7 Kasım 2009
Sabahın 7sinde uyandım ya da uyandırıldım.Topluca bir şeyler yapmak arkadaşlarla aramızda devamlılığını getirdiğimiz bir eylem oldu iki. Beraber uyanıp beraber uyu... Hayır ya ! Uyuyamıyoruz.Çünkü birimiz uyurken diğeri pc başında gecelere akmış olabiliyor.Ama yemekler,çaylar,gezmeler derken...
Neyse. Yine öyle bir gündü dün.Vakit geçiyor olmasına rağmen ben ağır ağır kahvaltı yapıyorken,birlikte yollara düşeceğimiz arkadaş hazırlanmış ve bana "hasta mısın sen?daha niye hazır değilsin,sen değilmiydin geç kalıyoruz çabuk ol ! " diyen gözlerle bakıyordu.Bunların hiçbirini dillendiremez istese bile.Çünkü ben ondan daha cadıyım :)
Ve yollardayız,yokuş çıkıyoruz.her zamanki gibi nefes nefese kalıyorum.Yürümeyi seviyorum çoğusunda yüzüme "sebepsiz" bir gülümseme takıp o halde yürüyorum.Bazen kulağıma bağıran müzik sesleri buna sebep olabiliyor ya da yol boyunca film karelerinden çok çok uzak, doğal insan eylemleri veya doğada gördüğüm, Yaratıcının mucizesi olan tüm ayetler.
Öğrencilere ücretsiz sempozyumlar veren "mükemmel" bir yapılanmanın ilk dersine geç kalmamak için neredeyse otobüs şoförünü paldır küldür kaldırıp ben oturucam o koltuğa.Zaten ne zaman bir yere yetişmek için acele etsem en gıcık şöforlere denk geldim!Ama ben biliyorum ilerde onlara ne yapacağımı :D (???)
Ve derse yetiştik :)) Mutluyum ve hala nefes nefeseyim ! Koltuklar öyle rahat ki,zaten öyle olmasa gelmezdim (biraz maddecilik yapıyorum bazen) şaka bir tarafa biri psikoloji diğeri islam tarihi üzerine iki dersi büyük bir hazla takip edip yine yollara atıyorum kendimi.(o arkadaş hâlâ yanımda)
Diğer arkadaşlarla buluşup bir haftadır gitmeyi planladığımız, merak edilen mekana gideceğiz.Bir gün evvel hangi vasıtayla nasıl gidileceğinin programını yapmış olmama rağmen,plânımı sabote ettiler sağolsunlar.Sabotajcı arkadaşın üzerine yürüdüğümü tahmin edebilirsiniz ama onun planını gerçekleştirmek için harekete geçtiğimi de itiraf etmeliyim.
Sonuç başarısız :D Oh olsun işte beni dinlemezlerse cezasını yorulmakla öderler. (sanırım biraz acımasızım ama haklıydım ya !)
Ve benim plân tıkır tıkır işliyor.Şükürler olsun Allah'a ki bir aksilik çıkıp onların gıcık laf çarptırmalarına maruz kalmadım (bazen benden daha acımasız olabiliyor da).Ve iki vasıtayla olayı çözme planımda ilk vasıtadayız.Metrodayız ve ayaktayız.O vaziyette tam yarım saat yol gittik.Bu bir aksilik değildi çünkü kimse yer bulma gayretine girişmedi. Sanıyorum o topluca hareket etme olayı burdada kendini gösterdi.Ve nihayet acayip hızdaki trenden indim.Elhamdulillah yaa o neydi öyle ! Ardından iki numaralı vasıta ya da Facia.Otobüsteyiz ve yine ayaktayız.Bu sefer yer aradık ama nafile.Otobüs dolup taştı. Herkes bizim gideceğimiz yeri şoföre sorup atlıyor içeri.Sanki günler torbaya girdi.Ne var yani otursanız evinizde! (Bunu da topluca söylüyoruz :) tek başımıza sesimiz çıkmıyorda.Allah muhafaza dayak mayak yeriz.Zaten bu gıcıklığımız yüzünden her yere beraber gidiyoruz.)
Neyse vuslata ermek için duran otobüste neredeyse kimse kalmadı.Herkes bizimle beraber şimdide dışarda.Ne sinir bozucu şey ! Ama sabrediyoruz kalabalığa rağmen. Bu sefer öyle bir toplulukla hareket halindeyiz ki,arada azınlık kaldık.Binanın dışı bile iğne atsan yere düşmez profiline bürünmüşken içeriyi her birimiz tek tek düşünüp,gözgöze geldik ve "eyvah" dedik topluca.Otobüsten inen kafilenin içindeyiz ama hâlâ.Zaten onlarla yürüyüp onlarla birlikte girdik mekana.İçerisi tam tahmin ettiğimiz gibi !
İğne atmaya hiç gerek yok,beni atsalar ben bile düşmem yere!O raddeye ulaşmış kalabalık artık.Buluşacağımız saati belirledik ve ikişer üçer dağılıp ilginç bir gezinti yaptık. İki saatlik gezintinin ardından bizi aldı bir "nasıl döneceğiz" telaşı ! (Dışarısı geldiğimizden daha kalabalık) hava karanlık ve etrafta bir yığın araç.Polisler vs...
Benim plan yine devrede :) (Kendimi işte bu noktada seviyorum.Her zaman için doğaçlama yaptığım bir planım oluyor bazen yaptığım plân,"plansızlık" bile olabiliyor) Aynı sistemle dönüyoruz,bu sefer otobüse bindikten iki durak sonra yer bulup oturduk hem de hepimiz :)Ama yol öyle uzun ki ! Hava öyle soğuk ve biz topluca :) öyle yorgunuz ki ...
Sabrettik azmettik ve geri dönüşümüz muhteşem oldu.Geride kalanlar bize sofra kurmuşlar bekliyorlar :) Ortam sıcak,çaylar içiliyor ve yorgunluğumuz yavaştan yavaştan çıkıyor.
Mutluyum çünkü eve yedi adet kitabın "mağrur sahibesi"olarak döndüm :)) Ekstra olarak kardeşlerime aldığım beş çocuk kitabı da şu an dolabımda sahiplerine hediye edilecek günü bekliyorlar.
...
TÜYAP bu sene yirmisekizincisini düzenlediği kitap fuarıyla bizi de misafir etti kendi evinde.Bir çok yayınevinin stand açtığı ve "kaliteli" yazarlardan bir çoğunu yedi günlük bir sürede konuk aldığı TÜYAP kitap fuarına (anlattığım gibi :) ) ilgi oldukça büyüktü. Haftasonu olması da kalabalık olmasına sebepti elbette.Ama benim için verimli bir fuardı dile kolay tam yedi kaliteli kitap...
Dün bu satırları mümkün olduğunca özetleyip,bu yazının sekizde biri halinde :) değerli m1gin'in "İnziva" yazısının yorum kısmına yazıyordum ki yanlış bir dokunuşla silinip kayıplara karıştı.Ayrıca kendimle ilgili şeyleri de emek verip bir şeyler yazan arkadaşların sayfalarına eklenti gibi yapıştırmk benimde hoşuma gitmiyor :( Ama ne yapayım? Henüz üye olduğum için forumdaki "yeni konu" bölümünü kullanamazmışım.Puanım yetmiyormuş.Ben anlayış gösterdim bu duygusuz programın sistemine :) Değerli m1gin'de teselli ve taktik verdi. Puanlarımı toplayana kadar beni idare ediverin kadim üyeler, olmaz mı? :)
Sıkmadan okutabildiyse bu yazı kendini size ne mutlu bana :) Sıkıldıysanız da elden ne gelir?Yazdım artık... :)
Herkese hayırlı akşamlar diliyorum.Saygıyla...
|
İğne atmaya hiç gerek yok,beni atsalar ben bile düşmem yere!O raddeye ulaşmış kalabalık artık.
Acaba yazar yukarıdaki alıntıda ne anlatmak istemiş? 
Anladığımsa, hoşmuş gerçekten! 
Hoş olan sadece anladığım değil; yazının kendisi de aynı zamanda. 
İşi olan yahut aklı bir yerlerde olan kimseler, ilk etapta pek tadına varamayabilseler de; işlerini tamamlayan yahut akıllarını kurcalayan meseleleri çözümleyen kimselerin keyif alarak okuyabilecekleri bir gezi yazısı niteliğinde. 
Okur, kimileyin yazarın safında yer alırken; kimileyin de yazarı terkedip grubun kalan üyelerinin oluşturduğu gruba dahil olmak isteyebiliyor. 
Son kısımda sunulan fuara dair bilgilendirici kısım da, bütünün bir parçası halinde, kıssadan hisse tadında gibi bir tad verebiliyor. 
Ey KuBe,
Sistemin önünüze çektiği engelleri aşacağınıza zaten inanıyordum; ancak bu notlarınızdan sonra, bu inancım daha bir derinleşmiş bulunuyor! 
Ben sıkılmadım... Yani en azından marketten döndükten sonra okuduğumda... 
Serüvenlerinizin devamını bekliyoruz...  Bu mesaj, m1gin tarafından, 08.11.2009 19:54:32 itibariyle düzenlenmiştir.
|
Öncelikle bu ne hoş geliş öyle, sitemize :) teşrifinizle onurlandık ey KuBe
Böyle güzel bir anlatının başlıksız kalarak öksüzleştirilmesinden rahatsızlık duysamda daha sonra önemli olan nicelik değil nitelik diyerek rahatladım :)
Yazının ortalarına doğru oldukça meraklandım doğrusu, neyin vuslatı olduğunu öğrenmek için hızlandırdım okuma hızımı. Lâkin sizin vuslatınız benim firak ateşimi alevlendirdi. Hele ki “yedi adet kitabın mağrur sahibesi” demeniz yok mu, nasıl yıkıldım anlatamam doğrusu :)) (abartmadım sanırım)
Fuar haberini yaklaşık bir ay öncesinden öğrenip ve de hangi gün hangi yazar olacağını, birçok şeyi hemen unutuveren hafızamın bana sık sık hatırlatması ile körüklenen hasret kıvılcımları, yerini, gidemediğim için hüsrana devretmişti. Ama şu sizin yazınız, küllenen ateşime benzin serpti :) (Vayy be ne anlattım)
Her neyse bırakayım külü ateşi de gerçekten keyifle okuduğumu itiraf edeyim, şimdi kaleminize sağlık desem olmaz zirâ klavyeniz iş gördü, en iyisi zihninizin ve gönlünüzün emriyle parmaklarınız klavyenize iş gördürdüğü için hepinize sağlık diyorum :)
Bu mesaj, abheri tarafından, 08.11.2009 23:44:50 itibariyle düzenlenmiştir.
|
Değerli m1gin,
Markete gitme eyleminiz tebrik ediyorum zira öyle olmasa benim yazı güme gidecekti sanırım :)
Ve sistemler...Hayatımın her döneminde önüme setler çeken,binlerce sistem olsa da benim sistem sanırım daha baskın :) Pek etkili olmuyorda bana hiçbiri.O yüzden sitenin duygusuz sistemini de aşabildim sanırım :P (Site yönetimi üzülmesin lütfen)
Serüven mi olur bilmem ama; başka başka yazılarda yazma fikrim var.En azından şimdilik :) Teşekkürler güzel değerlendirmeniz için...
Ve değerli abheri,
Ben başlık bulmakta biraz zorlanıyorum da...En iyisimi bu olsun dedim ve sanırım dediğiniz gibi "öksüz" kaldı yazdıklarım :( Ama dert değil.Bir yetimin başını okşamak bile sevaptır :)) (Olayı bu raddeye kadar getirdim ama neyse :P)
Yaranıza tuz basmak gibi olacak ama;fuar gerçekten güzeldi.Milyonlarca kitabın arasında olmak acayip bir duygu."Hiç kimse olmasa,yalnız ben ve kitaplar kalsak,dilediğim kitabı kâh stand aralarında,kâh geçiş yollarında;kâh salonların bağlandığı koridorlarda okusam" diye çok geçirdim içimden ama nafile bir arzuydu bu :).İki saat içinde neyden nasibimiz varsa onu aldık işte...Umuyorum seneye hafızanızla aranız düzelir ve iştirak edersiniz sizde TÜYAP'a.
Ayrıca karşılama töreninizde hârika ve çok içten  Teşekkür ederim.
Selamlar...
|
Sevgili KuBe
Yarama tuz bassaydınız keşke ama siz elmas tozu bastınız :)) ( eskiden işkence maddesi olarak kullanılan elmas tozu, yarayı iltihaplandırıp iyileşme süresini uzatır ve acısını da birkaç kat artırırmış)
Şaka bir yana sadece ben ve kitapların olduğu bir yer hayâli beni de etkisine alır zaman zaman. Hafızamla aram bu meselede fazlasıyla sıkı fıkı idi, unuttuğum için değil aradaki mesafe ve maddiyattı beni engelleyen. Seneye inşaAllah...
Serüvenlerinizin devamını merakla beklemekteyim :))
|
Keyifli katılımınla aramıza hoşgeldin KuBe
Televizyondan duyup iç geçirdiğim bir haber olarak kalır kitap fuarı
Çok şanslısın, ama sadece iki saat mi!!
işte ona üzüldüm.Allah seneye tüm gün nasip etsin
|
Hoşbuldum citizen, O sizin keyifliliğiniz :)
Evet, sadece iki saat ! :( Öğrencilik halleri ve bahsettiğim gibi "topluca hareket" metodu :) Fuarın son günlerini yaşadığını,bir daha böyle bir nasibin elimize çok uzun bir zaman sonra geçeceğini ya da hiç ulaşamayacağımızı (Allah korusun),zaten kısıtlı sürede gezebileceğimizi öyle acındırarak anlatmışım ki arkadaşlara... O gün öğleden sonraki dersleri çiğnedi bir çoğu... :)
Ama herşeye rağmen güzeldi ve seneye bir gün değil,bir hafta boyunca kalmayı planlıyorum, artık arkadaşlardan hangisini kandırırsam... (bahçeye çadır kuracağım da :))
Sizi de bir gün misafir alabiliriz inşallah çadırımıza :) ... Bu mesaj, KuBe tarafından, 10.11.2009 16:46:54 itibariyle düzenlenmiştir.
|
Sizin durumunuzda iki saate şükür demek gerekiyormuş.
İstanbul fuarları her zaman için çok kapsamlı ve gezilesi özelliktedir.Hele de konu kitap olunca tahmin bile edemiyorum.Salona dolan kağıt kokusunu ve enerjiyi yaşamayı çok isterdim.
Seve seve çadırınıza konuk olabilirim.Çaylar benden
|
Ve, hayli zamandır kayıplara karışan KuBe 'den bir ses gelmiş bulunuyor!
Ses, dediysem; bana gönderdiği bir özel mesaj yani...
Gelen mesajın, önemsediğim bazı hususlara değinmesi; benim yanıtımın da, bu hususlara dair düşüncelerimi yansıtıyor olması bakımından; ilgili yazışmayı genele açık bir kulvara taşımaya karar verdim.
Bazı kimseler; "insan, KuBe'nin kendi konusuna eklemez bari" diyebilirler...
Bu hususu düşündüm... Ama aklım en çok buraya yattı. 
Her neyse... Ve işte sözü edilen ve tarafımca önemsenen mesajlar...
İyi seyirler...
Önce, KuBe 'den bana gelen mesaj.
Selam m1gin,
Bir hâl hatır sorayım istedim.Epeydir yazıma yorum yapılmıyor ya da özelden mesaj gelmiyor :) Tepkileri merak ediyorum.Her ne kadar telepatiyle çözmeye çalışsam da başarılı değilim sanırım bu konuda :P
Nasılsınız? (Sordum bitti :D )
Şaka bir yana,ikinci yazımı yazmak istiyorum.Hatta geçenlerde bir kısım yazdım ama ilham(nasıl bir şeyse o ?) gelmeyince devam etmedi maalesef.Ben ne kadar okunası birşeyler olsun diye direttiysem,yazımda eksiklikler buldum ve (sıkı durun söylüyorum )sildim!
Evet,bencede çok acı bir durum sanıyorum ama elden ne gelir.Aslında diğer üyelere iştirak etmek istiyorum ama sanıyorum onlar epeydir tanışıyorlar ve paylaştıkları yazılar genelde alıntı.
Ya şöyle bir şey teklif etsem ! (Hani sizinde fikirleriniz varsa söyleyin demiştiniz ya,ona güvenerek böyle bir teklif yapıyorum) :) Sitede düzenleme yaparken öncelikle görüntüye biraz renk katsanız,ama canlı renkler...Fazla alacalı bulacalı değil,yine sade ama bi taraftanda kendine ait etnik bir farkı olsa...
Ve her hafta yazan birileri olsa...Ve o yazılara bir yığın yorum yapılsa.Herkes kaynaşsa,birbirini tanısa. Fikirler az çok belli olsa ve zamanla farklı farklı projeler sunulsa.Hatta belki güzel bir oyun (okey ya da o tür oyunlardan değil,adam akıllı bir oyun) olsa ve online oynanabilse herkesçe.Belki kelime oyunları olabilir...
Ne iyi olurdu değilmi sayın site yönetmenim :)
Bilgilerinize sunayım ben bu fikirleri.Eminim ki siz hepsine (olur yahut olmaz) tek tek kafa yorar ve mantıklı bir sonuca ulaşırsınız.Zira rötar radyo projesinin fikir babasısınız diye düşünüyorum.
Ya ben o durumu da anlamış değilim değerli m1gin !
Nedir bu rötar radyonun tarihçesi ve gerekçesi :)
Saygıyla...
Ve şimdi, benden KuBe'ye giden mesaj.
Selam KuBe,
Evet, haylidir sesiniz çıkmıyor. ;)
Bu siteden gözlemlediğim kadarıyla, yeni katılımlarda bulunmadığınız sürece, önceki yazdıklarınıza pek de bir yorum beklememeniz uygun olur. :D
Mesela bazı arkadaşlar, ilgi bakımından bir dönem için altın çağlarına ulaştılar... Ama zaman sonra, yeni katılımlar yaparak seslerini duyurmadıkları için, şimdi tanınmakta zorlanıyorlar. :D
Hiç olmayacaksa, "az olsun, öz olsun" demiştik hani. ;)
Ama siz... Hayırdır, inzivaya mı girdiniz? ;)
Hmm... Onca şey yazdım... Şaka mıydı yani ilk paragraf? :P
Eşzamanlı değerlendirme yapayım, dedim. Bölüm bölüm okuyup, hemen yorumlayacaktım güya. Yüzüme gözüme bulaştı. :P
Neyse, bundan sonrasını tüm değerlendireyim bari. :P
Dayanamayacağım! Bölüm bölüm moduna gireceğim yeniden! :P
Nasıl yani!? Sildiniz mi gerçekten!? :O
Bravo size! :(
Daha önceki nitelikli içerik mevzuunu, sizin yorumunuza cevap yazarken dillendirmiş olduğum için, kendimi bir kez daha kötü hissettim. :(
Hayır efendim! Diğer üyeler epeydir tanışmıyorlar... Ve yeni gelen olumlu arkadaşlarla tanışmaktan hepimiz mutlu oluyoruz.
Ve dahi, çoğu kendi cümleleriyle konuşuyor... Pek azı, o gün karşılaştığı ve beğendiği şeyleri alıntılıyorlar.
Diyeceğim, kendinizi kasmanız için hiçbir gerekçe yok!
Ben, kendim de bu tür takıntılarım yüzünden, oldukça gıcık oluyorum kendime. Bir şey üretemez hale geliyorum çünkü. :S
Aslında ne diyeceğim... İzin verirseniz bu özel mesajınızı ve benim cevabımı foruma taşımak isterim. Çünkü önemli noktalara değindik gibi. ;)
Teklifiniz makul... Özel bir köşe yapılabilir... Ancak bu öneriyi herkesle paylaşıp, onların fikirlerini öğrenmek gerek... Katılımın cılız kalmaması adına. ;)
Bunun için fikirlerinizi forumda ifade edebilir ve gelen yorumları değerlendirebiliriz...
Bilmiyorum sitedeki nitelikli üyelerin kurmayı amaçladıkları radyo projesinden haberiniz var mı? ;)
Sizin tanışma amaçlı oyun uygulamanızı okuduğumda aklıma bu radyo geldi.
Doğrusu sizin de o ekibe katılmanızı isterim. ;)
Hmm... Kafa yormaya yorayım da, her şeye yetişemediğimi takdir ediyorsunuzdur... ;)
Bunun için, biraz da sizlerden desteğe ihtiyaç oluyor işte. Her şeyi bir başıma başarmaya kalkınca, altında ezilebiliyorum. Ya da uygulama ortaya çıktığında; çok kimse, kendinden bir pay olmadığını düşündüğü için, uzaktan seyretmekle yetinebiliyor... :)
Rötar Radyo projesine dair yazıyı okumanızı öneririm... Değilse, bitkin düşeceğim. :D
Ya da, RotarRadyo.mbirgin.com alt sitesinde izleyebileceğiniz 2 adet video anlatıyı önereyim. ;)
Gerçi orada projenin mantığından öte, neyin nasıl yapıldığı anlatılmakta. Ama olsun, daha sonraları size bu projeyi anlatmaya yeltenecek olursam, kolaylık sağlamış olurlar. :)
Ne uzattım ama! :D
Biliyorum, sisteme takılacak ve gönderemeyeceğim... :P
Hele bir deneyeyim... Olmazsa bir çare düşünürüm artık. :)
Esenlikler...
Bu mesaj, m1gin tarafından, 17.11.2009 20:38:26 itibariyle düzenlenmiştir.
|
ahhh m1gin ; sabah sabah uzun uzun mesajlar takıldı gözüme okuma istersen...karşılıklı mesajları daha sonra irdeleriz de....ev ahali kahvaltı bekler...
kendimi kötü hissetim.. onu bari yazayım bir çırpıda çay kaynayana kadar..:)
sevgili Kube nin yazdığı o güzel yazıyı bir çırpıda okudum...çok da keyif aldım da geri dönüp neden ona tebriklerimi iletmedim diye bi yerde suçladım kendimi... 
Ama o günlerde İstanbuldaki kardeşimde arayıp
-Abla bil bakalım neredeydim  deyip o malum cumartesiyi anlattığını hatırlıyorum...
hmm belkide kıskançlık mı yaptım ne:)
neyse geç olsun güç olmasın diyerek sevgili KUBE yok KuBe (bi büyük bi küçük..:))sana hosgeldin diyorum.. . yazılarını bekliyorum ....
yeniliklerle alakalı tekrar yazıcam çayın suyu bitmesin :)
|
Ey asmer, demek kıskançlık dürtüleri ihtimali söz konusu, öyle mi? 
Aslında gıpta size daha çok yakışır...
Kıskançlık meselesini hem esprisine hem de bahane niyetine ifade ettiğinizi kestirebiliyorum.
Ben kahvaltılarınızın sanki çok uzun sürüyor olduğuna takıldım... Sonraki kahvaltıya ramak kalmışken, siz hâlâ yoksunuz.
Neyse...
Yukarıdaki yazışmada, KuBe'den izin istediğim görülüyor; ancak onun onay verip vermediği belli değil. 
İşte bu mesajımda; söz konusu yazışmanın izin belgesini sunuyor olacağım.
Bir sonraki mesajda da, bu izin belgesinin sunulabileceğine dair mesajı sunarım artık! Ama öncesinde onun için onay almalıyım.
Ve, kaldığımız yerden devam... Sıra KuBe 'deydi.
Değerli m1gin,
Öncelikle kusura bakmayınız diyerek (biraz uzun vadeli çıkış yaptım mesajınızı aldıktan hemen sonra) değerlendirmelerimi belirtmek istiyorum.
Eş zamanlı değerlendirme mi?O da nesi ? :)) Ben bu hususta becerikli değilim sanırım.Yani emin de değilim açıkçası kendimden :S
Aslında rötar radyo olayını biraz biraz keşfettim gibi.Sözünü ettiğiniz videolara bakmadım henüz ama asmerin üye bilgilerinden imzasına,oradan da rötar radyosuna geçtim :)) Çok hızlıyım sanırım.
Mesajlarımı(zı) paylaşma durumuna gelince... Biraz özele giriyor ama olsun :P Sizin ve sitenin gidişatı için iyi olacaksa sorun olmaz,olmamalı da sanıyorum.
Sonuç olarak; ben fikirlerimi sundum size.Çok çok hızlı bir değişimi elbette beklemiyorum.Kaldı ki yazabileceğimi söyleyip,uzun zamandır yazamıyor olmam benim bile meşgul olabileceğimi gösteriyor.Kaldı ki siz...
Takıntılarınızın olması bence güzel.Takıntılarımızın olması çok çok güzel.Onlar olmasa sorgulamayı ve doğruyu bulmayı başka hangi nimetle öğrenebiliriz ki? Bence hamd etmeliyiz."Yaşasın takıntılarımız" diye mesela :D
Kolaylıklar dilerim Mustafa Bey.
Saygıyla...
Ve benim yanıtım... (Onay almaya gerek olmayınca, işler ne hızlı gelişiyormuş canım! )
Selam KuBe,
Rötar Radyo'yu biraz keşfetmiş olmanıza sevindim. :)
Yazışmamızın genele açık bir ortama taşınmasına izin verdiğiniz için teşekkürler... ;)
Ve, dakikalar önce, yayına vermiş bulunuyorum. :)
Görelim tepkileri şimdi. :D
Ne diyeceğim... Yayınlanan yazışmanın izin belgesi mahiyetindeki bu son mesajınızı da yayınlayabilir miyim? :D
Tabi ya! Yaşasın takıntılar! :D
Esenlikler...
Bu mesaj, m1gin tarafından, 19.11.2009 06:34:35 itibariyle düzenlenmiştir.
|
Bende diyorum sevgili KuBeden yeni yazılar niye gelmiyor diye, demek yazdıklarınızı yok ettiniz öyle mi KuBe ?
Buralar da o güzel cümleleri sabırsızlıkla bekleyenler olduğunu düşünmeyerek hem de, yazık çok yazık :)) Farkındamısınız bilmem ama hem kabuk bağlamış yaralarımı deşiyor bir de üstüne üstlük beklentimi boşa çıkarıyorsunuz :))
Bu arada önerileriniz konusunda bir kaç cümle ile fikrimi söyleyeyim. Hani demişsiniz ya; "Sitede düzenleme yaparken öncelikle görüntüye biraz renk katsanız,ama canlı renkler"
Bence buna gerek yok, zira sitede bizim gibi renkli üyeler varken böyle bir gereksinime ne hacet ! :)) (bayan ukalâ)
Bir de bir bölüm oluşturup her hafta birileri bişeyler yazsa demişsiniz.
