Birleşmiş Milletler
Daha önce umre ve hacca giden akraba ve tanıdıklarımın ortak kanısı,insanlara en saygılı,en sessiz,en düzenli millet olarak Endonezyalılardı.Ben de gittikten sonra gerçektende Endonezyalıların son derece düzenli,insana saygılı insanlar olduğunu düşündüm.
Ancak her umreye gidişimde farklılıklarını hissetmeye başladım.Benim tek millet zannettiğim insanlar aslında üç milletti.Endonezyalılar,Malezyalılar,Singapurlular.
Benzer fiziksel özellikler ve giyim tarzları karıştırmamıza neden olmuştu.Yıllar içinde üç milletide gözlemledim.
Üç millette Harem-i Şeriflerde son derece yavaş hareket eden,sessiz ve saygılı.
İçlerinde millet olarak en fakir ve geri olanı Endonezyalılar.Giyim tarzları,sosyal ortamda mesela asansör kullanmakta zorlanmaları,çıkmak isterken inen asansöre binmeleri, ülkelerindeki gelişmişliğin ve maddi imkanların geri olduğunu düşünmemize neden oluyor.
Yine sosyal ortamda en sessiz olanlar Onlar.
Endonezyalı bayanlar Suudi Arabistana işçi olarak geliyorlar.Evlerde yardımcı olarak çalışıyorlar.Bir evde çalışmaya başladıkları zaman 2 yıl işten çıkamıyorlar hatta ülkelerine dönemiyorlar.
Bunu genellerken hepside fakir demiyorum tabi.Elbettte zengin olanlarıda var.
Malezyalılar maddi olarak çok daha iyi durumdalar.Bunu giyim tarzlarından ve rahat tavırlarından anlıyoruz.Sosyal ortamda daha rahat,daha sesliler.
Singapurlular en zengin olanları.
Otelde,lobide ya da lokantada kahkahalarına,yüksek sesle yapılan sohbetlerine sıkça şahit oluyorsunuz.Endonezya ve Malezyalılardan farklı olarak onlar fiziksel olarakta daha uzunlar.1.90 lık bir Singapurlu ile karşılaşmanız çok normal.
Yıllar içinde anlayamadığım tek şey özellikle kahvaltıda yağlı,baharatlı pilav,(1 kişinin 3 kişilik pilav yediğini gördüm),bol miktarda sosis,yumurta yemelerine rağmen hepsinin zayıf olması.
Ve üç milletinde ortak özelliği nerede, ne zaman gözgöze gelseniz size gülümsemeleri ve başlarını hafif eğerek selam vermeleri.