SEN RENKLERSİN...PEKİ RENKLER SEN KİMİNSİN?

 Renkler ruhun nağmeleridir.Her renk başka bir canlılık katar hayata...Yaşamın karesinde ki duyguyu, sırrı açığa çıkaracak kadar da cesurdur onlar.Bir yandan da keşfedilmeyi bekleyen gizli bir sığınaktır.Renkler ki güzelliğini, meftuniyetini sahibinin tenine değdiğinde su yüzüne çıkarır.Onların her birine dokunduğunda başka başka hayatın kapısını aralar sana...Adeta bir başka seni ortaya çıkarır...Hikayesi de sıcaklığı da başkadır onların...

  Yeni bir hayatın şulesini uyandıracak bir heyecan, neşve ve gülüştür renkler...Onların safveti de ruhla müteessir olduğunda anlam kazanır.

  Renklerle konuşmak? Peki buna ne dersiniz? Çok da mecnunane algılanır ama...Onlarla konuşmak kendine yaptığın bir yolculuktur.Her yolculukta farklı bir derinlik kazanırsın, yaşam çizgilerinde...

  Belki de öyle bir renk olmalısın ki, hem her rengi içinde barındıracak kadar cesur...hem de renklerinin safvetini yaşatacak kadar masum...Hayatına her dokunulduğunda farklı bir heyecan, bir fışırtı duyulmalı...Sen de öyle bir doku olmalı ki, adeta insanı gaşyeden, mest eden bir kalp atışı hissedilmeli...Öyle temiz olmalısın ki sana her dokunulduğunda masumiyetini koruyacak kadar münevver...

  Peki şimdi...evet şu an, hayatta hala bir kalp atışımız varsa, onun rengini keşfetme zamanı değilmi sizce? Zulmetlerle , müphemlerle uğraşmak yerine...Evet işte tam şimdi başlıyor HAYAT...Dokunulduğu an ruha işte o zaman sana açıyor kapılarını...İçinden renkler dökülüyor... Ya boş kağıtlara...Ya da gözyaşlarına...

  Bir teesür ki içimde adeta boşalıyor sinelere...Evet hayatı seviyorum kardeşim...Neden yüreğim bu kadar suskun o zaman? onu da konuşturma zamanı gelmedi mi? Dilerim ki Yüreğimiz de renk cümbüşü olsun... Öyle renklere bürünsün ki doğanın renklerinden nasibimiz olsun...Evet sen de sev kardeşim...Ne kadar seviyorsan sevmeyi... İşte tam orada başlıyor hayat...Sosyolog Comte'nin dediği gibi ''Çalışmaktan ve Hatta Düşünmekten Bıkılır, SEVMEKTEN HİÇ BİR ZAMAN...

  Renklenince bir başka oluyor insan...İnşirah doluyor sinelere ve tadına doyulmuyor...İster mavi ol, ister yeşil ister kahverengi...Ne değiştirebilir ki renginde ki safveti, çılgınlığı...Renge hayat veren sen olduğun müddetçe...Sen hayatsan renginde senle hayat...yeterki sevelim bir mucize gibi doğada bize sunulan renkleri...Ve yeter ki sen renkte ki manayı keşfet, kendinle bir renk daha kat ona, kendini keşfet...Hayat denen şu mecrada kendini tanımadan gitmenin kendine ne büyük haksızlık olduğunu farket.Unutma ki üzüntü damlarının içinde bile bir renk vardır.O renk ise şimdi, şuan keşfedilmeyi bekliyor...

  Evet kabul et artık...Sen renklersin... Peki renkler söyle bana şimdi sen nerdesin?...kiminlesin?

Makaleyi okudum ve çok beğendim.İşin aslı bir nebze de olsun kıskançlık yaşadım;bu konu neden (!) daha önce benim aklıma gelmedi ki sanki renkleride çok sever hakların da bilgi edinirdim =) .

Neyse bu kadar hayıflanmak yeter (!) Gelelim makalenin sonundaki soruya

Renkler benimmmm!!!Ben renklerdeyim,renkler de bendeeeee!!!

Ben Maviyim , Mavi de BEN!

Mavi nin anlamı hem ismimin , hem burcumun anlamı ile eşdeğer.Ruhum Mavi nin esiri,Mavi ruhumun esiri...

Ben Maviyim Mavi de Ben!

Sayın ESRA HATİPOĞLU tebrikler çok  RENKLİ mükemmel bir makale.

Hmm... Yazı alıntı değil de, hatip 'in kendisine mi ait? Şayet öyleyse tebrikler... 

Yazıyı okurken, ara ara, sitede daha önce "Köşe Yazıları"ne eklenen, oldukça beğendiğim; Dr. Asuman Akgün tarafından kaleme alınan  "Yaşamınız Hangi Renk?" adlı yazıyı anımsadım. 

Başka yazılarınızı da görmek isteriz ey hatip. 
Hatta bir tanesine "Köşe Yazıları" kısmında da yer verebiliriz dilerseniz. 

Kaleminiz daha da renklensin... 

Yorumlarınız için çok sağolun...Beni çok mutlu etti...Yazım tamamen bir gece hislenerek yazılmıştır.Hayat hakkında düşünmeyi severim.Kelimelerle oynamak onların anlamını çözmek hoşuma gider...Benim içinde hayat mavidir huzuru ifade eder.yazımın köşe yazısında yer alması da beni ayrı mutlu eder.Çünkü ilk yazdığım yazıydı.,Şunu anladım ki ben yazınca kendimi buluyorum.Yeni yazımı da en kısa zamanda paylaşıcam inş. Teşekkürler...ESRA HATİPOĞLU/ SOSYOLOJİ 3. SINIF ÖĞRENCİSİ

Selam hatip,

Yani, bu sizin ilk yazınız mıydı şimdi? 
Doğrusu maşallahınız var. 

Şöyle yapalım... Bu yazınız burada yayınlandı madem, burada kalsın... Bir sonraki yazınızı "Köşe Yazıları"na ekleyelim, sizce de uygunsa...
Bu sayede, sizin güzel yazılarınızdan bir tane daha eklenmiş olur siteye... 

Açgözlülük mü yapıyorum yoksa? 

Estağfurullah Hocam siz uygun gördüyseniz bana da sevinmek düşer...İnş. yazılarım yüreğinizi renklendirir sevgilerimle...

Buarada bayan Sarı ilk yorumun sizden olması beni çok mutlu etti çünkü sen Başlı başına bir renksin...VEee sen en açık mavisin... koyu mavi sana yakışmaz...TEŞEKKÜRLER

Sayın Hatip mi yoksa sayın HATİPOĞLU mu demeliyim?

İlk yorumu yazmış olmam bana ödül vermeniz gerektiğini çağrıştırdı sanki ama yinede Mavinin bana yakıştığını söylemeniz benim için bir ödül sayılır =) Demek açık Mavi bana daha çok yakışıyor ( koyusuda yakışıyor ya) =)

Değerli m1gin abim ; sayın Hatipoğlu çok mütevazıdır =) çok güzel yazdığı halde acaba olmuş mu sorusunu soracak kadar.bir ara benle dalga geçtiğini düşündümKalemini kıskandığım şahıslardan biri =)

ve lütfen kendisine yorum yazar iken DOLAYLI cümleler kurunuz;gelişi güzel direk cümlelerden ise mor entariler kuşanmış,akşamın ılık esen rüzgarı ile yeşil bardakta hayali mavi çay ile servis edilen aşk-ı muhabbet ihsanının lutfu keremi ile klişe edilen cümleler daha bi hoşuna gider.Mihvanları ile bu saba rüzgarı tadındaki muhabbet onu pek yeğler

Nasıl o kadar dolayabildiniz o cümleyi anlamadım, ey Z.SARI,  

Ortaya geliyorum, başını unutuyorum; sona geliyorum, ortayı yitiriyorum. 

Kullanılan kelimelerin heybeti de cabası. 

Çözümleme için, sanırım abheri 'nin desteğine ihtiyacımız olacak. 

Size  HATİPOĞLU demek daha çok yakışıyor Bayan SARI

Beni nakış nakış işleyerek satırlara döktüğünüz için de ayrı teşekkürler kimse bu kadar güzel ifade edemezdi herhalde?

Öncelikle bu harika yazının sahibesi hatip kardeşimi tebrik ederim, her ne kadar klavyenin tuşları bu kelimeleri oluştursa da ana etkenin güzel yüreğin olduğu hemen anlaşılıyor. Sonbaharı anımsatan kurumuş, duygu yapraklarını dökmüş, bize bir şeyler hissettirmeyen cümlelerin cirit attığı şu günümüzde böyle anlamlı yazılara oldukça ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum ki, sözcüklerimiz ilkbahara özenip renklensin.

Renklerin insanlar üzerindeki etkilerini uzmanlar araştıra dursun, biz hatip kardeşimin renklerine bürünelim. Ve her rengin kendine has bir güzelliği varken, onları sıcak ve soğuk olarak sınıflandırmaktan vazgeçelim.

Şimdi gelelim asıl konuya, akşamdan beri kulaklarım çınlıyor ve sebebini bulamamıştım, ta ki bu siteyi ziyaret edene kadar. (Aslınla burada gülen bir smiley kullanacaktım ama vazgeçtim, bütün gülücüklerimi yazının sonunda toptan sunacağım)

m1gin kardeşim yardım talebinde bulunmuş, bulunmuş bulunmasına da, aman efendim sayın z.sarı’nın yorumunu yormak ne haddimize. Gerçi yorulmadan da yorumlanmaz ama yine de bu beni aşar.

Lakin çenemde açılmışken birkaç kelime sarfedivereyim. (yazının sonu dedimdi ya )

Önce hâlet-i ruhiyemi ortama hazırlamam lazımdı z.sarı kardeşimin kelimelerini anlamlandırmak için, mor bir elbiseyle terasa çıktım, ılık rüzgara karışmak için, elime de bardak alıp hayalî çayımı yudumlar iken, kopyala-yapıştır hayatlar üzerine sohbete giriştim ben ve kendimle. Daha sonra mihmân-perver biri olarak dostlarımı(hatip,z.sarı,m1gin) hayalî olarak mihvân ettim. Aşk-ı muhabbet ile saba rüzgarı tadında konuştuk. Vayy bee bu görüntüyü zihin penceremden temâşâ etmek heyecanlandırdı beni. Eee bu muhabbeti kim yeğlemez.

Artık gülen smileylerimi toplu olarak sunabilirim :

Beni satırlara dökerken içindekileri de bir ay ışığı gibi pırılıtılı yansıtan ABHERİ kardeşim'e teşekkür ediyorum...Yüreğime bir su serptin...Kelimelere asıl sıcaklığını veren yüreklermiş,,,bu Abheri kardeşimin yazdığı her satıra yansımış.

Bir sevda olarak başlayan yazma tutkuma desteğinizi, pırıltılarınızı verdiğiniz için ben de yeriniz ayrı olacak...

Yazın renklerine elveda dediği şu zamanlarda istedim ki kalıntıları hep bir yerlerimizde olsun her mevsimden kendimize bir şeyler katıp, öle yol alalım istedim...

Şimdi sonbahar içimde başka bir tutku...Sevincini içimdeki kıpırtılardan hissediyorum...SİZİN DE COŞKUSUNU YAŞAMANIZ DİLEĞİYLE...

Ey abheri; ben, ortamdaki cümlelerin anlaşılırlık oranını arttırmak için sizin desteğinize müracaat ederken; siz, karşı safa geçmiş, üstelik yüksek üsluplu dizeler dizmiş ve böylece de benim hareket alanımı kısıtlamışsınız... 

Ama olsun! Sizin, Z.SARI 'nın ve Hatip 'in edebi cümleleriyle hemhal ola ola, onlardan daha çok lezzet almaya başladım sanki. 

Hakikaten, ne güzel cümleler bunlar böyle! 

Bu arada şu kulak çınlama olayını bilahare işleyebiliriz belki... Var mıdır gerçekten bunun bilimsel bir yanı? 

Sahi, sizin şu hapların kutusu kaç para? Fiyatları uygunsa; alıp bazı arkadaşlara ikram edebilirim belki.. 

Sevgili abheri; maaşallah bu ne muhteşem ne mübarek bir ruh deryasıdır böyleİnsanın mahi olup mavi okyanuslara dalması ve o güzellikler şahikası altında siz değerli ; m1gin,abheri ve Hatip ile ab-ı hayat iklimlerinin aşikar muhabbetlerini edesi geliyor yahu.Vallahi okurken bir anda inanılmaz huzur hissettim ve ruh gözümle canlandırdım tekrar maaşallah....

