Enlem ve Boylam 60 - Yüz Yüze Görüşmeler

Ankara maceram İstanbul sevgimden oldu. Aslında İstanbul'a gitmeyi çok istiyordum ama bir türlü şartlar uygun olmadı ve ben de uzun zamandır şehirdışı seyehatinden mahrum biri olarak Mariye'nin "gel tabi" çağrısını hiç ikiletmedim:)

Ve kararsızlık, aile izinleri vs arasında Sayın Birgin'le yazışmalarda siteyi durumdan haberdar edip büyük bir buluşma isteğimi ilettim ama kendisine düşünecek fırsat vermediğimden sanırım olumlu yanıt alamadım, bakın kabul etmedi demiyorum:)))

Ya gerçekten de hiçbirşey planlı değildi ve ben bu kayıtın olmayacağına öyle şartlandırmışım ki demek kendimi, ne oldu, nasıl oldu bilmiyorum en son Tv'ye çıktığımda duyduğum bir heyecan bana sürpriz yaptı ve ben bu sefer konuşamadım bile hatta ne çok gülmüşüm diye çok kızdım kendime, adamın biri de "işte bundan ibaretsiniz" dedi bana üstelik:)) Doğru söze ne denir! Mariye ve M.Birgin'i tenzih ederim ama cidden siteye çok yakışan bir kayıt olmadığının farkındayım. Ümit ediyorum önümüzdeki yıllar içinde bunu telafi etmeye adayacağım kendimi:))

Bir de burada uzun uzun gereksiz konuşup vaktinizi almayayım ama keşke bir çok site sakininin katılabildiği bir organizasyon yapabilseydik ve ben de arada kayboluverseydim, ne güzel olurdu:) 

Mariye gelmese büyük ihtimal bu gülüşlerimi de duyamazdınız. :)
Sayın Birgin de tıpkı bir devlet büyüğü edasıyla "şimdi kalkmış gelmiş ta nerelerden" deyip nezaket gösterdi sanırım birazda, yoksa biliyorsunuz huyunu:)

Sevgili asmer'e (ki ben Ankara'dayken bir çok sevdiğim gibi o da) sanki beni yalnız bırakmamak için kendisine ilham olunmuş gibi tevafuken aradı ve yine ben harika enerjisiyle mest oldum:)

Sevgili umman'a güzel yorumları için teşekkürler, hepinizin hatrı var olsun inslh.
Aa ama ben gidiş ve dönüşteki sıradışı yol arkadaşlarımdan bahsedecektim, neyse kendimi yormayayım şimdi Birgin'e anlatırım :p (ıhm ıhm, yok yok bir şey demek istemedim:))

Son olarak yeni bulduğum türkümle veda edeyim "Kurtuba'nın yolları da, barlardandır sokağı" ;)

Merhabalar,
Bir yüzyüze bölümü daha  (Laf aramızda merakla bekliyordum..

Sevgili nihavend ve birgin,  Güzel güzel ben sevdim..:)

TAmam nihavend konuşmamış ama pek.. Ne yapsın Ankara'nın adı bile bilinmeyen bir parkında çimlerin üzerinde ancak bu kadar olur daha :))

Bu arada mariye ye hoşgeldin diyelim..:) Gerçekten hoş ses tonuyla radyocu olduğu hissini verdi bizlere..:)

Şiire gelince çok güzel bir seçim " Eğer" adıyla yıllardır okur ve dinlerim..:) Jihad Akl - Shiraz ınıda çok sevdim :

Hepinize teşekkürler arkdaşlar hep şen olasınız..

Ah umman ah! Sizi ve güzel yorumlarınızı özledik yahu! :)

Nerelere kayboldunuz? Tekrar döner mi ki acep, diye yolunuzu gözledik... Hani nefha üyeliğini iptal ettiği için ondan umudu kestik de sizi arıyordu gözlerimiz... Gitgide umut yitirerek... :)

Şiir yorumumu beğenmeniz beni ayrı bir mutlu etti, teşekkür ederim.

Enlem ve Boylam'ın bu bölümü yayına girdikten kısa bir süre sonra nihavend beni telefonla arayarak, şiiri kötü okuduğumu ve yorumumu beğenmediğini söyledi. :)

Hatta, bu şekilde kötü yorumlamış olduğum için sevindiğini bile söyledi. Aklısıra, böylece herkes kendisinin haklı olduğünu anlayacakmıştı. :)
Bunun üzerine, telefonu yüzüne kapattım tabi ben de! 

Hay siz çok yaşayın e mi umman! 
"Amca"lığı dahi kabul etmeyen ben; bu seferlik "dede" demenize dahi ses etmeyeceğim. 

Enlem ve Boylam ın yüz yüze görüşmeler bölümlerini seviyorum. Daha önceden yazılı paylaşımlarına şahitlik ettiğimiz insanların duygu ve düşüncelerini kendi seslerinden dinlemek ayrı bir güzellik.

Gerçi sevgili nihavend o güzel sesini bizlerden esirgedi ama, olsun. Eminim ki yazılarıyla bunu telafi edecektir.

En çok güldüğüm nokta sevgili mbirgin'e "amca" diye hitap edilmesiydi. Bir yandan da düşünüyorum neden amca densin ki. Ben olsam "dede" derdim.

Şiire gelince...
İlk defa dinledim ve çok beğendim. Bu noktada sevgili mbirin'e haksızlık etmeyelim. Şiiri güzel yorumlamış. "Adam gibi" yani.

Selam ile...