akpınar ikilisi filmleri Karagöz ve Hacivat’ı çağrıştırır. Kemal Sunal filmlerinde de benzer bir etki söz konusudur. Saf, temiz kalpli, kandırılmaya müsait halk tipi Karagöz, Kemal Sunal’ın tiplemeleri ile canlanır. Ortaoyunu da, biliyorsunuz, Karagöz’ün sahneye inmiş halidir.”

Karagöz oyununun statik bir metne tabi kalmadan ve doğaçlama olarak oynanmasının önemini hissetmemek mümkün değil. Ama üzerinde durulması gereken bir başka nokta da şu ki, Karagöz oyununun ülkemizin geleneksel kültüründeki önemi ve yerini anlamak ve anlatmak konusunda oldukça yetersiz kalıyoruz. Hatta Yunanistan Karagöz geleneğini sahiplenerek bu konuda bizden hızlı davranıyor. Oyun tasvirlerinin, Atina Olimpiyatları’nın resmi geçit töreninde “Karagozis-Hacivatzis” isimleriyle yer alması ve Yunanistan Kültür Bakanlığı’nın oyuna gösterdiği ilgi bunun kanıtı. Emin Şenyer de bu gerçeğe dikkat çekiyor ve Karagözcülük konusundaki bireysel çabaların, bu geleneği geleceğe taşımak için yeterli olamayacağını ve konuyla akademik düzeyde ilgilenilmesi gerektiğini söylüyor.

Burada Şenyer’in mütevazılıkla “yetersiz” dediği bireysel çabalarından söz etmek gerekiyor.
Şenyer, Almanya’da OpernHauses Halle opera grubunun isteği üzerine Mozart’ın “Saraydan Kız Kaçırma” operasını bu ülkede yaşayan yönetmen Meray Ülgen ile birlikte gölge oyunu tekniğiyle Karagöz perdesinde canlandırır. Filme alınan gösteri, opera başlamadan önce seyircilere uvertür müziği eşliğinde özet olarak gösterilir. 1 Mayıs 2004’te prömiyeri yapılan oyun yaz sezonu boyunca Almanya’nın ünlü Goethe Tiyatrosu’nda sergilenir. Ayrıca Şenyer’in yaptığı 20 parçalık tasvir koleksiyonu, Portekiz’deki Kukla Müzesi tarafından, sergilenmek üzere satın alınmıştır. Ayakkabı ustalığından, Mozart operalarına, uluslararası müzelere uzanan öyküde Karagöz’ün büyüsünü aramak haksızlık olmaz herhalde...


Karagöz musikisi

Karagöz oyununun bir başka önemli yanı musikiyle olan yakın ilişkisi. Oyun musikiyle başlıyor ve musikiyle bitiyor. Karagözcülerin bu nedenle, doğaçlama için gerekli yeteneklerin, taklit becerisinin, gündemi takip etme ve iyi yorumlama çabalarının dışında bir musiki eğilimine de sahip olması gerekiyor. Geçmiş Ramazanlarda, iftar sofrasından kalkılır kalkılmaz Karagöz oyunlarına koşulmasının sırrı, oyunun böylesine bütünlüklü bir eğlence sunmasında aranmalı belki de. Güldürü, taşlama, tiyatro, güncel olayların analizi ve elbette güzel müzik...

Karagöz oyununun kökeni hakkında muhtelif rivayetler olduğunu söylemiştik. Bunlardan biri de Yavuz Sultan Selim’in 1517’deki Mısır seferi ve fethinden sonra oyunun Kuzey Afrika’dan Osmanlı’ya geldiği yönünde. Yavuz, burada seyrettiği dramatik bir gölge oyununu, bir çocuk eğlencesi olarak şehzadelerin seyretmesi için saraya taşır. İspanya’dan göçen Yahudilerin ya da doğudan batıya göçen Çingenelerin oyunu İstanbul’a taşıdığı da söylenir. Oyun hakkındaki ilk belge ise 1582 tarihli Surname-i Humayun. Belgede, şehzadelerin sünnet törenlerinde Karagöz Hacivat oynatıldığı belirtilmiş.

Oyunun kökenine ilişkin olarak akla en uygun formül ise, Karagöz oyununun, fethettiği yerlerin kültürünü yok etmek yerine, onlardan yararlanmayı, bu kültürlere uyum sağlamayı seçen Türklerin Orta Asya’dan getirdikleri gölge oyunu ile Anadolu kültüründeki başlıca figürlerin birleştirilmesinden doğan bir sentez olduğu...

Kökeni ne olursa olsun, bu oyunun bizim topraklarımıza ait bir kültürel değer olduğu şüphe götürmez bir gerçek. Ve bize ait bu kültürel değer, yine bizim ilgimizi bekliyor.

Karagöz defi, tek tarafına deri gerilmiş tahta kasnak ve kasnağa takılı 5 çift zilden oluşur. Karagöz düdüğü olarak da anılan “nareke” ise bir ucuna ince kâğıt gerilmiş kamıştan yapılıyor.

def, karagöz oyunu

 

Karagöz oyunundan bazı tipler

  • Tuzsuz Deli Bekir: Tuzsuz Deli Bekir’in bir elinde içki şişesi, bir elinde tabanca ya da kama vardır. Mahallenin kabadayısıdır, belalı bir adamdır. Olayların karmaşıklaştığı anda gelip kaba kuvvetle olayı çözer.
     
  • Beberuhi: Altıkulaç Beberuhi ya da pişbop lakabıyla anılır. Yaşı büyük aklı küçük, cüce bir tiptir.
     
  • Himmet: Kastamonulu Himmet olarak da geçer. Sırtında baltasıyla kaba saba bir tiptir. Karagöz oyunlarının en iri tasviridir. Yaklaşık 50 cm boyundadır.
  • Zenne: Karagöz oyunundaki bütün kadınlara genel olarak zenne denir. Oyunlarda genellikle genç zenneler gönül işleriyle ilgilidir, yaşlı olanlar ise dırdırcı ve kocalarını usandıran tiplerdir
     
  • Acem: Halıcılıkla uğraşan zengin İranlı tipleme. İran’dan ya da Azerbaycan’dan gelmiştir. Eğlenmekten ve kendisine dalkavukluk yapılmasından hoşlanır. Bol bol para dağıtır.
     
  • Çelebi: Çelebi genellikle kadınların aklını çelen yakışıklı, kibar, genç erkek tiplemedir. İstanbul ağzı ile kusursuz bir Türkçe konuşur. Bazı oyunlarda zengin bir bey, bazı oyunlarda bir mirasyedi, bazı oyunlarda ise zevk düşkünü bir çapkındır.

 

acem tipi, karagöz oyunu tuzsuz deli bekir, karagöz oyunu

" marslogistics.com

Bu mesaj, m1gin tarafından, 01.11.2010 05:49:48 itibariyle düzenlenmiştir.

Sesli Karagöz ve Hacivat bölümlerine aşağıdaki bağlantıdan ulaşabilirsiniz.
Karagöz ve Hacivat Oyunları (Sesli)

İngilizce kelime ezberleme oyunu: https://vav.mbirgin.com

seviyorum ben hacivatla karagözü  radyoda oynardı küçükken nasrettin hoca ve karagöz kardeşimle çok

gülerdik ben  yaşlandımmı ne  bu ara çok aklıma gelmeye başladı geçmiş  heyy gidi günler heyyy

babannem böle diyordu :D

Başlar mısın?

Başlayalım mı?

Karagöz'ün evini taşlayalım mı?

Ramazan ayında şehrimde ki ramazan etkinliklerinin olduğu yerde bir standda görevliydim.. Her akşam sahnede değişik etkinlikler oluyordu. Fakat bir kaç tanesi demirbaştı..  Bunlardan biri de Hacivat Karagöz.... İlk kez ciddi anlamda o zaman seyretmeye başladım ama sahne arkasından Çünkü bulunduğum stand sahnenin arkasındaydı ve terk edemiyordum olduğum yeri.. Ama şunu söyleyebilirm ki, sahnenin arkasından izlemek daha bilgilendirici oluyor

 

Bu mesaj, deniz_mavidir tarafından, 25.10.2009 23:08:38 itibariyle düzenlenmiştir.

KARAGÖZ-HACİVAT ARTIK MİLLETİN KENDİSİ OLMUŞ İSE SENİN DEYAPACAĞIN İKİSİNDEN BİRİ OLMAKTIR.SEÇ BİRİNİ.KOLAY GELSİN.

Haci-Kara
2009/11/02 18:47
Bildir! Alıntı ile cevap yaz Oyla! (0 oy)

Haci-Kara olma şansım yok mu Düşününce birinden biri olamadığımı anladım, ben bir sentezim

Abonelik Bilgisi Abonelik
Kullanıcı Adı:
Parola:
Bilgi Hatırlatma Yeni Üyelik
İletişim | Kullanım Şartları | Reklam Bilgileri | Tüm Üyeler | Ne Nasıl Yapılır? | Arama | RSS | Twitter | Facebook | Youtube

Son Üyeler: ZUBEYR, MEMUR58, ben_enemie, Ellaeso, molafm,
Son Oturumlar: