Görüntülenme: 169674
Amatör Yazarlar Yarışıyor 2
2010/06/06 17:55
Bildir! Alıntı ile cevap yaz Oyla! (0 oy)

SELAMIN EN RENKLİSİ OLSUN SİZ DEĞERLİ SİTE KARDEŞLERİME...

Evet ''Amatör Yazarlar yarışıyor'' uygulamasının devamı niteliğinde ikinci bir uygulaması olan ''Amatör Yazarlar Yarışıyor 2'' uygulamasıyla sizlerle tekrar birlikteyiz:)

ilk uygulamayla Sitemiz hayli renklenmişti...Sizlere can-ı yürekten Teşekkürlerimi borç bilirim ve yeni yazılarla ruhumuz Maviye boyandı...Efendim tadı da damağımızda kaldı hani:)

İçimizde çığırtkan morlar, yeşiller, turuncular varken;

Ne diyoruz, DURMAK YOK! yine yeniden yenilerek, yazılarla
Bir ses!!! Bir gönül verelim siteye...

Uygulamamız Haziran 2010 sonuna kadar devam edecektir. Daha sonra yine bir birincimiz seçilip, köşe yazıları kısmındaki yerini alacaktır.

Şimdiden heyecanlandım:) Peki siz bu heyecana ortak olmak istemez misiniz? Bekliyoruz dildeşlerimizi, siz gönül dostlarımızı...

Her misafirimiz için gönlümüzde ayrı odalar ayırarak,

Uygulamamızı büyük bir zevkle başlatıyorum:)

Selam ile Sevgi ile kalın...


Amatör Yazarlar Yarışıyor 2 Aday Yazılar Listesi

Bu mesaj, m1gin tarafından, 15.10.2010 18:26:21 itibariyle düzenlenmiştir.

Doğrusu Amatör Yazarlar Yarışıyor 2 2yi bukadar çabuk beklemiyordum :)

Hadi hayırlısı yeni yazılarla iştahımız açılacak :)

Herkese başarılar şimdiden :)

ve umarım bu yarışma da daha çok üye katılır...

Meydan Okuma
2010/06/09 18:36
Bildir! Alıntı ile cevap yaz Oyla! (0 oy)

Doğrusu "Amatör Yazarlar Yarışıyor 2"yi ben de bu kadar çabuk beklemiyordum. 

Ancak sevgili editörümüz, ilk uygulamada gereğince editörlük yapmamaktan vicdanen rahatsızlık duymuş olacak ki; fasıla vermeden 2. uygulama teklifi ile kapımı çaldı. 
Bu sayede önceki uygulamadaki ihmalinin de acısını çıkarabilecekti! 

Ama ben itiraz edecektim: Daha yeni topladık ganimetleri... Milletin elinde olmazsa, biz nasıl alabiliriz ki onlardan... 
O da cevap verecekti: Önceki uygulamada az kaldım ya; evvel Allah bu sefer fazla olacağım... 
Bunun üzerine daha ne denilebilirdi ki: Buyurun o zaman, meydan sizin! 

İşte böyle... 


Yok yok! Ben iyisi mi bir not ekleyerek durumu itiraf edeyim; değilse Hatip bana gerçekten meydan okuyacak! düello
Hani meydan okumakla kalsa çok dert değil aslında... Lâkin benim korkum; canıma da okunabilecek olmasıdır. boks, nakavt

Bu arada, tematik simgesel ifadeler bulmakta, abheri ile yarışacağım yakında... Şimdilik sadece antrenman... Ondan öğrendiklerimle onun karşısına dikeleceğim...
Son zamanlarda ben çok mu düşman toplamaya başladım, ne!?


NOT:  Bu diyaloglar hayalidir... Gerçekte vuku bulmamıştır. 

Bu mesaj, m1gin tarafından, 09.06.2010 18:51:39 itibariyle düzenlenmiştir.
İngilizce kelime ezberleme oyunu: vav.mbirgin.com
Vicdanen rahat EDİTÖR:)
2010/06/10 16:44
Bildir! Alıntı ile cevap yaz Oyla! (0 oy)

   Sevgili Zuhal bir konuda bende senin gibi düşünüyorum yeni yazılar iştahımızı daha çok açıcak, 2. uygulamanın ise erken olduğunu düşünmüyorum.Ayda bir yazı çıkarmak yazma kabiliyetimizi güçlendirecek:)  Senden de bir yazı ricamdır, demeden geçemiyeceğim.:)))İsteyince, azimle güzel şeyler ortaya çıkar diye düşünüyorum.Farklı isimlerinde çıkması temennimizdir, buarada.

   Ve Sevgili M1gin; Bu uygulamayı vicdanen rahatsız olduğumdan değil, uygulamanın ayda bir olması, siteye daha bir canlılık katacağını düşündüğüm için verilmiş bir karardı.Hem sizde başında Yazıların aylık  süreyle devam edeceğini bildirmiştiniz.Buna dayanarak da uygulamayı başlattım.Hatta geç kaldığımı bile düşündüm:)))

  Velhasılı güzel yazıların çıkması için çaba sarfediyorum.Ve çevremdekileri de teşvik ediyorum.İnş... beraber güzel eserlerle sağlam adımlar atarız diyerekten, ve çok konuştuğumu diliminde biraz fazla uzadığını düşünerek, konuşmama son veriyorum:)))

 

Uygulamamızı renklendirmenizi can-ı gönülden dileyerek,

Şimdilik HOŞÇAKALIN efendim:)))

Çifte yarış
2010/06/11 0:16
Bildir! Alıntı ile cevap yaz Oyla! (0 oy)

Bence de yarışmanın ikinci etabı çabuk geldi. Lâkin editörümüzün bir bildiği vardır dedim :)

Yeni yazı ve yazarlar görmekten mutluluk duyacağım, herkese başarılar diliyorum.

Aslında sadece birkaç cümleyle yarışmanın çabukluğunu dile getirmek ve amatörlere başarılar dilemekti amacım, fakat m1gin ayrı bir kategoride benimle yarışmaya kalktı üstesinden gelecekmiş gibi :)

   

Bilmem hâlâ aynı düşüncede midir? :))

Benim Bildiğim Ben
2010/06/11 22:33
Bildir! Alıntı ile cevap yaz Oyla! (0 oy)

Ey Hatip, benim bildiğim ben, uygulamanın aylık olarak "devam edeceğini" değil de, "devam edebileceğini" söyler. 

Tabi yine kesinkes kestirip atmıyoum... Öyle dememiş de olabilirim. 
Dediğim gibi; benim bildiğim ben, kesin konuşmaktan ürken biri. 

Ama olsun canım; uygulamaya en az 5 yazı katılmazsa, biz de bir sonraki aya devrederiz, değil mi ama? 

 

Bu bana yapılır mı yahu!? Daha Hatip 'in elinden kurtulamamışken; abheri saldırıya geçiyor. 
Hem de öyle böyle bir saldırı değil. Sopalar havada uçuşuyor... Yetmiyor , beni yerden yere çalıyor... 
Tabi ben ümidimi yitirmiş bir hâlde boylu boyunca yere seriliyken, abheri bir kılıç koyuyor başucuma. Onu görünce intikam duygularım kabarıyor... Ve bir anda kılıcı kavrayarak yerimden zıplayıp atağa yelteniyorum... Elim kılıca alışsın ve muhatabımın gözü korksun diye, şöyle bir iki de döndürüyorum hani! 
Ama nereden bileyim ki, abheri 'de bir tabanca gizli imiş!
Tetiğe basılıyor ve ben sereserpe.... 

Yok yok! abheri 'nin karşı safta olduğu yerlerde ben yokum arkadaş! 
Ya da... En azından citizen yoksa yokum! 
Hele o, şimdilerde bulunduğu kutsal topraklardan dönsün ondan sonra bir şeyler plânlarız.
Hem o zaman, citizen tüy gibi hafiflemiş olur... Kim tutar bizi yani! 

İngilizce kelime ezberleme oyunu: vav.mbirgin.com
Çınlama
2010/06/16 2:58
Bildir! Alıntı ile cevap yaz Oyla! (0 oy)

Kendi kendime diyorum, bu mübarek mekanda kulağım neden çınlıyor

Meğer çınlatanlar varmış

Yine rahat duramadınız değil mi?  

Ey mbirgin,izin ver yol yorgunluğunu üzerimden atayım

Sonra birşeyler düşünürüz

Hodri meydan
2010/06/19 2:08
Bildir! Alıntı ile cevap yaz Oyla! (0 oy)

Sanatın en güzeli edebiyat adına oluşturulan bu güzel sayfada bu yapılır mı arkadaşlar :)

Hu.. size sesleniyorum m1gin ve citizen :)

Kapışacaksak başka yerde olsun, bu mekâna saygısızlık etmeyelim dimi? :)

Değerli m1gin tek başına beni alt edemeyeceğini anlayınca destek aradı ve sonunda buldu da, kiminle dans ettiklerinin farkında değiller ama :)

Karşı safta da olsa sevgili citizen kardeşime hoşgeldin diyeyim yine de

SLMLAR...

Uygulamamıza Haziran ayı boyunca yazı gönderilmediği için:( M1gin'in de izniyle ''Amatör Yazarlar Yarışıyor 2 '' Uygulamamız Temmuz sonuna kadar uzatılmıştır.

Sitenin değerli Sakinleri Yeni yazılarınızı sabırsızlıkla bekliyoruz..!

Daha önce hiç yazı göndermeyenler de, Yeni yazılarıyla Uygulamamızı şenlendirecekler:)))Yeni yazarlara da sesleniyoruz .!!!

Sevgiyle kalın...

 

 

HAYATINIZIN GÜZEL BİR ANINI DURDURABİLİR MİSİNİZ?


 Küçüklüğümüzün en güzel anlarından biridir geceleri gökyüzüne bakıp yıldızlara hayalimizi anlatmak ve o yıldızı avucumuza alıp saklamak. Hayalimizi hatırladığımız her vakit ellerimizi açıp onu orada görmek isteriz. Aslında yaptığımızın gerçek olmadığını o küçük yaşımıza rağmen biliyoruzdur ama o anı yaşamak büyük mutluluk verir bizlere.Bu yüzden görmezden geliriz gerçeği, bir kenara saklarız. Sonraları yavaş yavaş büyümeye başlarız ve artık gerçekleri gizlemek ağır gelmeye başlar. Yıldızların elimizde tutulamayacağı gerçeğini gizleyemeyiz, dünyanın gerçek yüzüne bakmayı başlarız bir anda. Nasıl elimizde suyu tutamıyor, parmaklarımız arasında akıp gidiyorsa tıpkı bunun gibi hayatında gittiğini, elimizde tutup saklayamayacağımızı anlarız. Yeni keşfettiğimiz hayatın bu yönüne alışmaya ve çok istediğimiz hayalleri yıldızlara anlatmayı bırakıp onun peşinden koşmaya başlarız.


  Bu uzun yolculukta yaşamın acı yönlerini de tadarız kimi zaman.İlk başta biraz bizi zorlar ama daha sonraları olgunluk katar içimize bu tatlar. Yorulduğumuz anlarda da küçüklüğümüzün o güzel anları gelir ve ne kadarda uzakta kaldığını görmek zamanı hatırlatır bizlere. Zaman durmuyor, ilerliyor devamlı diye iç çekeriz. Bizden neler aldı neler götürdü diye gözlerimizin önüne getirmeye çalışırız. Genelde şöyle bir sonuç çıkar; Kazandırdığı da çok olmuştur, kaybettirdiği de... Ama artık hepsi geride kalmıştır. Devam ediyordur zaman. Saatin pili bitince durması ya da bir araba yakıtı bitince durması gibi değildir zaman. Zamanın ne pili vardır ne de yakıtı durmaz devam eder.


  Zaman geçtiğine de üzülürüz bazı anlarda da. Çünkü en güzel anlarımızdan birini yaşıyoruzdur o anda. Çaresizce gözlerimizin önünden kayıp gitmesi ne kadar hüzünlü bir gerçektir. Onu doyasıya yaşamadan, tatmadan sürüp gitmesi ne kadar üzüntü vericidir. Günümüzün her anında onu yaşarken onunla vakit geçirirken bir zaman sonra bizimde yolumuzun sonuna getirir. Bu dünyada ki sınırlı hayattan Ahirette ki sonsuz hayata yollamak ister bizi. Azrail geldiğinde son bir kez daha bakarız ve ona nasıl bu kadar çabuk geçtiğini sorarız. Herkese izlettirdiği filmi izlettirir o an bizlere de; Gözümüzün önüne bir anda bir film şeridi geçirir ve o film en fazla 1-2 saniye sürer ve tüm yaşadıklarımızı görürüz. Sonra da düşünürüz ki hayat birkaç saniyeden ibaretmiş… Kısacası hayat aslında bir kelebeğin ömrü kadar kısa…


ESRANUR IŞIK

Bu mesaj, m1gin tarafından, 15.10.2010 18:04:00 itibariyle düzenlenmiştir.
Us; Akıl, Su; Aşk
2010/07/20 17:57
Bildir! Alıntı ile cevap yaz Oyla! 6,9 (10 oy)

Us;Akıl , Su;Aşk

Su susar;aşk içe,
Su susar, aşk tek hece...
Us susar; su içe,
Aşk susar,benden içe...
Us suya düştü su onu aldı götürdü...
Bir ah çekerdi ‘su’...
ç/ektiğini b/içerdi,
Kendi dahil kimse bilmezdi...
Aynı harftiler
Yerlerinden yadigar
Ağır yükleri birbirlerinden payidar,
Körler ve sağırlar...
Birbirlerini ağırlayamadılar...
Aklın ve kalbin yeri değişir mi?
Manası bu kadar derin
SU derin,
Us derim,
Bu düğümü çözmek zor efendim(!)
Heceler kendinde bulur farklılığın..
Ayinesi budur,
Aşk ve akıl ayrılığının...
Başlarken
Önce
Misal ile...

Aşk su’ya düştüğünden beri
biri O’nsuz diğeri O’nsuz anılamaz oldu,
ikisi bir,tek bir
yekvücut...

Su dua
Euzu-besmele
Sen susuz hayat ömrüne besleme..
Şükret...
Su ,
Yağar...
Şırıl şırıl bardaktan boşanırcasına,
İlâh-i Rahmet.
Su ,
Durulur...
Damla damla da bir bardak,
Aza kanaat.

 

Su...
Türlü türlü y/üzdü..
Gök-yüzünde biriktirirdi de yer-yüzünde peyda ederdi...
İçine akıttıramazdı
İçi kendinden büyük
Dışı idi tüm alem-i kainat..
Suyun derununda aşk aşikar

Su aşktı,
Aşktı t/aştı...
Aştı y/emekti pişti...
Ama aşk karın doyurmadı,
Bu işe şaştı...
Aşk demedi boş,fuzuli…
Aşk derdiyle hoşem el çek ilacımdan tabîb(us),
Kılma derman kim helakim zehr-i dermanındadır…
Dedi ‘ Fuzulî ‘
Su acıdı,
Acısında tatlandı,
Yarasıydı ilacı…


Su sustu...
Oturdu sustu her şeyi bir bir...
Ağladı,
Kendisi zahiri...

Su us/madı
Us hiç olmadı,
Usu olsaydı bunca kahır bunca cefaya katlanır mıydı?
Suyun usu olaydı da aşk olur muydu?
Aşık olur muydu?
Kerem olup aslını buldurur muydu?
Sebepli sorulara nedensiz cevaplar,
Hep aşk’ın yüzünden suyun hürmetinden...
Bunca kahır,bunca cefa neden...
Us olaydı da;
y/akar mıydı bağrını(a)...şk ile,
her şey aşktı
aşkla y/aktı
aşk ile dökülen göz/y/aşları ateşi körükleyen damlacıklardı...
söndürmeye naçar,
Nâra açar
çiçek çiçek...

Aşk;
d/üşerdi akla...
üşüşürdü
somsoğuk suyun buz haline...
ısıtırdı
eritirdi,
y/akardı..

Su geçe...
Aşk varsa zaman sonsuzluğa bürünür müydü?,Su kadar değer biçilene Aşk ‘AŞK’ olur(!) muydu?
Saliseler onda son bulur da her şey onun gibi akar mıydı?
Saat kaç dedikleri;
Su gibi b/içilendi,
İçilirdi
İçlendirirdi,
Doyulmazdı,
Doyurmazdı...

Hasıl...geldik misalin özüne
Zaman su geçe,
Sohbet-i Cânan cereyan etmekte...

Su (aşk) kainata tecellâ ettiğinden beri
Us aldı başını gitti,
Aklıyla kontrol edemediğini kalbine yetiremedi...
Üşür oldu susuz geçen kavurucu sıcaklar
Çöllere düşemedi...
Su sızlardı,aşk bilirdi...
Su hem dertti hem derman
Gerisi gayri yalan...

Su, yüze çıkarırdı her şeyi
Ki aşk vardı muhakkak SU yüzüne çıkardı...
Gizli olamazdı izi vardı...
Aşkın yüzü su,
Gözü kördü.
Sesi bengisular,
dili yok konuşmazdı.
Tutamaz söylerdi, hal dili...

Şüphe yok ki us akıl,
Su aşk...
Şüphe yok ki
Su da us da O’ndan,
Su ile us :
-Aklımla kalbimi aynı kefeye koymak gibi,
Aslında hiç aynı kefeye koymamak gibi...
-Kalbimi aklımın yerine koyduğumdan beri
Aklımı kalbimin yerine koyamadığım yerini merak ettim...
Dedi su,
Ben Aşk idim,
Aşk ben idi,
İkisi de bizdik...
Biz ki yaradan da ötürüydük,
Biz O’nu hatırlatan,
Siretimiz suretimizden daha büyük,çok büyük,
Aşk,her şeydi...
Her şey O’nundu...
O Her şeydi...
...
Dedi us,
Uslandım,
Aklımı alan da Aşk,
Aklımı veren de Aşk...
Ya akılsız olsaydım da
Anlamasaydım?
Akıl O’ndan,
Varlık O’ndan,
Kıl beni ey Aşk...
Bana da Aşk desinler...
Aş desinler...
Bende t/aşsam...

SÜMEYYE KÜÇÜK


Küçük harflerimin gözünüze ve gönlünüze ‘Oh’ çektirmesi SU serpmesi dileklerimle …
Saygı ve sevgi ile ;)

Bu mesaj, m1gin tarafından, 15.10.2010 18:07:10 itibariyle düzenlenmiştir.
Büyücü Meseli
2010/09/18 0:21
Bildir! Alıntı ile cevap yaz Oyla! 6,6 (12 oy)

BÜYÜCÜ MESELİ

not: bu bir masal değildir.

Tık tık tık!
-Kimsiniz?
-Büyücü
-!......
- Siz bana evinizin kapısını açın; ben de size farklı bir hayatın kapılarını… Korkmayın benden, size bazı güzellikleri yaşama olanağı sunacağım. Tabi bunun için… Beni içeri almalısınız.

Kapı açılır. Büyücü içeri girer ve kıza dönerek:
- Dile benden ne dilersen!..

Kızın gözlerinin içine bakar:
- Evet şimdi bana ne istediğini söyleyebilirsin: elmaslar, altınlar, mevki, zenginlik, bilgi, güzellik, zengin arkadaşlar, şöhret, gençlik, sağlık, emrinde köleler…Sen seç, ben verebileceğim kadarını sana vereceğim.

Kız tedirgindir ve yaşadıklarının bir hayal olabileceği zannına kapılır. Etrafına bakınır, sonra kuvvetlice bir çimdik atar koluna…

Büyücü:
-Hadi ama neyi düşünüyorsun bu kadar? Neden tereddüt ediyorsun? Bak bu evi ve bu kasabadaki bütün evleri dolaşıyorum, insanların çoğu bana güveniyor ve istedikleri hayatın saltanatını sürüyor. Sen niye bu kadar kararsız kaldın anlamadım? Bak, bu ev eski ve gösterişsiz; dilersen bu evini saray yaparım. En güzel kıyafetler, maskeli balolar, mücevherler… Senin diğer insanlardan neyin eksik? Onların hemen hemen hepsi bu zevkleri tadıyorken senin bunlardan mahrum kalman, önüne gelen fırsatı geri çevirmen… Bak; sana söylüyorum ,insanların çoğu teklifimi kabul eder. Bir sen akılısın da onlar mı aptal?

Kız düşünceliydi… Büyücünün vaat ettikleri geçti gözünün önünden… Ne kadar güzel şeyler vaadetmişti ona, hayatında göremeyeceği şeyler…
Biraz düşündü; neden kabul etmiyordu ki, kabul etmesine mani ne idi? Doğrusu; büyücü haksız değildi. Şu kasabada bir kendisi mi akıllıydı? Yada aptal?

Kararını vermesi uzun sürmedi. Kızın başı da burnu da havada; aklı zaten bir karış…
- Kabul ediyorum, dediklerinin hepsini istiyorum, dedi tamahkar…

Büyücü sırıttı, sırıttı… O, kendine verilen görevi yapıyordu. Onun görevi kovalamaktı insanları; ikna için… Herkesle muhatap olur; kabul ettirebildiğine ettirirdi, ettiremediğine de…

Büyücü:
- Şimdi gözlerini kapa ve istediklerini söyle, verebildiklerimi sana vereceğim…

Kız:
- Saray istiyorum, prensle evlenip kraliçe olmak istiyorum, hizmetçilerim uşaklarım olsun, güzel kıyafetler istiyorum…

Büyücü; kıza gözleri kapalı olduğu müddetçe hayatının bu zevklerle, bu tatlarla süreceği sözünü verdi ve ekledi:
- Ben gittikten sonra sakın ola ki gözlerini açmayasın. Malum; ben burada bulunmadığım için büyünün etkisi ortadan kalkabilir. Özellikle evinle , bu evdeki kendinle baş başa kaldığında büyü bozulur. Bunu da kabul edeceğini düşünüyorum…

Kız başıyla onadı büyücüyü. Ve rüya başladı… Kız gözlerini kapadığı an kendini sarayda, hizmetçileri de yanında buldu. Üzerinde hayatında gördüğü en güzel elbise, ayağında elmas pabuçları, gümüş tokaları, pırlanta küpeler… Rüya mıydı bu? Kendi sorusuna kendisi cevap verdi: Rüya falan değil; bunların hepsi gerçek… Hatta gerçeğin ta kendisi. Hepsine dokunuyor, hepsini görebiliyor, üzerindeki parfümün kokusunu bile duyabiliyordu. Böyle rüya mı olurdu? (bir duraksama…)

Evet rüya aynen böyle olurdu. Gözleriniz kapalıdır ama siz bir şeyler görürsünüz. İnsanlarla muhatap olursunuz, konuşursunuz, dokunursunuz, ağlarsınız, gülersiniz…Eğer benim gözlerim kapalı olduğu halde buradakileri görüp hissedebiliyorsam…Rüyada da her şeyi bizzat yaşarsın ama uyanınca biter. Sonra içini korku bürüdü, bunun bir rüya olması ne kadar kötü olurdu. Bunu test etmek için gözlerini açmayı düşündü ama büyücü büyünün bozulacağını söylemişti. Buna da cesaret edemedi. Eğer büyü bozulursa bir daha büyücüyü nerede bulacaktı. İyisi mi rüyaysa bile bu rüya devam etsindi...

Her güzel rüya görenin uyanmak istemediği gibi o da güzel rüyasından uyanmak istemedi. Ama işte rüyaydı. Peki; her rüyanın aynı zamanda sonu yok muydu? Uyuyan güzelimiz hiç uykusundan uyandırılmayacak mıydı? Uyandıranın ne şekilde geleceği bilinmez ama… Bu bir masal değildi, onu uyandırmaya gelen de bir prens olmayacaktı…

Yaşadığının bir rüya olduğunu bilse gözlerini açar mıydı acaba? Yoksa bunun bir rüya olduğunu bile bile inatla; gözkapaklarını kirpikleriyle mi zincirlerdi rüyasına? Kopmamacasına…

Sorsak ona: "Hayatların tartıldığı terazide rüyan kaç paha?"

Susar…Gözkapakları konuşur, kirpikler konuşur… İnsan susar… Neydi rüyasının değeri neydi? Bir bilebilseydi…Hayatlara değer biçilen günde, rüyanın okunmazdı esamesi… Düşünebilseydi bir lahza belki bu rüyaya kanıp aldanmazdı…

Ama aldandı, aldandı… Bitmemecesine uzun bir rüyaydı belki onunkisi ama bitmemece diye bir şey yoktu… Her rüya görenin rüyası gibi bu rüya da bitmeye mahkumdu.

Büyücü bıraktı gitti o hala rüyasında… Uyanmayacak mı?

"Ama Allah, onlara (Kendisi tarafından) belirlenmiş bir vadeye kadar mühlet tanır, vadeleri dolunca da (anlarlar ki) Allah kulların(ın kalplerindekin)i görmektedir." Fatır suresi 45

Çekmeceyi açtı şöyle bir göz gezdirdi.işte oradaydı, kıyafetine en uygunu buydu. Altın sırma işlemeli eldivenleri aldı… çok güzeldiler, eline taktı. Baktı, baktı…
Derken…
Can evinin kapısı çalındı…
Tık tık tık!

Kapı tıktıklarıyla birlikte kalbin tıktıkları da durduğunda; ve dahi can evine girilip gerçekle yüzleşildiğinde, uyandırıldığında…

"İnsanlar uykudadır ölünce uyanırlar." (Hadis-i Şerif)

“Büyücü Meseli” biterken asıl hikaye mi başlıyordu? Peki o hikaye… Var mıydı o asıl hikayeyi okuyan… Yeni hikayenin kârileri nerede; söylesin bize… Okuyan…Var mıydı okuyanlardan dönebilen geriye?
Büyü bozuldu; büyücü nerde?..
Senin büyücü dediğin…
Bu meselde dünyaydı…
Can evini sen; büyücüye büyülettiğin bir rüyayla değiştin..
Asıl dünyayı mecaz olanıyla değiştiğin gibi…
Uyuyan güzele benzediğin kadar külkedisine de benziyorsun… saat on iki…
Topla pılı pırtını Sindrella… pılın pırtın?
Kristal ayakkabıların da mı yok?
Oysaki bizim bildiğimiz Sindrella hikayesinde her şey aslına döner…saat on ikiden sonra balkabağı, fareler, eski elbisen artık seninleydi…Bizim bildiğimiz hikayede; bir tek ayakkabıların değişmezdi…
Peki bu hikayede?...
Ben diyorum ki; belki yine bir tek seninle onlar gelir… Yaptıkların; ettiklerin kristal ayakkabıların…
O zaman bu mesel de iyiliklerin senin…
Kristal ayakkabıların olsun…
Sadece onları götürebilirsin. Büyücüye takas ettiklerinden bir tek onlar sağlam çıktı çünkü…
Sadece onlar gerçekti…Götürebildiğin iyilikler, işlediğin hasenat…
Ve büyücü tüm can evlerini dolaştı kandırabildiğini kandırdı…
Tık tık tık!

Beyza UZ

Bu mesaj, m1gin tarafından, 15.10.2010 18:08:39 itibariyle düzenlenmiştir.
Yaşamak
2010/09/18 0:49
Bildir! Alıntı ile cevap yaz Oyla! 6,7 (2 oy)

Masalsı ama masal olmayan yazınızı bir çırpıda okudum mehasin kardeş

Büyücü, dünya ve rüya...Çok güzel benzetmeler bunlar, tebrikler...

Hz.Mevlana'nın

"Her canlının ölümü tadacağını,
Ama sadece bazılarının hayatı tadacağını öğrendim."
dediği sözleri geldi aklıma. İnşaAllah 'insan' vasfına yakışır halde, büyücüye kanmadan hayatta kalmayı değil, yaşamayı becerebiliriz...

Favori Aday
2010/09/18 1:04
Bildir! Alıntı ile cevap yaz Oyla! (0 oy)

Bana öyle geliyor ki; "Amatör Yazarlar Yarışıyor 2", bu yazıyı bekliyordu onca zamandır.. 

Bu nasıl bir üsluptur arkadaş! Okumaya bir başlıyorsunuz... Az sonra bakıyorsunuz ki, kaykaya binmişsiniz... Durmak isteseniz bile duramıyorsunuz. 

Sizi tebrik etmekten yorgun düştük ey mehasin. 
Sakın bu yazıyı da dünden bu yana yazdığınızı söylemeyiniz lütfen! 

Hep övüp duruyorum... Artık övgülerim değersizleşmeye başladı ey! 
Biraz da bu yüzden, biraz eleştirel bakmaya karar verdim. 

Sanki bazı paragrafların içerisindeki bazı cümleler, yeni bir paragraf olmayı hakkediyor gibiydiler...
Ayrıca, mizanpajda bir miktar dağınıklık var gibi...

Bir de bir noktada bir cümlenin yerini pek beğenmedim, hızla kaymaktayken, önüme çıkan bir engel gibiydi: 
"Yaşadığının bir rüya olduğunu bilse gözlerini açar mıydı acaba?"

İyi de, zaten rüya olduğunu biliyor ve bu yüzden gözlerini kapatıyordu ki! Bir de bu cümle, sanki gözlerini açmış da pişmanlık duymuş hissi uyandırıyor... Oysa bu cümlenin geçtiği ana kadar, kahramanımızın gözlerini açtığına ve büyünün bozulduğuna dair bir ibare ile karşılaştığımı hatırlamıyorum. 

Her şeye rağmen, "Amatör Yazarlar Yarışıyor 2" uygulamasında, şu ana kadarkiler arasındaki favorim bu yazı oldu. 

İngilizce kelime ezberleme oyunu: vav.mbirgin.com

yorumlarınız için teşekkür ediyorum sayın m1gin

evet eleştirinizi okuduktan sonra yazımı tekrar okudum ve farkettim

orada

yani eğer yaşadıklarının (kesin kes) rüya olduğunu bilse açar mıydı gözlerini acaba?

zaten o zaman kadar kararsız (ağırlıklı olarak rüya olduğunu düşünüyor ama)kesinlik yok

işte kesin olarak bilse acaba ne yapardı? o zaman da hala kapalı mı kalırdı gözleri?bunu merak etmiştim...

onu da tam soramamışımçünkü orad kesinlik ifade eden bir cümle yok

eğer yaşadıklarının (kesin kes) rüya olduğunu bilse açar mıydı gözlerini acaba?
 

 bu soru sadece merak için sorulmuş bir sorudur. pişmanlık anlamında kullanmamıştım. neysa zaten kendi kastetiğim şekilde de kullanamamışım

 

son olarak eleştirileriniz için de teşekkür ederim

ayrıca yazılanlara eleştiri konusunda bardağa hep dolu tarafından bakılmadığını da göstermiş oldu.

 

 

bir de yazıyı benden çok çok daha dikkatli okuduğunuzu gösterdi bu eleştiriniz.

ben de sizi tebrik ediyorum

hiç bu kadar dikkatli bir okur olamadım...

Bu mesaj, mehasin tarafından, 18.09.2010 02:00:17 itibariyle düzenlenmiştir.
oylama....
2010/09/22 17:11
Bildir! Alıntı ile cevap yaz Oyla! (0 oy)

Uzunca bir süredir yapmadığım birşeyi yaptım ve yazınıza oy verdim mehasin. mbirgin' in kaykay benzetmesiyle bende yazınızı abheri gibi bir çırpıda okuyuverdim.

Fatır Suresi 45 ve Efendimizin hadis-i şerifi yazınızın güzelliğine güzellik katmış.

İnşallah 'tık tık tık' ları  nefsani kalplerle buyur etmeyiz.

Tebrikler....

çok hoş bir yazı olmuş gerçekten..hayatta yaşanılan onca güzellik bir rüya değil aslında..kötü durumlarında kabus olmadığı gibi..Dünya fazlasıyla gerçek!....

...Başlık bulamadım... :)
2010/09/22 23:29
Bildir! Alıntı ile cevap yaz Oyla! (0 oy)

Büyüklere masallar adı altında bu gibi hikâye türü yazıların devamı gelir mi acaba Sayın Mehasın tarafından. :) Uyku zamanı şu sıralar, ben de okudum ve kalkıp uyuduğumda gerçek bir rüyaya dalacağım. Ama inşâallah sahte rüyalara dalanlardan olmam da...

Elbetteki  gerçeklerin anlatıldığı bu  yazı hakikati yansıttığı için hikâye olamaz. Ama belki yaramaz büyüklere okunursa bir çocuk gibi susar da dinler ve payına düşeni alarak ders çıkarabilirler.

Birkez daha vesilenizle şu sahte ve bir rüyadan ibaret olan dünya hayatına farklı bir bakış açısıyla  bakarak  kendimden/benliğimden korktum gerçekten. Okurken ne kadar  etkilensem de  kendimi bu gibi hikâyelerin dışında tutsam da aslında bende böyle gerçek bir masalın kahramanını canlandırıyor olabilirim  ve her an böyle bir  rüyaya inanmam söz konusu olabilir, belki de gözleri kapalı olanlardanım da farkında değilim.

Allah anlık heveslerin ve geçici hayatın kurbanı omaktan korusun hepimizi.

 

Not:Birde sayın M.birgin ne kadar dikkatlisiniz. Yaptığınız eleştiriye bakınca çözmekte zorlandım ve şöyle düşündüm:

Kurduğum  tüm cümlelerde isim konulamayacak cinsten garip hatalar var. Acaba bunları da farkediyor mu Sayın M. Birgin ve diğer arkadaşlar.:)

Mesela Cümleyi genelde tersten kurarım. Ve birçok imla hatası yaparım. Dobra  bir eleştiremen tarafından acilen bu kusurlarımı bulup düzeltmem gerekiyor. Yoksa  geleceğim tehlikede. Hani yazar olursam diye diyorum.

Bu mesaj, Leyli tarafından, 22.09.2010 23:32:38 itibariyle düzenlenmiştir.
Gamsız Editör =)
2010/09/30 16:51
Bildir! Alıntı ile cevap yaz Oyla! (0 oy)

Sayın Hatip i geçtiğimiz hafta aramış bir güzel fırça atmıştım  

Ya hadı benim durumum malum sen nasıl editörsün =) Neden ilgilenmiyorsun yazarlarınla =))

ilgileneceğini söyledi lakin görüyorum ki hala uğramamış =)

Şimdi benden sonra damlar sakın inanmayın okulu bahane edecektir =)

yok öyle birşey çardak sefası yapıyordu , okul yogunluğu bu hafta başladı

hatta sefası öyle derin ki telefona bakma zahmetinde de bulunmuyor =)

E hadi Hatip cim ayıkla pirincin taşını hadi sana kolay gelsin bayan renklistop

ve son olarak bugun ayın sonu e kim birinci =) ben hemen Hatip i arayıp fırçamı atayım da açıklama yapsın size =)

selametle fm =)

GAM'SIZ DEĞİL GAM'LI EDİTÖR:)
2010/10/01 10:11
Bildir! Alıntı ile cevap yaz Oyla! (0 oy)

Selamlar...

İlk öncelikle iyisinizdir inş.. Sevgili site sakinleri Siteye uğrayamasam da sanmayın ilgisiz kaldım, yazılarınızı okudum ama yorum yazmaya keyf-i halim yoktu Biraz dertler üst üste gelince bende kapandım kendi dünyama, ama toparlandım çok şükür ve yine sizlerleyim...

 Ben bu siteye gönül koymuşum, gerisi laf-ü güzaf'tır...Sevgili Z.Sarı'nın dolduruşlarına da gelmeyin sakın Hadi hodri meydanHem benim gönlüm sizinle... Z.Sarı bir de siz ararsınız da size dönmez miyim, Telefonumun en çok meşgul olduğu insan sizsiniz ve bundan da büyük bir keyif aldığı insan sizsiniz, Aşkolsun o yüzden.. 

Ve Birincilerin açıklanma zamanına gelince; şöyle bir değişiklik oldu,

Uygulamamızda en az 5 yazı olunca birinci belirlenecek, sonunda da açıklanacaktır.Oy kullanmayı da ihmal etmeyin emi :) O zamana kadar da güzel yazıların gelmesini temennimiz...Çınlatalım bir kez daha kulaklarıKendine güvenen sevgili Amatör yazarlar, hadi durmayın! Yazmakla hayatınıza yeni başlangıçlar kazandırınRuhunuzu tatlandırın, ikramlarınızla hanemize misafir olun...Başımızın üstünde yeriniz var, unutmayın:)

Eeee Z. Sarı'yı da biraz olsun rahatlatmışızdır

Uygulamamızı renklendiren, ve kendine güvenip de yazılarını yollayan mehasin'e, esranur'a, ve hamus'a teşekkürlerimizi mütebessim bir çehreyle sunuyoruz...Daha nice güzel yazılarını da görmekten memnun olacağız, devamı gelir inş...

 Ve MEVLANA der ki; Sevgiden, tortulu bulanık sular arı-duru bir hale gelir.

Sevgiden, dertler şifa bulur. Sevgiden, ölüler dirilir. Sevgiden, padişahlar kul olur. Bu sevgi de bilgi neticesidir.
 

Severek hayatla kucaklaşın, sevgiyle kalın...

 

İlân Yinelemece
2010/10/02 1:50
Bildir! Alıntı ile cevap yaz Oyla! (0 oy)

Hmm... Hatip bana da okulunun yoğunluğundan söz etti, ey Z.SARI. Ne yani, numara mı şimdi bu? 
Bak sen! Demek çardak sefası yapıyordu ha! 
Ya günahını almayalım; belki de buradaki yazıların çıktısını almış, çardakta tahlilini yapıyordur, kimbilir. 
Böyle bir ortam, çay olmaz elbet!
Bak ya; canım çekti! hamus 'un şiiri de ne güzel okunurdu öyle bir vaziyette. 

Yok yok! Hatip 'in yokluğu iyi mi olmuş ne? Baksanıza, dinlenmiş, kendini toplamış, capcanlı bir hâle gelmiş... 
Kimbilir; belki buraya ekleyebileceği bir yazı da yazmıştır...
Sahi ey Hatip; çardaktayken yazmadınız mı öyle bir yazı? Bu fırsatı kaçırmamışsınızdır bence... Hadi şimdi o yazınızla yarışmacı olarak katılın... Editör dediğiniz, her konuya katılır, öyle değil mi? 

Haylidir ortalıklarda görünmeyen Leyli 'ye de sataşsam mı ki?
Yok yok! Zaten sanırım benim bu takılmalarım yüzümden kayıplara karıştı. Ardından konuşmak iyi olmaz şimdi.
 

Evet ey arkadaşlar, "Amatör Yazarlar Yarışıyor 2" uygulamasının henüz başladığı günlerde benim; bu son günlerde de konu editörümüz Hatip 'in, ifade ettiğimiz üzere, en az 5 yazı katılımına ulaşmamız halinde, ay sonunda sonuçları ilân edeceğiz! 

Bu mesaj, m1gin tarafından, 02.10.2010 02:03:43 itibariyle düzenlenmiştir.
İngilizce kelime ezberleme oyunu: vav.mbirgin.com

Hatip çardakta çay sefası yapıyordu bu doğru

ve evet çay sefası yaparken sanırım bir yazı yazmış =)

İşin doğrusu kendisini bu yarışmada görmek istediğimi söyleyince bir yazısının olduğunu fakat tamamlamadığını söylemişti =)

kendisine biran önce bitirmesini söylemiştim =)

ve son 2 yazı sonuç için hadi biri Hatip ten diğeri de Leyli den olsun yahu

Hadi bekliyoruz =)

Çok mu duygusalım neyim. Ama çok ciddi ve samimi olduğumu da bilirsiniz siz  sevgili arkadaşlarım. Şimdi itiraf edeceğim herşey bilirsiniz ki asla yalansız, katıksız içimden gelenlerdir... Gerçekten hepiniz seçilmişsiniz galiba; çünkü vefa duygusu herkese bu denli cömertçe verilmez Allah tarafından. :)

Ve sizde çekememezlik ve kibir hiç yok yahu. Ne güzel bir özellik bu maşâllah diyeyim de nazar değmesin.

Siz hepiniz karanlık ismimi anıp durdunuz arkamdan ama ben bir türlü yazamadım. Çünkü evimiz misafir işgalinde. Bu akşamdan sonra da bir on gün kadar yazamayacağımı tahmin ediyorum. Bugün bilgisayar kuzen olmadığı için bana kaldı. O misafir olduğu için ve uzaklardan geldiği için makamımdan feragat ettim. Makamım da odacağzım oluyor. Birileri yanımdayken birşeyler yazamıyorum.

