Stonesour, yazının ilklere vesile olucu görülmesi çok huzur verici bir yorum. Yani bunlar bir farkındalık oluşturduysa, teşekkürler ve sonsuz şükürler olsun!..
Mesajınızın içinde çok hoş örnekler var. Meşhur örnekler tabii... Bir şey meşhur olunca, her yerde onu kullanmaktan inanılmaz haz alıyoruz, çünkü hazır bir malzememiz oluyor. Bu da güzel... Ama asıl güzel olan, malzemenin özündekini keşfetmek.
Örneklerinizin özünde minik bir kıvılcım, küçük bir hareket, azıcık gayret, biraz farkındalık ve farklılık, yarım bir adım gibi anlamlar var... Yani hele biz biraz yürüyelim, üzerimize yağacak ilhamları o zaman görelim!
Deha olunur mu, doğulur mu? Bu soru o kadar çok soruldu ki, artık herkes inanıyor ki bu soru sorulmalı!
Buna biraz muhalifim Sevgili Stonesour. Bence bu sorunun bağrında tereddüt var; Ruhsal Zeka sahibinin yazdığı gibi, şüphe ve tereddüt yıkıcı ve yok edicidir, o yüzden bu soru sorulmamalıdır bile. Yani, bu tereddütle vakit kaybedeceğimize, amacımız uğrunda bir çıra yakmakla uğraşsak, alevlerin yükselmesine birdenbire sebep olurduk!
Mustafa Hocam'ın çok güzel bir yaklaşımı var. Hayat tecrübelerinden birisin şöyle izah eder ki, "yarın yarın diyenler, yarının da bir yarını olduğunu bilmezler mi?" ya da "mükemmeli yakalayacağım diye hiç bir şey yapamadan erteliyoruz" anlamındaki yaklaşımı. Bugün belki 20 defa kendimle bu cümleyi konuşuyordum. "Mükemmel iyinin düşmanıdır!" ya da onun özündeki manayı...
Evet, bizler bu noktaya takıldık ve vakit kaybettik. Her vesvese gibi, buna da önem verdik ve bizim bir gerçeğimiz oluverdi.
Soru yine de sorulsun diyelim. Cevabım şu olurdu: Deha bir stildir, çıtadır, ufuktur, mükellefiyettir, muhtaçlıktır, mecburiyettir, istektir, adanmışlıktır. Deha sadece IQ değildir!
Çıtanızı belirleyin. Onun altına inmediğiniz müddetçe ilhamlar sizi öylesine saracaktır ki, asla yalnız başınıza düşünüyor olacaksınız! Zaten büyük parlak fikirler birer ilhamdır. Ve bütün dehalar aslında birer kâşiftir. Ve bütün keşifler aslında bir nur pırıltısının takibinden ibarettir... Öyleyse Bozdağ'ın dediği gibi derim: Aradığınız müddetçe bulduğunuzu göreceksiniz. Dehanın statik bir şey olduğunu kim söyledi ki? Deha arayışın ve yenileşmenin ta kendisi!
O halde, vakit kaybetmek niye? Bizim vazifemiz deha olmak değil, niyetimiz yönünde adım atmak. Dahi eder, etmez, o O'nun bildiği ve takdir buyurursa vereceği bir iş...
|