Muhterem arkadaşım elbetteki mü'minlerin birinci kaynağı Kur'anı-ı Kerim daha sonra Efendimiz A.S.M.'ın hadisi şerifleridir.Bunda hiç şüphe yok bunları inkar veya yok saymak insanı dalalet vadilerine sürekler.
Saadet asrından sonra, asırların ve insanların farklı mizaçlarına göre Kur'an-ı Kerim i ve Efendimiz A.S.M.'ın hadisi şeriflerini asırların fehmine uygun olarak şerh eden izah eden muhakkikler asfiyalar gelmişlerdir.Malumunuz üzere hüccetül islam İmam-ı Gazali hazretleride o asfiyalardan birisidir.
Eimmei Erbaa dört imam (İmamı azam İmamı şafii İmamı Hambeli İmamı Malik), Abdulkadir i Geylani, İmam-ı Rabbani , Mevlana Halid, Mevlana Celaleddin-i Rumi, Bediüzzaman gibi zatlar (K.S.)verdikleri eserleri ve çalışmaları ile o kısıma dahil olmaktadır.
Bizlerin İmam-ı Gazali Hazretlerinin eserlerini okumamız diğer büyük zatların eserlerini yok saymamız anlamına gelmez ve gelmemeli.
Günümüzde yazılan bir çok eserde de, aslında farklı bir şey anlatılmıyor.O büyük zatların yazdıkları eserlerden istifade ettiklerini günümüz insanın anlayabileceği şekilde sunumundan başka bir şey değil...
Ayrıca yazınızda belirttiğiniz gibi insanın okuduklarını hayata tatbik etmesi tabirii diğerle okuduğunu yaşaması yaşadığını konuşması ve bunları diğer insanlara yaşatmaya çalışması nihayi hedefimiz olmalı.Okuduklarımız değil anladıklarımız, anladıklarımız değil yaşadıklarımız, yaşadıklarımız değil yaşattıklarımız bizlerindir vesselam