Hele ki bu canım kuzenim yok mu, hemen arkamda oturup  çok feci sakız çiğniyor ve bilgisayar  başında olmadığında da benim ölene kadar çalışsam yapamayacağım bir hızlılıkla  sürekli mesaj yazıyor. Hatta idda ediyorum bakmadan yazıyor. Ya hu ben bakarak bile yazamıyorum. Süreki cak cak sakız sesi ve tuşların saniyede onbeş defa çıkardığı isim koyamadım anormâl sesler ayyûka çıkıyor. Hâl böyle olunca adımı bile unutuyorum.

 

Sayın M.Birgin, Sayın Abheri, Sayın Citizen, Sayın Z.Sarı , Sayın Mehasın ve sayın tüm arkadaşlar, hepiniz cidden çok değerlisiniz. Neden?! Çünkü kazayla bile olsa  muhattab olduğunuz birine fazlasıyla değer veriyorsunuz. Allah sizden râzı olsun ve hayâlinize bile gelmeyecek dâimî mutluluklara boğsun... Daha ne denir ki?!

Neyse yeter bu kadar itiraf. Demek beni de yarışmanıza davet ettiniz. Çok mes'udum.:)

 

Eh, ben herkesten amatör olduğuma göre  katılmamdan doğal birşey olamaz. Bir hazır yazım var eskiye ait. Tamamen hayâl ürünü  ama bakalım uygun olur mu? Bir düşüneyim, taşınayım ve danışayım; size getireyim. :) Sağolun, varolun arkadaşlar. :)

Bu mesaj, Leyli tarafından, 02.10.2010 23:54:19 itibariyle düzenlenmiştir.
yarışmaya acemi yazarlar =))
2010/10/04 0:21
Bildir! Alıntı ile cevap yaz Oyla! (0 oy)

Sayın Leyli heyecanla yazınızı bekliyorum(z) =)

ve Sayın Hatip =) İçinizdeki sesleri merak ediyorum doğrusu =) Umarım notalar yerinde nihavent makamında bir busedir

Nerden çıktı şimdi nota diyenleriniz =) Hatip bana başlığı fısıldadı da =) akşam güzel bir muhabbet ettik ve kendisi İnşaallah nasib olursa

yazıyı tamamlayıp ekleyecek =)

Hadi içimden geldi aramızda komik bir muhabbet geçti =)

Kendisi bana dediki ; sende katıl niye katılmıyorsun yazın yok mu ?

Bende bir yazı yazdığımı lakin onu Gençlik İstasyonun da yayımlayacağımı söyledim ve

Hatip ne o o kadar iddalı değilmisin diye sözümü kesince  bende;

yav dur lafımı tamamlayayım dedim  buyur dedi =)

ya canımmm şimdi 2.kez birinci olmak olmaz değil mi ama ?  Birazda başkaları birinci olsun  arada bayağı güldük ve

Hatip çok mütevazi olduğumu söyledi  öyleyimdir ama

Hadi bakalım Hatip ve sayın Leyli sizin yazılarınızı merakla bekliyorum yarışma çok heyecanlandı yahu

buarada mehasin ide unutmayın sanırım şuanda birincilik onda ona göre

Hayırlı Leyller.;)
2010/10/06 1:10
Bildir! Alıntı ile cevap yaz Oyla! (0 oy)

Ortalığa çıktığıma pek sevinmediniz  galiba.Kimselrden ses seda yok.

 

Sandığım gibi olmadı. Ortalık  tenhalaştı. Ve ben de arada  yazıma baktım  ve katılmamaya karar verdim. Çünkü kıyamayacağım kadar mahrem saydığım hatta kıskandığım bir yazı olduğuna karar verdim.  Diğer arkadaşlarıma başarılar diliyorum. Belki ilerde  yeni bir yazıyla katılırım, kim bilir.:)

Bu mesaj, Leyli tarafından, 06.10.2010 01:11:20 itibariyle düzenlenmiştir.
Deli Deli Kulakları Küpeli
2010/10/06 2:06
Bildir! Alıntı ile cevap yaz Oyla! 6,7 (9 oy)

deli deli kulakları küpeli

susmak istedikçe konuşan bir dilim var
gülmek istedikçe ağlayan bir yüreğim..
kocaman âhlarım var içimde
anlamını bile bilemediğim
bilmezler içinde bilir sanılır kimliğim

çayın dumanı gibi buğu buğu düştümü gönle hüzün
yaslarım başımı gönlüme inadına hatırlatırım hasretimi kendime
yansa da içim har har, kara kara dumanlar çıksa da gönül ocağımdan
isler kaplasa da sinemi unutmayı silmeli fikirden kaçıp gitmeyi silmeli
yandığın yer 'var' olacağın yerdir bilmeli
durmadan yine yeni baştan köz gibi azık.. kor gibi ateş.. kül gibi hiçlik..
köz.. kor.. kül..
sonu bahçelerce gül..
Gül bahçasıyla varmak istense 'Dost'un kapısına durma yan gönül!!

bilmiyorum.. bilmiyorsun.. bilmiyorlar...
yanmıyorum.. yanmıyorsun.. yanmıyorlar...
sevemiyorum.. sevemiyorsun.. sevemiyorlar...
yaşayamıyorum.. yaşayamıyorsun.. yaşayamıyorlar...
kanamıyorum.. kanamıyorsun.. kanamıyorlar...
gülmüyorum.. gülmüyorsun.. gülmüyorlar...
ağlayamıyorum.. ağlayamıyorsun.. ağlayamıyorlar...
Allah'ım bilirler içinde hep bilmezlerdeyiz..
sözlerimiz hep kandırmaca.. Nurdan çerağınla Sen BİLDİR bize...

bunların da hepsi deliden bozma birinin saçmaları
neden yazdın ya o zaman derseler de
durmuyor ki içerde birileri
koparıyor yürek tellerini
deli işte ne yazsa yeri
mazur görsün büyükleri, kardeşleri, yârenleri 
selam eder gözden kaybolurum fonda ah şu gurbet elleri…
 

 

esselam olsun değerli site sakinlerine; biz çoğunluk suskulugillerdeniz ama sevgili Z.Sarının tabiriyle iştahımızı kabartıyor hem bu yarışma hem muhabbetleriniz.. (maşallah barekallah nazar değmesin inşaAllah) :)  biz yine perde arkasında izleyiciyiz lâkin bir nefescik olsun 'hû' demeye niyetliyiz bu gecelik.. okumanızın sonunda bir delimiz eksikti demezsiniz inşaAllah.. dua ile Rabbe emanetsiniz vesselam.

