Beste-i Kadim program bölümlerine ulaşmak için: Beste-i Kadim
- İsmail Coşar - Gönül Hun Oldu
- İsmail Coşar - Saba Kaside
- İsmail Coşar - Derdimendim Ya Resülallah
- İsmail Coşar - Ağlar
- İsmail Coşar - Hicaz Gazel (Fuzuli)
- İsmail Coşar - Şahidim Arzu Semadır
- İsmail Coşar - Bir Hilal Uğruna (Çanakkale Şehitlerine)
- İsmail Coşar - Ne Oldu Bu Gönlüm
- İsmail Coşar & Bilal Demiryürek - Bülbül Kasidesi
- İsmail Coşar & Bilal Demiryürek - Her Kaçan Anarsam Seni
- İsmail Coşar & Bilal Demiryürek - Ey Aşık-ı Sadıklar
- İsmail Coşar & Bilal Demiryürek - Buyruğun Tut Rahmanın
- İsmail Coşar & Bilal Demiryürek - Neyleyeyim Dünyayı
- Bilal Demiryürek - Kerbela Destanı (Hasan ile Hüseyindir)
- Bilal Demiryürek - Lebbeyk (Hac İlahisi)
- Bilal Demiryürek - Gülme Gülme Ağla Gönül
İSMAİL COŞAR KİMDİR?
1950’de Bursa’nın Çağlayan köyünde dünyaya geldi. Çiftçi bir ailenin beş çocuğundan sonuncusudur. Beş kardeşin sesinin de güzel olması hem anne hem baba tarafından kaynaklanır. İçlerinde sesini kullanmaya meraklı olan ise İsmail Coşar’dır. Ezanı daha ilkokula başlamadan ezberler. Köyden dışarı çıktığında vakitli vakitsiz okur ezanı. Sesinin güzelliği kimilerini mutlu etse de, zamansız okunan ezanlar kimilerini de kızdırır. Hatta dayak bile yer bu yüzden. Babası bağda bahçede çalışmasını istese de annesi hafız olmasından yanadır. Kendisi ise nereden iltifat duyarsa o yöne meyleder. Annesi bir gün başka bir köyde imam olan dayısının yanına gönderir Coşar’ı. Koltuğunun altına Kuran’ı Kerim’i koyar, başına takkesini takar ki herkes hafız sanıp dokunmasın çocuğuna. Bir gece vakti hafız olmak için çıkar evden, köyün yolunu tutar. Dayısı “Ben yaşlıyım, sana hafızlık öğretemem.” deyince beş kilometre uzaklıktaki Bursa’ya gider.
Ulu Cami’nin kapısından girdiğinde sesini duyurmak için sesli Kur’an okumaya başlar. Caminin müezzini biraz daha sesli oku deyince etkiler herkesi. Anne ve babasından habersiz bir hafta kalır camide. Fakat bir sabah vakti pencerede görür annesinin simasını. Ne yapıp ne edip bulmuştur onu annesi. Hafız olması için müezzinle birlikte Bursa’da İsmail Hakkı Tekkesi’ne yazdırırlar Coşar’ı. Üç yılın sonunda o artık hafızdır ve ilk ezanını Ulu Cami’de okuyarak başlar meslek hayatına. Askerliği için Ankara’ya geldiğinde Kocatepe’nin minareleri yeni başlamıştır yapılmaya. İzin günlerinde gelir ezan okur. Askerliği bittiğinde önce Kağnıcıoğlu Camii’nde sonra da Ulus’taki Hallaç Camii’nde görev yapar. 1975’te inşaat halindeki Kocatepe Camii’ne atanır.
Kaynak: vatan.wordpress.com
İlgili Konular: