Merhaba ben Emre, bu yazımda pes etmek hakkında yazacağım. Zaten bu, benim ilk yazım olacak. Bu konuyu seçmemin sebebi, aslında benim başka bir konuyu seçmiş olmamdı. Ama o konu hakkında pek fikrim yoktu; yazdım, yazdım, yazdım… Hiç güzel olmadı… Ya da bana öyle geldi. En sonunda, pes ettim!
İçimden bir ses “neden?” dedi... Uzun uzun düşündüm…
Sonra baktım ki, pes etmek hakkında bir fikrim olmuş! Ben de başladım bu konu hakkında yazmaya…
Neden Pes Ediyoruz?
Neden pes ederiz ki? Mesela ben, neden pes ettim? Belki de yazamadığım için pes ettim. Aslında pes etmeyip, o konuyla ilgili bir şeyler yazabilirdim. Benim yazıyı yazamadığım konunun ne olduğunu merak etmişsinizdir; konu “haksızlık”tı. Şu anda pes etmiş olabilirim; ama önümüzdeki günlerde bu konuyla ilgili bir yazı yazacağım.
Hayatta karşımıza çıkan güçlüklere karşı pes edip, kendi kabuğumuza çekildiğimizde, yaşayabileceğimiz ve bu sırada karsımıza çıkabilecek güzelliklere arkamızı dönmüş oluruz. Oysa, yılmayıp yolumuza ısrarla devam ettiğimizde, amacımıza ulaşmanın verdiği mutlulukla, yolda karşılaştığımız acıları unuturuz.
İyi Düşünün!
Hayatta pek çok fırsat verilir bizlere. Fakat bizler, ya onların bize uygun fırsatlar olmadığını düşünürüz ya da onların sonunu getirmek bizlere ağır geldiği için, daha en başlarda pes ederiz. Hâlbuki sonuna kadar gitsek… Elimizden gelebilecek şeylerin, aslında düşündüğümüz kadar az olmadığının farkına varsak! Amaçlarımıza ulaşmak o kadar kolay olacak ki!
Yeter ki kendimize güvenelim! Yeter ki kendi gücümüzü fark edelim! Yeter ki pes etmeyelim!
Pes etmeden önce, bir kez daha düşünün; hayallerini dahi kuramayacağınız güzellikleri elinizden kaçırıyor olabilirsiniz!