Bu mesaj, m1gin tarafından, 15.10.2010 18:11:26 itibariyle düzenlenmiştir.
Gezinim
2010/10/06 4:01
Bildir! Alıntı ile cevap yaz Oyla! (0 oy)

Ehlen ve sehlen ey elfani,

Dizelerinizi okurken çok değişik ruh halleri arasında gezindim. 
Yani ne bileyim başlıkla birlikte, hafif eğlence moduna girdim... Ancak az sonra baktım ki, görünenden ötesi varmış derinlerde... Hadi ben de dalayım, dedim; duruldum, daldım. 
Ne var ki, az sonra, deniz gelgitlenmeye başlamaz mı? 
Şöyle bir etrafıma bakındım... Neyse ki kıyı yakın görünüyordu. 
Anladım ki, başka diyarlara varmışım... Ama olsun yahu, toprak parçasına basıyor olduğuma şükür! 
 

Ey Leyli, yazınızı eklememek istemenize gerekçe olarak yazdıklarınız, merakımızı arttırdı yahu! 
Hani olur da bu yazınız olmayacak olursa, size bir önerim olabilir... Dikkat ettim de, siz çok güzel dua ediyorsunuz. 
Bu anlamda Senai Demirci 'nin çok hoş birçok örnek yazısı bulunuyor... Sizin de başarılı bir ürünü ortaya koyabileceğinizi düşünüyorum. 

Bu Z.SARI da yaşına göre pek olgun canım! Daha bu çağında birinciliklere doymuş... Helal olsun. 

Bu mesaj, m1gin tarafından, 06.10.2010 13:59:22 itibariyle düzenlenmiştir.
İngilizce kelime ezberleme oyunu: vav.mbirgin.com

Sayın elfani ,

öncelikle hoşgeldiniz diyorum =) ve yazı mı desem şiir mi yoksa kelimelerin cümle misinasına dizildiği inci mi =)

çok beğendim ve özellikle ;

neden yazdın ya o zaman derseler de
durmuyor ki içerde birileri
koparıyor yürek tellerini

bu satırlar maaşallah...Hakikaten yazmak için değil içerde dur(a)muyorlar, bi yerde kemirmeye başlıyoryüreğinizi, kelime fareleri...

Hal böyle olunca çıkıveriyor maksat yazmak olsaydı şayet imlaya dikkat ederdi herkes öyle ki yanlışı göze alarak yazıyor herkes ya genel değilde kendi adıma söyleyeyim ; o an içimden geldiği için yazıyorum ve daha sonra duru bir akıl ile okuduğum da o yanlışı düzelttiğimde sanki o an ki duygudan uzaklaştırıyorum yazıyı.

Düzeltmediğimde ise okuyanı yaklaştıramıyorum duyguya =) ya bana özel yanlış kalacak ya okuyana anlamlı kılınacak ikisinin ortası olsa güzel de =)

Neyse biraz karışık oldu ama olsun bunlarda içerde duymayan sözlerimdi  

Ve değerli m1gin abim ; ben gönlümün birincisiyim  yarışmacılar derlerya hani =)

ve en çok inanmadığım fakat her yarışta kaybedenlerin kullandığı söz ( arada inanmasamda bende çok kullanmışımdır ) ;

ÖNEMLİ OLAN YARIŞMAKTI

Şimdi yarışmanın neticelenmesi için bir yazıya daha ihtiyaç var,

bakalım başka yazılar da gelir İnşaallah sayın elfani gibi güzel sürpriz yaparlar belki, kimbilir

 

Ehlen ve sehlen ey elfani,

Dizelerinizi okurken çok değişik ruh halleri arasında gezindim.
Yani ne bileyim başlıkla birlikte, hafif eğlence moduna girdim... Ancak az sonra baktım ki, görünenden ötesi varmış derinlerde... Hadi ben de dalayım, dedim; duruldum, daldım.
Ne var ki, az sonra, deniz gelgitlenmeye başlamaz mı?
Şöyle bir etrafıma bakındım... Neyse ki kıyı yakın görünüyordu.
Anladım ki, başka diyarlara varmışım... Ama olsun yahu, toprak parçasına basıyor olduğuma şükür!
 

ehlen ve sehlen ey m1gin,
yorumunuzu okuyunca şöyle bir baktım da dediğiniz kadar var hani bu fakir başladığı diyarı dahi hatırlamaz durumda ama olsun elhamdülillahi ala külli hal. ismiyle müsemma yazı ve yazısıyla müsemma kalemi tutan diye buna denir heralde diyesim geldi..  nerden varırsak varalım kapı başlığa açılıyor e benim kapı zaten hiç kapanmıyor

ve sevgili Z.Sarı ortancalıkla olacak hoşbulduk diyorum ben de :) 

hoş betimlemeleriniz için teşekkürler ederim görülen görenin gördüğünce, hissettiğince güzeldir hoştur inşaAllah.. açılan kapının, içerinin halince kokusun saçar salına salına gezer.. öyle bişeyler işte  

bazen öyle oluyor ki hiçbir imla işareti koyasım gelmiyor kendim okurken vurgusuyla okuyabiliyorum ama başkası okurken nerden bilsin nerde ne vurgusu var mecburen koymak durumunda kalıyorum. büyük harfleride sevmiyorum nedense ne yapsak yeri biz de böyle geçiniyoruz işte elhamdülillah

lafı fazla uzatmadan gayrı ben susar bana elveda.. cümle forum halkına selam ola.

sayın elfani;

öncelikle elinize, kaleminize sağlık ve asıl bu şiiri yazan gönlünüze sağlık...

kaleminiz çok güzel; yazınız beni de m1gin ve z.sarı gibi aldı bir yerlere götürdü.

iyiki çok uzun değilmiş zira ben edirneden yeni geldim, korktum evime kavuşmuşken yazı bitiminde kendimi evde bulamamaktan... sayın m1gin yere basıyor olduğuna şükrediyor ben de hala çok şükür evdeyim

 Yazının da ruhu vardır. Büyücü Meselimin bana küsmeyeceğini bilsem iyi olan kazansın derdim de Büyücü Meselime ayıp olmasından ötürü övgülerimi de frenliyorum efendim

zaten fazla söze ne hacet yazı kendisi konuşuyor değil mi? (Maşaallah)

ortancalıkladan esinlenerekten:

soncalıkla ; suskungillerdenim demişsiniz,bir site sakini olarak,suskunları oynamayın ve sakinleri böyle yazılardan mahrum bırakmayın diyorum...

 

 

 

Bu mesaj, mehasin tarafından, 08.10.2010 22:16:00 itibariyle düzenlenmiştir.
Abonelik Bilgisi Abonelik
Kullanıcı Adı:
Parola:
Bilgi Hatırlatma Yeni Üyelik
İletişim | Kullanım Şartları | Reklam Bilgileri | Tüm Üyeler | Ne Nasıl Yapılır? | Arama | RSS | Twitter | Facebook | Youtube

Son Üyeler: Gakk, busbus, siyamiaytar, 1234123123123, Siyami,
Son Oturumlar: