Hayvanlar aleminde temizlik
Hastalığı önleyecek tedbirlerin başında temizliğin geldiğini hepimiz biliriz. Temizlik kaidelerinin çok küçük yaşlardan beri insanlara öğretilmesi lazımdır. Halbuki hayvanların çoğu ebeveyninden görmemesine rağmen temizlik bilgilerine sahiptirler.
Birçok kimseler ev hayvanlarının dışındaki bütün hayvanları pis zannetmek hatasına düşerler. Gerçekten temiz sayılamayacak domuz gibi istisnai hayvanlara bakıp bütün hayvanları suçlandırmak doğru değildir. Çünkü hükümler istisnai hallere göre değil, ekseriyete göre verilir. Allah hayvanların hepsini temizlik bilgileri ile birlikte dünyaya göndermiştir. Temizlikle ilgilenmeyen hayvan yok denecek kadar azdır. Ve bu nizam, dünya kurulalı beri devam etmektedir.
Mesela yeraltındaki sarayında yatıp kalkan porsuk, pis hayvanlardan sayılmasına rağmen gerçekte hayvanların en temizlerinden biridir. Kürkünü daima temiz tutmakta ve sık sık değiştirdiği bir yeri hela olarak kullanmaktadır. İninde de zaman zaman temizlik yapmakta ve kirlenmiş samanlarla birikmiş çöpleri dışarıya taşıyarak yuvasına uzak bir yere yığmaktadır.
Kürklü hayvanlar postlarını temizlemek için çok kere garip usullere başvururlar. Mesela; tilki, ağzına koca bir yosun demeti almakta ve bununla suya girmektedir. Bütün vücudunu yavaş yavaş suya gömmekte, bu arada yalnız ağzı ile ağzında tuttuğu yosunlar dışarıda kalmaktadır. Postundaki bütün pireler bu durumda boğulmamak için yosun demetinin üzerine çıkmaktadırlar. İş bu dereceye gelince, Tilki pireli yosunları atmakta ve temizlenmiş vaziyette soğuk sudan çıkmaktadır.
Filler derilerini temizlemek için çamurların içinde yuvarlanırlar. Hortumları bu arada onlara duş vazifesi görür. Bahçe hortumu gibi vücutlarının orasına burasına su fışkırtırlar. Bazen vücutları çamurla kaplanırsa da kuruyan çamur çok geçmeden dökülür ve bütün pislikleri beraberinde götürür.
Aslan, kaplan ve bütün büyük yırtıcı hayvanlar ev kedileri kadar temizdirler. Kürklü küçük hayvanların çoğu, vakitlerinin büyük bir kısmını tuvaletlerine ayırırlar.
Mesela fareler, uyanık kaldıkları zamanın yarısında kürklerini dişleri ve ayakları ile sistematik bir surette temizlemekle meşgul olurlar.
Foklarla gergedanlar kuvvetli masaj taraftarıdırlar. Bu maksatla taşlara sürtünerek vücutlarını zamanla ayna gibi cilalarlar.
Samur, yaşlı ağaç gövdelerinin içinde kendine bir oyuk oymakta ve güzel kürkündeki son toz taneciği de düşünceye kadar bunun içinde yuvarlanmaktadır.
Dişleri olan bütün hayvanlar ağızlarının bakımına önem verirler. Kurdun dişleri çirkin bir sarı renkte olabilir. Ama bu renk, o dişlerin tabii rengidir. Yoksa daima temiz tutulan bu dişlerde besin artığı ararsanız bulamazsınız. Tuvaletlerine özellikle düşkün olan kurtlar, tüylerini pirelerden ve bitlerden temizleyen toz banyosu yaparlar.
Hemen hemen bütün kuşlar suya girerek yıkanmakta ve esaret hayatında dahi bu alışkanlıklarından vazgeçmemektedirler. Ayrıca kuşların çoğunun kuyruk çevresinde küçük bir yağ guddesi vardır; Hayvan yıkanıp temizlendikten sonra, bunun sayesinde tüylerini yağlayıp yumuşatır. Kuşların yuvalarının temizliğine de diyecek yoktur. Yuvasını pisleten kuş yoktur denilse yeridir. Yavrularının temizlikle ilgileri olmadığı müddetçe, anne bunların pisliğini gagasıyla toplar ve biraz öteye uçtuktan sonra yere bırakır.
Bu yazı Cüneyd Suavi (Şükrü Şumüllü ) hocamızın kitabından alınmıştır.