Bak bu hoşuma gitti ve güzel olur diyorum. Oyun konusunu bilemem ilgi alanım değil ama projeler beni bozar :))
Radyoda sizi de aramızda görmek isteriz sevgili KuBe. Neyse hadi bakalım yeni yazılarınızı bekliyorum :))
|
Sayın KuBe yazınız zamanında gözlüksüz şöyle bir süzdüm =)başını ortasını ve sonunu okudum =)) Ama şuan gözlüklerimi taktım ve baştaaan sonaaa okudum=)ammada uzunmuş yahu =)ama keyif verici =) acaba hangi kitapları aldınız ?Kaç sahifeden oluşmakta =) maalesef bende fuarı gazeteden takip edebildim Fuar bitince de yalancıktan ağladım =) ama olsun canımmm kitapçılar(sahaf diyecektimde diğer mağazalarında hakkı var =) ) ölmediya =) aslında bu sadece bir teselli =)
yav şimdi diyeceksinizki ne beleşçi biri hazır msj da yazmışken sizide İstasyon a davet etsek icabet eder misiniz ?
|
Sevgili abheri,
Yorumunuz ümit verici.Zira ben pasiflik yolunda ilerlemeye başlamışken güzel tepkiler almak iyi geliyor. (Gençlik işte ! Hâla kişisel gelişim kitaplarının tavsiyeleriyle yaşıyoruz :))
Aslında yazmaya çok da yabancı değilim ama bazen ol(A)mıyor işte.Bende zorlamıyorum. Çünkü o zaman kaliteli bir şeyler çıkmadığı kanaatindeyim.Yazıp yazıp siliyorum işte... Arada biriktiriyorum bir kenarda.(Kenarlar anlamlı anlamsız bir yığın cümleyle doldu) Sonra birleştiriyorum onları.Yada hepten yazıyorum.Öyle bir şey işte... 
Sitede her hafta bir ya da bir kaç yazının olması bence çok iyi olabilir.Benden başka "yazalım" diye düşünen kişiler varsa tabi.E bide siz....Renk olayına da takılmamayı öğrenirim herhalde.Slogan belli sonuçta; "Takıntılılık takıntımızdan kurtulma takıntısı"...
Ve Z.SARI
Öncelikle beleşçi olduğunuz zannına kapılmam için cesaretim olmalı zanna karşı.O da bende yok.Yani endişelenmeyin "beleşçi" d(iye)emiyorum :P
Ya ben gazeteden takip etme olayına takıldım ve bu takıntıdan kurtulamıyorum.Koskoca Fuarı gazeteye nasıl sığdırmışlar ki !  (bu ifadeye bayıldım). Yani benim iki saat içinde yalnızca bir bölümünü gezebildiğim ve TÜYAP'ın binlerce metrekaresini ayırdığı fuar resmen gazetelere girmiş...Hayret doğrusu ;)
Şaka bir yana,kaliteli kitaplar aldığımı düşünmekteyiM.Belki bir ara kitaplar üzerine uzun uzadıya sohbet ederiz ha ! Ne dersiniz ?
Ve davetiniz... Ey abheri ve Z.SARI, merak etmekteyim "nerde bu İSTASYON" diye.... Hani icabet edeceksem bileyim tam adresini  (bu ifade nerde kullanılır bilemedim ama çok cici,ben de kullandım) :)
Sevgiyle...
|
Ayrıntılı bilgi için bakınız Gençlik İstasyonu =)
Kitap konusundada hay hay efendim muhabbetiniz ne zaman teşrife mukabil bilmek isterse =)
|
Başlığım biraz alakasız gelebilir... Ama alakalı
|
Sayın Z.SARI,
Verdiğiniz açık adres için teşekkürler.İstasyonu biraz biraz araştırdım.Aktifleşeceği günü bekliyorum ama ben kendim için bir rötar radyo kurmaya zaten niyetliydim açtım bile :) Davetinize çok sevinmiş olmakla beraber nezaketen bir daha teşekkür edeyim ;)
Kitaplar hususunda da ne zaman derseniz olabilir ama şimdiden söyleyeyim ben öyle kitap kurtlarından felan değilim.Ama kitapları severim :D
Ve değerli deniz_mavidir,
Sükutunuz içinde size teşekkür ederim.Zira ben susmayı ve suskunları severim... (-belli etmiyorum ama- genelde suskunluk hali mevcuttur bende de.Ama konuşursam da EYVAH :)) Hem alakayı kurdum ben yormayın kafanızı ;)
Saygılar...
|
Ey site sakinleri, (Ey hitabı m1gin'den herkese miras :P)
Uzun zaman oldu ne mseaj ne yorum yazamıyorum. İlk yazıdan sonra gözlemlerimi (ya da günlük mü dersiniz bilemem) anlatan başka yazılarda yazamadığım doğrudur.
:( Ben de bu durumumdan muzdaribim.Sebebi de pek belirgin değil. İnsanoğluna arada sırada uğrayan "sığ günleri" yaşıyorum sanırım şu sıralar.Bir şeyler yazarsam şayet -saçma ya da sapan farketmiyor- belki bu süreç Allah'ın izniyle biraz daha kısalır diye düşünüyorum ama bunun içinde harekete geçecek gücü bulamıyorum kendimde.
"Sen ölmüşsün yahu !" diyenlernizi duyar gibiyim ama iyileşme halimin doğumunu bekliyorum bende sabırsızlıkla.Bu zaman zarfında dokuz doğurduğumsa belirgin bir gerçek... ;)
Selamlar hepinize Forumdaşlar...
|
|
|
Selam ile...
çok özlemişim burayı... Doldu gözlerim, içim acıdı birden ama; neyseki çabuk geçti
Bana ait bir konu olduğunu henüz farkettim.Ara ara giriyor olmama rağmen ne vefasız olduğumu şimdi hissediyorum... Nerdeydiniz bunca saat derseniz... Orda burda şurda... Kendimle olmadığım kesin  Şimdilerde her şeyin sıkıntısını üzerimden atıp, Allah'ın izniyle toparlanma evresinin başındayım.Arkadaşlarımı buraya yönlendirmiş olmam ve onlarında buraları mekan edinme aşamalarında olmaları teşvik etti beni de yeniden açıkçası.Henüz bir rumuzları var mı bilmiyorum ama benim için yeniden güzel bir başlangıç olduğu kesin.
Bugünlerde İstanbulda byaz kokusu var.Sokaklar, sahiller, yakınlar, uzaklar... Her yer mis gibi taze cemre kokuyor.Üç gündür bu sebeple İstanbul sokaklarını elimde makinamla arşınlıyorum.Martıları yakalamaya çalışıyorum deklanşörümle ağızlarında rızıklarıyla  Bu hususta başarısız olduğumda söylenemez hani.Bir kaç tane yakaladım...Klasik İstanbul fotoğrafları arasında yeri olmalarına rağmen benim için çok taze çok başkalar. Buralarda havalar böyle işte... Sizlerde ne var ne yok meraklardayım.Ne değişti ne gelişti... Yoksa herkes benim gibi kaçaklarda mı?  Gerçi hiç zannetmiyorum ama...
İyi haberlerinizi bekliyorum...
|
Selam ey KuBe,
Sizin "gecikmiş yazılar"ı, gönderdiğiniz gün görmüş olsam da; erken yanıt yazmamın densizlik olabileceğini varsayarak; cevabımı geciktirmeye karar verdim.
Nasıl, iyi etmiş miyim?
Hmm... Demek arkadaşlarınızı buraya yönlendirdiniz, öyle mi? 
Pek incesiniz... Eksik olmayınız... Lâkin siz olmadığınız için; onların varlığından bihaberiz, biz de.
Elinizde fotoğraf makinenizle İstanbul sokaklarını arşınladığınızı ve martıları yakalamaya çabaladığınızı belirtmişsiniz... Aynı zamanda kendinizi başarılı bulduğunuzu da eklemişsiniz... 
Hani birkaç kareyi biz de görsek, diyorum. Yanlış anlaşılmasın; yazdıklarınıza inanmadığımızdan filan değil bu istek.
Ben değilsem bile; İstanbul'a hasret birçok değerli üyemiz bulunuyor... Aklıma ilk gelen: abheri.
Onlara bir armağanınız olsun yani. 
Gelelim bizde ne var ne yok, sorunuza... Şimdi her şeyi baştan yazdırmayın yahu!
Sitedeki son yazıları dolanırsanız, görürsünüz neler olup olmadığını.
Bununla beraber, bendeki bir gelişmeden bahsedeyim: Son zamanlarda internetten para kazanma iştahım depreşmiş bulunuyor... Bu mesaj, m1gin tarafından, 01.03.2010 19:41:58 itibariyle düzenlenmiştir.
|
Hem özletip hem de özlemişsiniz madem, kendinizi bizlerden mahrum etmeyin ey KuBe :)
m1gin'in de dediği gibi bizde görsek şu taze kareleri diyorum...
İstanbul ve bendenizi aynı paragrafta buluşturan m1gin kardeşime teşekkür etmeden geçemeyeceğim :)
Gördüğün üzere para kazanma konusunda kabaran iştah dışında biz bıraktığın gibiyiz.
|
Şimdi Sayın m1gin,
On gün sonra cevap vermiş oluşunuz şaşırttı doğrusu beni.Yazdığım satırlardan sonra hemen hemen her gün baktım cevaplara ama maalesef. Hiç bir şey yoktu.Taaki bugüne dek... Önce göremedim, hüsnü zanda bulunarak "herhalde çok meşguller, yoksa hemen cevap yazarlardı" dedim ve sonrasında cevapları farkettim.Teşekkür ederim yani
Arkadaşlarım ne haldeler bilemiyorum şu anda ama; ben burdayım.Hazır ve nazır  .İnternete fotoğraf eklemek konusunda o kadar beceriksizim ki... Fotoğraflarımı paylaşmak istediğim bir siteye dahi ekleyememiş ve ümidimin üzerini örtmüş durumdayım .Bu konuda yardımcı olursanız belki olabilir.Kendimi başarılı bulmamı da enaniyet olarak algılamayın.Tamamiyle şaka, şakaaa... (göz dağı vermenizden korktum çıkçası)
Sevgili abheri,
Özledim burayı gerçekten.Yine, yeni, yeniden yazılar yazmak, yorumlar yapmaktır arzum.Bu böyle biline .İnşallah devamlılığımı korurum. Fotoğrafları ekleme galibiyetini gösterirsem sizi mutlu edebilirim belki birazcık (inşeaallah). Bu ikonları da çok sevdim yaa...
Yardımlarınız beklenmektedir fotoğraf hususunda...
Saygıyla...
|
Ey KuBe,
Önceki mesajımda da sözünü ettiğiğim gibi; sizin "Gecikmiş Yazılar"a, "Gecikmiş Cevaplar" yakışık alırdı, diye düşünmüştüm.
Benim fotoğraflarla aram pek yok; o yüzden benim gözdağımdan ne köy olur ne kasaba.
Ama bu gözdağını abheri vermişse, iki düşünün bir adım atın, derim yani! 
Şimdi ey KuBe, siteye fotoğraf eklemek oldukça kolay! Bunun için sayfanın alt taraflarındaki "Ne Nasıl Yapılır?" konusuna bakabilirsiniz. Orada görsel olarak anlatılmış.
Orayı bir inceleyin; -sanmıyorum ama- hâlâ ihtiyaç duyarsanız, abheri 'ye yönlendireceğim sizi.
Zira o, daha farklı bir teknikle ekliyor resimleri.
|
Eveeeet....
Ve Sayın m1gin,
Videoyu izledim hatta bilgisayarıma indirdim.Teşekkür eder emeğinize sağlık diyerek bir açıklama yapmak isterim.Eklemek istediğim O Güzel İstanbul'umun fotoğraflarını henüz tamamlamamış olduğumu belirterek, yarın sabah namazı akabinde üç beş arkadaşla çıkacağımız İstanbul seyahatinden (yalnız, yaya olarak seyahat edeceğimiz biline...) elde edeceğim hasılatı belki aynı günün akşamına yahut bir kaç gün sonrasına erteleyerek siteye fotoğrafları -Allah'ın izniyle- ekleyeceğimi söylemek istiyorum.Kaliteli çekimler yapıp İstanbul'u seyrinize hazır hale getirmek için bu şart diye düşünüyorum (Çok ilginç bir üslûp olduğu kanaatine vardım ben ama; siz de aynı şeyleri hisseder hatta beğenmezseniz ifade ediniz. Gerçi o niyeyse... )
Ve umuyorum abheri ve sitenin diğer sakinleri çekimleri beğenirler.Beğenmeseler de olur, ufacık bir şeyler de olsa hissederler inşallah. Hissetmezlerse de sorun değil, baksalar yeterli... (Ve bu sürünceme böyle devam eder gibi gibi... )
O halde İstanbul'da buluşmak dileğiyle diyeyim ben de...
|
Sevgili KuBe
Hani nerede hasılat ? :)
Hasret hançerini insafsızca saplıyorken yüreğime, hüzün tam da hüzzam makamındayken şu canım İstanbul resimleri ile biraz teselli bulurum diye avunuyordum...
Artık bekletmeseniz diyorum şu buluşmayı ey KuBe :)
|
Pek pek uzun bir aradan sonra...
TÜYAP yirmidokuzuncu buluşmasını düzenleyeli aylar oldu.Bu kez de oradaydım.Bu kez de kalabalıktı.Gezdim, gezdim... Bi sürü yeni kitap, bi sürü hatıra, bi sürü eskimişlik ve...
Hiç eskimemiş bi dolu kitaplık...
Sahaflara özel bir yer ayrılmıştı fuarda.En çok orasını gezdim.En çok orda takıldım... Eskimiş, tozlu, raf kokulu bi yığın fotoğraf, kartpostal, mektuplar.... Anılandım.. Eski bir taş plağa takılmıştı gözüm, kulağım... Issızlandım...
Melankoli esintisi hep şimdilerde kelimeler bana... Kendime konuşuyor,kendime gülüyor, kendime yazıyor, kendime kızıyorum... Bi süredir kendimden gitmiştim. Çok, pek çok uzaklara... Kandırıldım sanırım ! Kendim tarafından. Dönüş biletini almayı unutunca içime... Yol da unut(turu)lunca... El yordamıyla kâh, kâh sora sora ulaştık Bağdat'a...
Zor oldu ama... Başardım ve yazdım sonunda...
Geldim ben... Selamlar, Merhaba :)
|
Ve aleyküm selam KuBe, pek pek uzun bir aradan sonra hos geldiniz foruma...
Gelisinize dair yazdiginiz satirlar güzel olmus; kendimden izler buldum adeta...
Tekrar hos geldiniz...
|
Hoşbuldum hazani, sağolun varolun siz de...
Esasında buralarda olmayı seçmiştim bir zaman önce ama... Yazılanlar çizilenler anlatıyordur vesselam. Fazla söze ne hacet !
Bu uzaklık, bu yalnızlık afili cümleler kurdurmuş sanırım bana. :) Neyse....
Umarım daha sık görüşebiliriz burda herkesle...
Selamlar...
|
Öncelikle KuBe 'ye "hoş geldiniz" diyen hazani 'ye hoş geldiniz, demek istiyorum.
KuBe kadar olmasa da, o da uzun zamandır buralarda görünmüyordu.
hazani 'nin, KuBe 'de kendinden izler bulmasını bu şekilde açıklıyorum ben.
Şimdi sıra KuBe 'de...
Ey KuBe, KöşeBaşı olarak adlandırmış olduğunuz Rötar Radyo kanalınız günbegün irtifa kaybediyor. Böyle giderse, yakın zaman sonra elde avuçta bulunan tüm puanlarını yitirecek ve o da birçok kanal gibi kayıplara karışabilecektir...
Bu uyarıyı, herkese yaptığım söylenemez... Vaktiyle sizin kanaldan tanıdığımız birçok güzel şarkı hatırına böyle bir iyilik yapmaya karar verdim. Nasıl, iyi yapmış mıyım?
Bu konuyu bir kitap fuarı anınızla başlatmış ve zaman sonra bir başka kitap fuarı anınızla beslemişsiniz... O kitap fuarı senin, bu kitap fuarı benim, ne iş? Deyin bize hele; kitap kurdu musunuz yoksa?
Az daha unutuyordum; yepyeni başlangıçlar adına aramıza tekrardan katılan siz de hoş gelmişsiniz. Görelim bakalım bu dönem bizlere neler aktaracaksınız.
|
|
|
