Bireysel Mesaj Gösterim Modu

Görüntülenme: 415468
Saygınlık :)
2013/02/08 2:36
Bildir! Alıntı ile cevap yaz Oyla! (0 oy)

Geç de olsa düzelteyim itibarımı :)

Ama bu defa oldu mu onu da bilmiyorum, keşke mesajı yollamadan kontrol etme imkanımız olsaydı. Hem neden bu bölümde mesaj düzeltme hakkımız yokmuş ki? :) Allah korusun bir yanlış kelam etsen gecenin bir yarısı uykulu uykulu (ki ben daha çok geceleri takılıyorum buraya sanırım:) sabaha kadar kimse görmeden düzeltemeyeceğiz de yani öyle mi? :))

Bu arada yıllar önce kaldığımız şirin mi şirin bir kasaba vardı. Ana yola bakan evin, salon penceresinden karşıda küçük tepeler, evin bahçesinde uzun serviler, sonra gece muhteşem görüntüsüyle gökyüzü misafir olurdu her bakışımda o küçük çerçeveden. Hayatım boyunca rüzgarıyla ünlenmiş o kasabadan başka tabiatla bu kadar bütünleşmiş hissettiğim hiçbir yer olmadı daha! Hani şiir gibi derler ya, orası da öyle bir yerdi bana göre. İşte bir seher vakti uyanıp gökyüzünün güzelliğine dalmışken, onu gördüm yine; nasıl olduysa bu cümleler çıktı sonra ortaya ...

Târık: Sabah Yıldızı

Sen hurma dalı

Ben sabah yıldızı

Gök denizinin incisi

Sabahın müjdecisi

Zahir güneşle batın olan

Sana uyan yol şaşırmayan

Bana uyan hüsrana uğrayan

Seyreylerken güzelliğini

Yapman gerekeni unutturan

 

Nasıl şiirden analamadığım belli oluyor değil mi? :)) Bugün kıskançlığım üzerimde değil, iki çok sevdiğim şiiri daha paylaşabilirim :)

 

Telli Kavak

Bir telli kavak büyürdü,
Daday'ın Çiydere köyünde usuldan usuldan.
Yerin karanlığından azad olmus,
Aydınlık sular yürürdü ayaklarının ucundan.
Kendi halindeydi telli kavak.
Geceleri gökyüzüne bakarak,
Samanyolunu düşünürdü yaprak yaprak.
Başka sey de dilemezdi.
En uzak rüzgarlara kaptırmıştı başını;
Ona konmayan kuşa kuş,
Ona değmeyen rüzgara rüzgar da denmezdi.

Gel zaman git zaman,
Kızını everecekti Çiydereli Halil
Cebindeki yetmezdi.
Bir gece sabaha karşı;
Ver yansın ettiler baltayı ayak bileklerine Telli'nin.
Uyanıverdi ilk vuruştan
Aman,dedi telli kavak;kıyman!
Sular bulandı ayaklarının ucundan,
Yapraklar yalvardı hep bir ağızdan;vurman!

Aman zaman dinler miydi Çiydereli Halil
Kızını everecekti,cebindeki yetmezdi.
Yıkılıverdi telli kavak,
Ortasına gecenin boylu boyuncak.
Oldu mu ya,dedi telli kavak
Böğründe duran baltaya;
Yaşayıp gidiyorduk şunun şurasında.
Kim gönderecek şimdi selamını suların,
Samanyoluna yaprak yaprak?
Ne olacak şimdi rüzgar?
Kuşlar nereye konacak?

Ordan oraya atıldı telli kavak
Elden ele satıldı.
Boynuna dört demir takıldı
Çankırı'ya beş mavzer atımı uzak,
Bir tepenin duldasına cakıldı.
Telefon direği oldu telli kavak.
Vınladı durdu telefon telleri boynunda.
Samanyoluna baktı geceleri.
Suları düşündü ayaklarının ucunda,
Yapraklarını düşündü,
Rüzgarı düşündü avcunda,
Gözleri dolu dolu oldu.
Bir türkü tutturdu en sonunda;
'Telefonun tellerine,kuşlar mı konar
Herkes sevdigine cicim,böyle mi yapar?'

Aydın Gün

(Nasıl yani, şaka mı bu, şimdi nasıl ortaya çıktı bu düzeltme, önceki mesajda o kadar baktım, şimdi kaç defa baktım neden yoktu?:(( Neyse ben bu forum işlerinden pek anlamıyorum, bi ayak uyduramadım gitti zaten :)

Kaç defa düzenlemeye çalıştığıma şahitsiniz bakın, olmuyor üzgünüm, bir türlü aktif değil bu videolar :(

Bu mesaj, m1gin tarafından, 11.02.2013 00:38:09 itibariyle düzenlenmiştir.
Abonelik Bilgisi Abonelik
Kullanıcı Adı:
Parola:
Bilgi Hatırlatma Yeni Üyelik
İletişim | Kullanım Şartları | Reklam Bilgileri | Tüm Üyeler | Ne Nasıl Yapılır? | Arama | RSS | Twitter | Facebook | Youtube

Son Üyeler: paraklit, ZUBEYR, MEMUR58, ben_enemie, Ellaeso,
Son Oturumlar: