Enlem ve Boylam 50 - Gitarlı Dakikalar

:) :) allah belli kişileri belli özelliklerle yeteneklerle yaratmış .. yetenek yoksa zorlanamanın anlamı olmadıgını düşünüyorum yeteneğim oldugunu düşünsem tereddüt etmeden ısrar ederdim ;)

Sahi ya prisca; şu gitar maceranız üzerine birkaç şey söylemek istiyordum. O gün garson araya girmişti de konu sapmıştı. :)
Daha sonraki günlerde bu meseleyi hatırlamış ve sizi telefonla aramıştım. Lakin arama yanıtlanmayınca, öylece kaldı. :)

Madem ki mevzu bir kez daha karşımıza çıktı; o halde buraya yazayım. Söyleyeceklerim biraz ağır gelebilir ama. :P
Kendinizi çok hassas ve alıngan hissediyorsanız okumayın. :)

Evvela ey prisca; sizin gitar çalmayı gerçekten istediğinizi düşünmüyorum. Geçici bir heves gibi geldi bana. :P
Şayet gerçekten isteseydiniz, kendini gitar hocası zanneden, gelişim engelleyicisi bir kimsenin sözlerine kulak asmaz ve mücadelenize devam ederdiniz.
En azından, sizin adınıza karar vermesine izin vermez ve başka gitar öğreticiler ile temasa geçerdiniz.

Kendiniz anlatmıştınız... Hani üniversite sınavında ilk yıl tıp fakültesini kazanamamış ve başka bölüme yerleşebileceğiniz halde, siz oturup bir sene daha hazırlanmış ve aşık olduğunuz bölümü kazanmıştınız ya... İşte istemek budur! 

Kaldı ki, gitar çalabilmek için yetenek, çok az etkili bir faktördür. Aslolan düzenli çalışmaktır.
Aylar evvel gitar öğrenmeye ilk başladığımda izlediğim bir videoyu hatırladım. Bakın ne diyor gitar eğitmeni:

Reklam/tanıtım amaçlı olsa da şu videoyu izlemenizi tavsiye ederim.

• Neden ve nasıl bir gitar eğitimi

:) istemek mi :) anlatmıştım sanırım abicim benim gitar maceramı gitarı elime alır almaz hocanın yeteneksiz damgasını yapıştırmasını ;) demekki :) istesemde bazı seyler imkansız :( acı ama gerçek :(

Allah iyiliğinizi versin ey asmer; yahu ilk örneği vermeniz yetmedi mi ya? :P

Armağanımı kabul ettiğiniz için teşekkür ederim. :)
Kimin dinlemesine vesile oldu acep, diye merak etmedim değil hani. :P
Ne bileyim; o ifadenin sonunda çok gülünce, sanki bir iş var gibi geldi. :)

Hadi bakalım iş başına ey asmer;  "Günbegün" için sizin tarafınızdan yapılmış bir besteyi de dinlemek istiyoruz. :)

Hakikaten ya; Dr. Asuman Akgün Hocam ile epeydir görüşemiyoruz. Bir ara Rodrigo'nun bir çalışmasından söz etmişti. Onu çalmayı başardıktan sonra karşısına çıkayım, diye düşünüyordum ben. :P

Onunla olan yazışmalarımızdan siteye eklenmeyi bekleyen birkaç email daha vardı. Ah şu üşengeçlik... En azından şimdilerde onları eklemeyi düşüneyim. :)

Aha da abheri, asmer'in sunduğu müziklerle benim çalışmam arasında bir fark göremediğini belirtmiş bile. :P
İyi de hangisiyle mukayese etti acep? İkincisi olmasa bari? :P

Aman efendim; hele ki sizin çalışmamı tekrar dinleme lütfunda bulunması ne şeref... Yorumlarınız sebebiyle, fidan bir miktar daha boy saldı. Onu sulamış kadar oldunuz yani. :P

nihavend şifreli konuşmasıyla ne demek istedi acep? Programın 9:42 - 9:57 arasını birkaç kez dinlememe rağmen bir sonuca varamadım. :P

umman'ın şu selamlamaları yok mu ya; apayrı bir tat! :)

Şey... Şiirimle dalga geçiyor gibi görünüyor olabilirim... :P
Lakin; reklamın iyisi-kötüsü olmaz, diye bir söz duymuştum vakti zamanında... Yalan mı ya yoksa? :P

İste, senin de olur ey prisca! ;)

:) :) :) medini cesaretine hayran kaldım abicim ;);))

Çalıp çırpanlara ve çalıp çırpanların çalıp çırpmalarına ilgi duyanlara selam olsun!

İnsaflı bir eleştiri beklentisi içindeki sevgili mbirgin, emin olun ki elimdden geleni yapmaya çalışacağım.

Sevgili asmer,benzetmeniz çok yerinde olmuş. İlk dinlediğimde, sevgili birgin'in tarzını bir 'destan okuyucuya' benzetmiştim.Manas destanını dinler gibi dinlemiştim.

Günbegün şiiri aslında derinlikli bir şiir.İnsanın en temel sorularına belkide korkularına değiniyor.Ancak mbirgin bizzat kendisi şiiriyle dalga geçince sanılıyor ki; bu şiir ciddiyetsiz.

Yinede bendeniz yeni bir gitarlı dakikalar bölümünde süt içtim dilim yandı benzeri bir türkü dinlemeyi tercih ederim.Bırakalımda günbegün şiiri otuz yıllık ömür içinde yazılmış tek şiir olarak baş tacı kalsın.

Mehmet Çoğal'ın değerlendirmelerini ilgiyle takip ediyorum.Merak ettim de acaba kendisi dünyayı dolaşan bir gezgin midir? Bir sonraki bölümde Afrika kıtasından bir değerlendirmeyle karşılaşabilir miyiz?

Farklı toplumları gözlemleme imkanını yakalamış biri olarak; gittiği ülkelerdeki müslüman toplumları değerlendiriği bir ropörtajını dinlemek güzel olabilirdi.Mesela İsviçredeki Türk toplumu için 'diğerlerine göre daha elit' eleştirisine katılıyor mu?

Yok yok suskun bir site sakini olarak birşey demeyim ben derken konuşmuş mu oldum simdi ya ahh:))

(9.42 - 9.57)

İlahi asmercim gece gece yüzümde güller açtı :)

Ne hoş bir benzetme yapmışsınız öyle, kırgız müziklerini andırmasını bırakın, ben neredeyse bir fark göremedim :))
Ehh artık sizden de bir beste duyalım diyorum ben :)

Ey m1gin; parlatıcı sürmüş bir erkek(tamam tamam tırnak sertleştirici diyerek hafifletelim durumu), elbet dikkat çekecektir, çocuğun tepkisi gayet normal yani :))

Ama itiraf etmeliyim ki gitarınızın akordu bozuk da olsa keyifle dinledim, hatta şu an yorum yazarken tekrar dinleme lûtfunda bile bulunuyorum :)
Bu demektir ki fidan ağaç olma yolunda emin adımlarla ilerliyor, yani durmak yok yola devam :)

Mehmet Çağal'ın yurtdışı gezi anıları ile de oralara gitmiş kadar olduk, bir teşekkürü esirgememeliyim..

Gitarla son nokta.:) Girizgah öyle masumane olmuş ki  "küçük bi ağaç, fidanım"  falan diyerek "insaflı olun emi" diye bağlayarak beklentileri en aza indirmek iyi fikir  olmuş..:

Kayıtta iki kişiden bahsediliyor.. Biri orta yaşlı bir daha genç olan..:) Şimdi bu kaydı dinleyenlerden biri ben olduğuma göre "ben" olanı anlamak kolay oldu..:

Yalnız orta yaşlı ablanın eleştirisinde eksik olan bişeyi söylememişsiniz eyy birgin :) Ama ben buradan söyleyeceğim..

Ehh fena değil..:P Güzel olmuş..:P Şeye benzemiş  ya huu Orta asya müziğini andırmış..Kırgızistan falan..:) (Bu biraz motive olsun diye söylenmiş bir cümlede olabilirmiş..HAni birginin annensinin "bi sus bi sus maşallah maşallah" demesi gibi bişey işte..:))

Radyoda çalardım bazen kırgız müzikleri .. işte bakın andırmıyor mu eyy dostlar..

•  Altai Kai - Кай кожонг
• Tuvan Throat Singing

Neyse kayıtın sonuna doğru o tekrardan fazlasını yani şiirin tamamının bestelendiği bölüme sıra gelince bir de bizlere hediye de etmiş ya e nasıl dinlemeyelim..:))
Dinledik tabi hatta bir arkadaşında dinlemesine vesile olduk...:)))

Hayır bahsi geçen şiirin okunduğu enlem boylam da şiire alternatif olsun diye şiirii bende seslendirmiştim..:)
Şimdi de acaba bi alternatif olsun diye bir de beste mi yapsam diye düşünmeden edemedim...:)))
Ne "Günbegün" müş be yaw..:)

Bir 6 ay sonra "Gitarda son nokta" adlı bir bölüm daha yapacaksınız ve inanıyorum ki daha güzel olacak..:) Devam devam .. Burada sevgili hocamız Asuman Hanım'ın motive edici yazılarına tekrar tekrar bakmanın büyük fayda sağlayacağını düşünüyorum..:)

Bu arada yine Mehmet Çoğal ilaç gibi yetişti o sakiin anlatımıyla... Paris'le Eyfel'le, San Nehri ile yaşanmışlığımın olması sebebiyle daha bi hoş oldu bu anlatım..

Peki bir hediyeli sürpizli "Enlem Boylam"ın daha sonuna geldik... Teşekkürlr efendim emeğinize sağlık...