İhtiyat mülazımlarından İdris Sabih Bey'in Medine Müdafaası sırasında Peygamber Efendimiz'e (a.s.m.) hitaben yazıp, Fahreddin Paşa'ya ithaf ettiği bu şiiri, o günlerde yaşanan duygular kadar Emanat-ı Mübareke'yi muhafaza edenlerin gönül dünyasını yansıtması ve bizlere hüsnü misal olması bakımından sizlerle paylaşmak istedim.
DÜNYA VE AHİRET EFENDİMİZSİN
Bir ulü'l emr idin emrine girdik:
Ezelden bey'atli hakanımızsın
Az idik. sayende murada erdik.
Dünya ve ahiret efendimizsin
Unuttuk İlhan'ı, Kara Oguz'u:
İşledik seni gözbebeğimize.
Bağışla ey şefi kusurumuzu
Bin küsür senelik emeğimize
Suçumuz çoksa da sun'umuz yoktur
Şımardık müjde-i sahabetinle
Gönlümüz ganidir, gözümüz toktur.
Doyarız bir lokma şefaatinle
Nedense kimseler dinlemez. eyvah!
O kadar saf olan dileğimizi
Bir ümmi isen de Ya Resulallah
Ancak sen okursun yüreğimizi
Suları tükendi gülabdanların
Dinmedi gözümüz yaşı, merhamet
Külleri soğudu buhurdanların
Aşkınla bağrını yakmada millet
Gelmemiş Türkce'de Lebid.Hassan'ın
Yok bizde ne Bürde, ne Muallaka
Yolunda baş veren Al-i Osman'ın
Lal ile yazdığı tarihten başka
Ne kanlar akıttık hep senin için
O ulu Kitab'ın hakkıçün aziz
Gücümüz erişsin ve erişmesin
Uğrunda her zaman döğüşeceğiz
Yapamaz Ertuğrul evladı sensiz
Can verir, cananı veremez Türkler
Ebedi HADİMÜL HAREMEYNİNİZ
Ölsek de Ravza'nı ruhumuz bekler.