Enlem ve Boylam 54 - Lütfü Durmuş

Merhaba değerli dinleyenler, yine yeni bir "Enlem ve Boylam"da, 54. "Enlem ve Boylam"da, "Envaiçeşit Müzik ve İçerik"le, Şubat 2013 itibariyle huzurlarınızdayız.

Dinlemek için: Enlem ve Boylam 54 (Şubat 2013)

Enlem ve Boylam, Mustafa Birgin

Bölüm: Enlem ve Boylam 54 (Şubat 2013)
Hazırlayan ve Sunan: Mustafa Birgin
Katkıda Bulunanlar / Teşekkür: Lütfü Durmuş
Boyut: 35 MB
Süre: 30 dk.
Tür: Podcast
Teknik Özellikler: MP3, 160 Kbps, 44 KHz, Stereo
Fon Müzikleri:
The REG Project 3 - Childhood

Akış Çizelgesi:

Zaman Bölüm Açıklama
00 Giriş Açılış sinyali (Müzik: Putumayo Presents: Sahara Lounge - Sharif - Shiraz (Iran-Usa))
01 Gitarlı Dakikalar 10. ayında M. Birgin ve gitarı
13 Konuklarımız ve Biz İTÜ Uçak Mühendisliği öğrencisi Lütfü Durmuş ile gerçekleştirilen bu söyleşide, uçak mühendisliği alanında Türkiye'nin geldiği nokta ve insansız hava araçları üzerine değerlendirmeler yapılmaktadır.
29 Çıkış Kapanış sinyali (Müzik: Putumayo Presents: Rumba Flamenco - Lel - Wafir)

Bağlantılar:

Bu sayfa, 28.02.2013 tarihinde yayınlanmış ve 8635 defa görüntülenmiştir.
Oyla!
7,7 (2 oy)
Abonelik Bilgisi
Yorumlar
m1gin 2013-03-15 19:18:53 Bildir!

Allah iyiliğinizi versin ey umman!

Duvarları tırmalamayı bıraktım; artık tırmanışa geçtim. :P

Tırnağın kırık parçasına ne olduğunu bilmiyorum. Onu yediğimi sanmıyorum; zira karnım ağrımadı. :P
Dağınıklıktan geçilmeyen evimin görülmeyen bir parçası olmuştur muhtemelen. :P
Siz midemi alt-üst etmeye çalışın bakalım... Gün gelir sorulur hesabı bunun!

Gelebileceğim seviyeyi ben de merak ediyorum. Bakalım planlarım beni nereye kadar götürecek.

"Enlem ve Boylam 33 (Mayıs 2011)" bölümünde yer alan "Kendi Kendime" adlı ilk beste çalışmamın bağlantısını eklemiş olduğumu sanıyordum. Dalgınlığıma gelmiş anlaşılan... Değilse eleştirilerden yana cesur ve gözü kara bir kimse olduğumu biliyorsunuz zaten. :P
Aha da ekledim.

Sizi yok saymak değil de, sanırım bir an için görmezden gelme moduna geçtim. Değilse aklıma gelen güzelim espri havada kalacaktı. :P

Yakın ilginiz ve keyifli cümleleriniz için teşekkür ederim.

umman 2013-03-15 18:31:37 Bildir!
Gitar gazisi sevgili mbirgin'e selam olsun!

Tırnağınız kırılmış.
Yüksük,minik baloncuklar,tırnak sertleştiricisi...v.s. nin işe yaramaması ne kötü.

Merak ettim de ha la duvarları tırmalıyor musunuz?

Peki ya tırnağın kırık parçasına ne oldu?Sakın bir şeyler yerken yutmuş olmayasınız.

Sizi daha sık dinleyebileceğimizin müjdesini vermişsiniz.Doğrusu sevindik.Zira gelebileceğiniz seviyeyi merak ediyoruz.

"Kendi kendime" adlı bir bestenizi neden yayınlamıyorsunuz.Yoksa eleştirilerden mi korkuyorsunuz. Bizde sizi cesur bilirdik.

Konuşmanızın bir yerinde "normalde de dinleyen yok zaten" demişsiniz.Demak bizleri yok sayıyorsunuz.

Gelelim asıl yazmamız gerekenlere...
Çabalarınız sonuç vermiş, parmaklarınız gitar çalmayı sevmiş.

Tebrikler!

"Süt içtim dilim yandı" ve "gün olucak biz olmıcaz" dan sonra oldukça güzel bir gelişme olmuş.Bakalım sene-i devriyeden sonra nasıl bir manzarayla karşılaşacağız.

Başarılar...
m1gin 2013-03-05 06:20:39 Bildir!

nihavend şaşırtmaya devam ederek; iştah açan leziz bir mesaj göndermiş. :P

mbirgin.com 'u ayrı bir gezegen olarak addetmek, uzayda gezinmek ve daha sonra dünyaya dönmek... Hoştu hani. :)
İlgili paragrafı okurken, yıllar evvel dinlediğimde heyecanlandığım ve "Etkileyici Anlatı ve Şiirler" konusuna eklediğim; Selman Beyaz tarafından yorumlanan "Sulara Serinlik Veren" başlıklı şiiri hatırladım.  Ve bu vesileyle söz konusu enfes yorumu tekrar dinlemiş oldum.

"Gitarlı Dakikalar" köşesini beğenmiş olmanız ne saadet! Eksik olmayınız ey nihavend. "Tırnaklarınıza sağlık!" ifadeniz beni gülümsetti ve dahi hoşuma gitti. :)

Çalışınca/isteyince/dua edince, kainatın ve her şeyin yaratıcısı, emeklere karşılıklar ikram ediyor. Benim yaptığım, sadece duadır/istemektir aslında.

Lütfü Bey'in; bir anlamda karanlığa küfretmek yerine bir mum yakılması gerektiği düşüncesini ve umut dolu olumlu ifadelerini ben de sevmiştim.
Hatta montaj sırasında tekrar ve tekrar dinlerken, bir kısımda hayli duygulanmıştım. :)

nefha'nın da ifade ettiği üzere, Enlem ve Boylam'a katılmak için illa doktor, mühendis, adı Nisan vs. olunması gerekmemektedir. Enlem ve Boylam'ın önceki bölümlerini taramanız halinde bu sonuca kolayca ulaşabilirsiniz siz de. :)

Bu arada Nisan Kumru'yu Enlem ve Boylam'da konuk etmiş miydik ki? Ben neden hatırlamıyorum?
Ama güzel fikir... İnşallah bir gün Nisan Abi ile de bir röportaj gerçekleştirip değerlendiririz.

Amacınız Enlem ve Boylam'a katılmaksa hayhay!
Lakin derdiniz ünlü olmaksa, başka kapıyı çalmayı düşünün ey! Aksi halde hayal kırıklığına ve bozguna uğrayabilirsiniz. :)
Daha bu bölümde söylemedim mi ki; bizi dinleyen yok; kendimiz için program yapıyoruz, diye. :P

Ah nefha ah! Nasıl da taktiğimi hemen ortaya serivermiş. :)

Yapmayın arkadaşlar ya! Böyle giderse, ben de beğeneceğim gitar çalışmalarımı. :P

Bir ok fırlatma hakları bulunmasına rağmen, yaylarını kullanmayıp, iştah açan değerlendirmeler yapan değerli arkadaşlara teşekkürü bir borç biliyorum. :)

nefha 2013-03-03 02:10:39 Bildir!
Tebrikler m1gin.Açıklamalarınızın uzunluğuyla beklentileri en aza indirmeyi başarmışsınız.Böylece sonuç şaşırtıcı olmuş:)

Güzel olmuş,daha da ilerleyeceğinizin sinyallerini aldık. Yolunuz açık, azminiz daim olsun diyelim.

Dinlediğim Enlem ve Boylam'lardan hatırladığım kadarıyla konukların hepsi doktor,hakim,savcı,müsteşar değildi sanki sevgili nihavend.
İsmini herhangi bir alanda duyurmamış biri de konuk olabilir gibi geliyor bana..Katılımda bulunanları herhangi biri olmaktan ayıran özellikleri, faydalı paylaşımları ve bir konuda örnek teşkil edecek halleridir, diye düşünüyorum.Bigün sizi de dinlemek isteriz.
nihavend 2013-03-02 20:25:33 Bildir!

Düşünceler ve duygular tazeliğini korurken yazayım hemen yoksa iştahım kalmıyor :)

Nereden, nasıl başlasam ki... Gerçekten sebebini bilmiyorum ama bu ay ki programı heyecanla bekliyordum sanırım ...


