Salı-vuslat aşkı
Kaldıkça ve yaşadıkça
Eziliyorum bu yük altın da…
Bunu yazmaktan ve söylemekten hoşlanmıyorum
Ama sanırım artık benimde;
Midem bulanıyor en sevilen varlık; insan(lar)dan…
Bu sözü de yazıya döktüm ya
Belki veda zamanı geldi artık…
Ah(!) ne olaydı,
Her şey ölüm kadar yalansız ve güzel olaydı…
Yoruldum artık lütfen(!)
Habibin için, rızan için
Al beni yanına kavuşmak istiyorum
Ey Hak sana…
Yârime sevdam vuslat olsun,
Yeter gayrı
Bir Salı ruhum rızanla şad olsun…
Sözler gelir dilime,
Yüreğim sıkışır yine her gece;
Vuslat sevdası çektiğim her zerre
Sevdam ezer beni…
Kalsam bu âlem de
Neye, kime?
Yürek sıkışır damlar yaşlar
Yine yükselir kalpten esaslı dualar(yakarışlar)
Rabbim(!) gerçek olduğum kadar samimiyim
Fani âleminden göçmek niyetindeyim
Mazur gör haddimi
Artık hazırım dememi…
Biliyorum ki ben hazır olmadıkça,
Batacağım bu sahte dünya da
Battıkça vuslatım yâre olmayacak
En azından batmadan vuslat umudum var olacak…
Ne diyorduk; Umudu beklemek de bir umut
Vuslatın bana ne güzel mutluluk…
İşte şimdi huzuru buldum
Çok görme Rab(!)bu lütfün daimi olsun
Ben razıyım dedikçe
Razı ol…
Bu yaşadığım yirmi yıl kâfidir…
Hayrı en iyi bilen Rabbim
Ne olur beni de öldür…
Dem vurdum her daim vuslata
Erdir Hey Hak beni
Bir Salı vuslat aşkına…
(ÂMİN)…
3 Nisan ‘09
Zuhal SARI
Bu mesaj, Z.SARI tarafından, 15.10.2009 18:01:45 itibariyle düzenlenmiştir.