Hapların fiyatını soran değerli m1gin abim için ben sponsorum Şayet o değerli zaat olmasaydı şuan böyle güzel deryalara salmazdık ruhumuzu. ( tabii siteye yorumlarını yazan değerli site mihvanları da buna dahildir.)

HEPİNİZİ ALLAH RIZASI İÇİN ÇOK SEVİYORUM

Yazma tutkunuz hiç sönmesin ey hatip, sizde bir yerim olduğunu bilmek beni onurlandırdı, teşekkür ederim. Ve sonbaharında bende ayrı bir yeri vardır, hani bir şair demiş ya (ismini anımsayamadım şu an);

“Değerini bilmek gerek, iyiliğin, hüznün ve güzün.”

Ey m1gin edebî cümlelerden lezzet almaya başlamanız çok güzel, böyle giderse yakında iyi bir gurme olabilirsiniz :)
Kulak çınlama olayını tıp alanı her ne kadar bazı hastalıkların semptomu olarak adlandırsa da, eski insanlarımızın bilimsel bir veri olmadan başka boyutlarda anlamlandırmasının bir nedeni mutlaka vardır diye düşünüyorum. Bu konuda araştırma yönümü depreştirdiniz, biraz mâlumat sahibi olunca birlikte değerlendirebiliriz :)
Bir de hapların fiyatını sormuşsunuz ama satışa sunulmadı henüz bu smiley ilaçları. Bu konuda ilgili birileri çıksa da benim gibi smiley rahatsızlığı olanlar kullansa dimi ? Bu arada suratsız biri olduğum düşünülmesin oldukça güler yüzlüyümdür sadece smileylerle ifade etmek bana çok sanal geliyor, ifade etmek istediğim şeyler için bu küçük şekilciklere ihtiyaç duymuyorum, görebilen ve duyabilen yüreklere kelimeler yeter :)

Ey z.sarı, zatıâliniz tarafından böyle olumlu değerlendirilmek ne güzel, sanal ortamın bu kadar bayağılaştığı dönemde böyle dostlukların kurulması ne güzel, hâl-i pürmelâlimizi dağıtabildiğimiz, hayatın sadece siyah-beyaz olmadığının ve teknolojiye ayak uydurulup renkli yayına geçilmesinin gerekliliğinin vurgulandığı bu site ne güzel :)

abheri 'de bir açığımızı yakalamaya görsün! 

Biz onun desteğini istemek için kapısını çalmışız ve derdimizi dillendirmişiz... O ne yapmış... Zayıf yönümüzün üstüne basa basa -ki kendisi bu sayede bu zayıflığın üstesinden gelinebileceğini savunuyor olsa gerek- herkese ifşa ediyor... 

"Gurme"yi merak ettim... Internette türlü kişiler, türlü anlamlar yüklemişler... Bende "sonradan görme" gibi bir his uyandırdı... Ama tabiki önemli olan; saygıdeğer abheri 'nin kasdettiği anlam... Eminim ulvi bir sıfat mesabesinde kullanmıştır. 
 

Ne güzel tam da Z.SARI gibi donanımlı bir sponsorumuz bulunmuşken; abheri 'nin, gülücük haplarının henüz satışa sunulmadığını açıklaması iş mi yani şimdi? 

Ey Z.SARI; sizin sponsorluğunuzun değeri yanında, benimkinin lâfı mı olur? 
Hadi oldu diyelim... Buna ses çıkarmam... 
Ancak söz konusu; deryaları güzelleştiren sizler gibi güzel ruhlu insanlar olursa, o zaman kükrerim! 

  Sevgili;  M1gin, Abheri ve Z.Sarı ; sayfama kattığınız ruh deryanız gönlüme hasıl etti.Kendimi Yeşilçam Flimlerinde Ki o samimi, şaşaasız, sadece içtenlik unsurunun altını çize çize sergilendiği iklimlerde hissettim.Bu da sitemizin ayrı bir güzelliği... 

 İnsanların arasında üşüdüğümüz şu zamanlarda Yeşilçam tadında bir ziyafet yaşattınız bana...İsimlerinizin olması bile,,,ben ve yorumlarınızı okuyanlar için ayrı bir mutluluk...

  Veee Tabi ki mutluluğumuzun ana unusuru M1gin ABİM ;

Böyle güzel siteden bizleri mahrum etmediği için ve bizlere kardeşlik iklimini hissettirdiği için ALLAH RAZI OLSUN...

Ey Hatip; benim kükreyişimi mi merak ediyorsunuz ya!? 

Yapmayın yahu!
Ortama renk veren, ruh katan ve anlam yükleyen sizler olmasa; site kuru haliyle ne işe yarardı!? 
Bir canlının ruhu uçtuğu zaman, geriye beden kalır ki; bu da çürümeye ve toprak olmaya mahkumdur... 

O nedenle, asıl teşekkür ve iyi niyet dileklerimiz; öncelikle siz değerli, içten ve katılımcı üyelerimize... 

Yeşil agaçların arasında Gökkuşağı altında ılık esen rüzgara karşı Mavi Elma lar topluyor ruhum.Topladığım her bir elmayı huzuru daimi hissettiğim yarenlerime sunuyorum.Masal divanına eriştirdiğim ruhuma gökten üç meyva düşüyor biri; değerli m1gin abime,diğeri abheri yarenime ve üçüncü de Hatip kardeşime...Gönül isterki ab-ı hayat iklimi gibi olsun yorum ve muhabbetimiz lakin izninizi almak niyetindeyim şimdilik burada bitirmek niyetindeyim ve muziplik yapmak ve cümlelerimin efsununu bozmak  gerekirse gökten düşen üç elma hayali ihracat baş ağrıtmazzz 

Bir şeyleri herkese ifşa etme konusunda elinize su dökemem ey m1gin, ki zaaflarımızdan kaçmamak gerektiğine inanıyor olduğunuz izlenimi oluşturmuştunuz bir zamanlar.

İnternetten araştırıp “sonradan görme” gibi bir hisse kapıldığınız “gurme” kelimesi konusunda üzgünüm ama yanlış dalgalara kapılmışsınız.
Gurme= Tatbilir, yemeklerin ve kahve gibi içeceklerin farklı çeşitlerinin tatlarını birbirinden ayırabilen, duyarlı damağı olan kişilere verilen addır. Savarin'e göre gurme "yiyeceklerini zekice, ince bir zevkle seçer." Dolayısıyla gurmelik; zeki, duyarlı, olgun, dengeli zevkli insanlara mahsus bir özelliktir.

Bu kadar teknik bilgiden sonra size bu sıfatı layık görmeye neden hazırlandığımı belirteyim artık. “Damağı duyarlı” kişilere gurme dendiğine göre, edebî yazılardan lezzet alarak “dimağı duyarlı” hale gelişiniz dolayısı ile neden size de “gurme” denmesindi ki?

Yalnızlığı en çok kalabalıklar arasında tattığımız şu zaman diliminde böyle içten, samimi, sıcak muhabbetlerin güzelliği konusunda hatip ve z.sarı kardeşlerimle aynı duygular içinde olmaktan mutluyum.

Bu günde gülücüklerimi bu kadar gurme muhabbetinden sonra bir kadehte sunuyorum siz değerli dostlarıma, saygı ve sevgiyi yudum yudum içmeniz için…

Ey abheri, zaten ifşa hususunda bir rakip türeyecek diye idi, benim endişem. 
Saltanatımı kimseye kaptırmak istemem doğrusu! 

"Gurme" hususundaki beklentimi boşa çıkarmadığınız için teşekkür ederim.

Ya bir de satış yapmadığınızı söylüyor; ancak teşhir edip duruyorsunuz şu hapları... Ama olmaz ki! Canımız çekiyor! 

Üstelik hazır da sponsor bulunmuştu! 

Merak etmeyin saltanatınızı bana kaptırma gibi bir endişeye düşmeyin, zira bu konuda sizinle yarışamam :))

Haplar meselesine gelince onlar bana özel gülücükler, hiç sizinkilere benziyor mu ?

Ee bir farkımız olsun dimi ama ?

Ben de haplarımı kimseye kaptırmam :))

SLMLAR Abheri kardeş...size Z.Sarı'nın çok selamları olduğunu istirham etmek istiyorum o şuan Umre de ve size Allahsmarladık dememi istirham etti size orda bol bol dua edeceğini ve sizin için tavaf edeceğini söyledi onun gönlü bambaşkadır inş. hayırlısıyla gidip hayrlısıyla gelmek nasip olur ona... Dua ile esenlikle kalın...

