Aha! Sıradışı ve ilginç kavramlar/ifadeler üretiminde üstün performans sergileyen stonesour mu bu? :)
Hani dövüş filmlerinde başroldeki kişi yerle bir olmuştur, artık her şey bitmiştir... Derken; birden bir umut depreşir, yeni bir perde aralanır... Böylece bitkin durumdaki kahraman titreyip kendine gelerek atağa geçerek, karşısındakilerin canlarına okur ya hani... (En azından çocukluğumda izlediğim birkaç film öyleydi. :))
İşte stonesour 'un dönüşü de öyle bir şey sanki... Vefat çoktan gerçekleşmiş ve onu toprağa vermekle kalmamış, kendisi unutmaya bile başlamıştık.. :P
Ve bugün onu capcanlı bir halde tekrar yeşil sahalarda görünce, garip bir duyguya büründük... :)
Sevinçli miyiz? Elbette; lakin biraz korku, tedirginlik ve hayret de eşlik ediyor sevincimize... :P
Korku filmlerine konu olabilecek bir tablo bu zira... Ölüyü defnediyorsunuz ve dönüyorsunuz... Zaman sonra bakıyorsunuz geri dönmüş... Aman aman! :)
Tamam tamam, geçen onca zamandan sonra stonesour 'un esneklik katsayısını ölçeyim derken, kırılma noktasını zorlamayayım. :P
Hoş gelişler ola ey stonesour,
Fotoğraf yüklemenin nesi zor geliyor ya size? Yeni sezonda aşın ama artık kendinizi! :)
Kartezyen 'i mutlu etmeniz yetmiyor mu ey? Tutmuş bir de meraklı okuyucu kitlesi derdine düşmüşsünüz! Ayıp ya!
Sahi! Yeni yeni akla hayale gelmeyecek guftelere ihtiyacım oluyor ha, aklınızda olsun. :)
Aferin citizen; kendi düşen ağlamazmış... Ki siz de bunun gereğini yapıyorsunuz; helal!