Bugün Cuma namazına camiye gittim. Ancak hutbede ne okunduğunu sormayın; hiç bilmiyorum. Zira ben o sırada ellerimle kulaklarımı tıkamaktaydım!
Kimilerinin hemen "vay fasık!" diye gürleyebileceğini tahmin edebiliyorum. Ancak önce savunmamı yapmama izin verin, sonrası sizin insafınıza kalsın! :)
Camiye ilk girdiğimde, havaların sıcak olması sebebiyle klimaya yakın bir yere geçtim. Kulağıma bir çınlama sesi geliyordu... Sıcak bu sesten daha iyidir deyip başka tarafa yöneldim. Ancak çınlama sesi artmış mıydı yoksa bana mı öyle geliyordu?
Biraz sonra müezzin mikrofonu kullanmaya başlayınca, yüksek frekanslı, tiz bir çınlamanın hoparlörlerden yayıldığını farkettim. Birkaç dakika sonra kulaklarım acımaya başlamıştı. Camiden çıkmayı düşündüm. Ancak cami dolu olduğundan, çıkarken arka saflardaki cemaate rahatsızlık verebilecektim. Farz kılınana kadar idare edebilirdim. Ve böylece, eğdim başımı ve parmaklarımla kulaklarımı tıkayıp, istenmeyen sesi bir miktar defetmeye çalıştım.
Ses sistemlerini camilere bir kere yerleştirmekle iş bitmiyor. Arızalı parçaların da yenilenmesi ve daha da önemlisi görevlilere ses konusunda eğitim verilmesi gerektiği kanısındayım.
Değilse camiye giderken yanımda kulak tıkacı bulundurmayı düşünmeye başladım bile!
Bu tür ses/gürültü olayları, maalesef sıkça karşılaşılan; ancak çokça ihmal edilen ciddi bir sorundur.