Selam Hatip,

Z.SARI gider ayak bana mesaj göndermişti. Ben de, siteye bir veda mesajı yazmasını, böylece yokluğunun sebebinin bilinmesinin sağlanabileceğini hatırlattım. 
Lâkin buna fırsat bulamamış olmalı! 

Mesajımda, ne kadar bir zaman sonra onunla görüşebileceğimizi de sormuştum. 
Tabi buna da yanıt alamamıştım.
O halde aracı konumundaki Hatip 'e yönlendirmiş olayım bu soruyu. 

Sahi, mesajında; oradayken sitedeki arkadaşları da hatırlayıp dua edeceğini söylemişti. 

Esselamü aleyküm ey Hatip

Demek Z.SARI kardeşim umrede, bu ne güzel haber, haberi getirenin güzelliği de eklenince tadına doyulmaz bir lezzet aldım, kuru bir teşekkürden öteye gidemem belki ama;

Hani denir ya dokunsalar ağlayacağım ki dokunmasalar ağlayacağım demektir bu, sevinçten gözlerim doldu ve gözlerimdeki nemle ıslattığım bir teşekkürü kabul edersin umarım.

Hani bir şair demiş ya; "beni unutma,imzasız kalmasın kederin." Benimde bugünkü sevincimin imzası; hatip ve Z.SARI

Z.SARI kardeşim hayırlısı ile gider gelir inşaAllah, onun o güzel yüreğinin dualarından ümidim var ve her ne kadar layık olmasa da benim de dualarımda sizler varsınız…
 

Sevgili Abheri inan beni ne kadar mutlu ettiğini bilemezsin banada dua eden bir kardeşimin olması beni gönlüme ayrı bir huzme bıraktı...Allah razı olsun kardeşim ümit ve gönlüm ile sizlerde inş. duamda olacaksınız...

sevgili m1gin abim z.sarı giderken bana herkese ayrı dua edeceğini ama özellikle sizin sitenizde ki kardeşlerini unutmayacağını  belirtti...yoğunluktan Bir kaç kişiye de Allahasmarladık diyemediği için  benim iletmemi buyurdu...Işık ve citizen kardeşimize de ayrı selamları olduğunu burdan ileteyim...İnş. z.sarı kardeşim Bayrama doğru aramızda olacak ilgililere duyrulur ...

   Dua ile kalalım...

İlgililere duyurulur ben gelmişim

yav Esra sen niye isim vermişsin yav =))

Sizlerinde bildiği gibi bir tavaf birden fazla kişiye yapılabilir,Bu sebeple bütün site üyelerine tavaf yaptım ve Rasulullah s.a.v. site adına selamlarınızı ilettim =)

Elbette bazılarınızı isimle yad ettım bunları yazmak isterim fakat bir diğer üyenin kalbi kalmasın isterim =)son olarak şunu belirteyim Esra kardeş eksik isim yazmışşş....

Hoşgeldin Z.SARI kardeş, Oraların kokusunu üzerinde taşıyorken bir merhaba demeden edemezdim herhalde... Site sakinlerini de unutmadığın için teşekkür ederim, inşaAllah bende sakinlerin arasında yerimi alabilmişimdir :))

Son olarak m1gin kardeşim de dönmüş, ee ona da bir hoşgeldin diyelim ve de hoşbulandan hoşgelenler adına küçük bir pasta ;

Hoş gelişler ola ey Z.SARI, iyi gününüzde buralardaki bizleri hatırlamanız, bizler açısından hoş bir duygu... Eksik olmayınız. 

Bir şeyi merak ettim; hani Kur'an okunup sevabı birçok kimseye hediye edilebiliyor ya... Tavafta da öyle bir durum mu var? 
Değilse, haylice dönmüş olmanız gerekir! 
 

Karşılama pastası için teşekkürler ey abheri, hoş bulduk efendim. 

Yalnız, sizden bizim adımıza sunulan pastanın; kime sunulduğunu çözümleyemedim.

Dalacaktım da, sonradan, ya benim payım yoksa, diye düşündüm ve kendimi tuttum...