Bazen şöyle hissettiğim oluyor, mbirgin.com Uzay'da, Dünya'dan ayrı bir gezegen imajı veriyor bana zira burada ki konular, insan ilişkileri vs. tabir yerindeyse farklı bir hava soluduğunuzu hissettiriyor.  Sonra bu Enlem ve Boylam'ları ne vakit dinlesem, ha tamam hâlâ yeryüzünde yaşıyormuşuz diyorum:)
 
Yine buna benzer duygular eşliğinde ilgi çekici bu konuyu dinlemeye başladım. Bir an önce gitar çalışmanızı duymak için sabırsızlandığımı ve sözü her uzatışınızda da hayıflandığımı itiraf etmeliyim:) Ne hayıflanması  kızdım hatta:) Neyse o güzel melodileri duyunca yatıştım biraz ama:) Öncelikle bu azminizden dolayı bi defa kocaman övgüler hakediyorsunuz! Sonra insanın içine " çalışınca neler olmaz ki" gayreti veriyorsunuz ki bu da benim için işin en keyifli ve motive edici kısmı. Bir işe başlamak istersem mutlaka bunu hatırlayacağım ) Gitarlı dakikalar harikuledeydi gerçekten, tırnaklarınıza sağlık :) Ve bu sayede o ismini bilip zaman zaman anlamına da baktığım ama bir türlü zihnimde yer edinemeyen Metronom'un da ne işe yaradığını öğrenir gibi oldum:))

Gelelim Lütfü Bey'e, bu ortamları nasıl ayarlıyorsunuz öyle ya, adamcağız gezmeye gelmiş sonra bi bakıyor hangi heyecanlar içinde, bir ara bu organizasyon yetinizden de konuşalım :)) 

Lütfü Bey'in bu alandaki iyimser görüşleri gelecek konusunda insanı ümitvar ediyor. Ülkemizin her konuda diğer milletlere olan bağımlılığının azalması ve insanlık adına güzel başarılara imza atması elbette harika ama keşke hiçbir millet ülkesini savunma ihtiyacında olmasaydı! Bu enerjimizi, maddi imkanlarımızı daha iyi nasıl yaşarıza çevrilebilseydik! Hiçbirzaman gerçek olması mümkün olmayan bir hayal işte ... neyse bir de bu Aselsan mühendislerinin esrarengiz ölümleri hep çok etkilemiştir beni, çok şükür millet olarak bazı (U.S.A) ülkeler gibi  kendimize düşman icad etme huylarımız yok hatta çok iyimser olduğumuzu düşünüyorum ama ortada böyle gerçekler de var:(  O yüzden bu tür gelişimler desteklenmeyi hakediyor!
 
Lütfü Bey'in  4 yıldan sonra asıl istedigi şeyin o olmadığına  karar vermesi ve bu bölümü tercih etmesine çok sevindim. Bu tür hikayeleri duyduğumda da hep çok seviniyorum çünkü ben hayatım boyunca insanın sevmediği ve yeteneği olmayan bi işi yapmamasını savunacağım ve bu konuda elimden ne geliyorsa yapacağım (şimdilerde buna karar verdim) Yaparsa ne oluyor peki? Ne o işe, ne kendine, ne başkalarına, ne ülkesine nitelikli bir katkısı olmuyor bence ve zaten çok yaşamıyor o tür insanlar illa bir hastalığa tutulmuş  yahut kazandığı parayı sağlık alanına yatırmış oluyor maalesef :( 

Kallavi diye bir şey mi duydum sanki, yerli yerinde kullanıldı mı dikkat edemedim ama Atilla İlhan'ın tanışık ettigi bu güzelim kelimeyi ne çok seviyorum bilseniz:)

Son olarak (bazıları nihayet der gibi hissediyorum... bak yapmayın çok ayıp ama aaa:)) bu Enlem ve Boylam'a katılmak için illa doktor, mühendis, adı Nisan vs. olmak  mı gerekiyor ya, benim gibi sade bir vatandaş katılamaz mı nedir yani?:)) Ben de ünlü olmak istiyorum banane, banane:))  
 
Bu mesaj, nihavend tarafından, 02.03.2013 20:27:56 itibariyle düzenlenmiştir.
Bu mesaj, nihavend tarafından, 02.03.2013 20:35:50 itibariyle düzenlenmiştir.
Bu mesaj, nihavend tarafından, 02.03.2013 20:36:55 itibariyle düzenlenmiştir.
Kullanıcı Adı:
Parola:
Bilgi Hatırlatma Yeni Üyelik
İletişim | Kullanım Şartları | Reklam Bilgileri | Tüm Üyeler | Ne Nasıl Yapılır? | Arama | RSS | Twitter | Facebook | Youtube

Son Üyeler: paraklit, ZUBEYR, MEMUR58, ben_enemie, Ellaeso,
Son Oturumlar: