GÜNAHA ALIŞMAMAK

Geçtiğimiz hafta Avusturya'nın Graz Eyaleti'nde bir Müslüman kız öğrencinin başörtüsü, başındayken sınıf arkadaşı iki kız tarafından yakılmaya çalışıldığı haberi bizleri hüzne gark etti. Sınıf arkadaşları ile okul gezisine katılan 15 yaşında bir kızcağızın başına gelen vahşi bir olay bu bahsettiğim.
Duyanları dehşete düşüren; vicdan ve merhameti olan hiçbir insanın her ne inançta olursa olsun kabullenemeyeceği bir zulüm. İşin en elim tarafı da Katolik Yardımlaşma ve Dayanışma Örgütü Caritas'a ait olan bir ekonomi meslek lisesinin düzenlediği bir gezi esnasında yaşandı. Bu zulmü yapan öğrencilere verilen göstermelik uyarı cezası.
Şimdi şunu sormak istiyorum kendimize. Bu olayda içimize yumruk gibi oturan, vicdanımızı sızlatan, bize “bu kadarını da nasıl yaparlar” dedirten unsur, bu kızcağızın başörtüsünün başında iken yakılması mı? Başörtüsü başından çıkarıldıktan sonra yakılsa idi bizi daha mı az etkileyecekti. Yani bizi bu kadar derinden etkileyen yön o mazlumenin saçının, başının yara alması mı sadece? Başörtüsü yakılmasaydı da sadece başından zor kullanarak çıkarılsa idi ya da sadece başından çıkarılması emredilse idi bizi daha mı az etkileyecekti?
Bütün bu soruları kendimize sorduğumuzda verdiğimiz cevaplar “Hayır” oluyor mu? “Hayır, bizim için bir kızın başörtüsünün bu vicdan sızlatan şekilde ateşe verilmesi de, başörtüsünün zorla çekilip alınması da, başını açacaksın diye şartlar oluşturulup bu şekilde başını aç diye emir verilmesi de aynı derecede bizi etkilemektedir.” diyerek samimi/kararlı bir şekilde cevaplayabiliyor muyuz?
Yapılan olayın vehametini vurgulamak niyetinde değilim, ancak bizim, birer Müslüman fert olarak, bu vehamet karşısında aldığımız tavırlar Allah’ın kulu olmaya, Rasulünn ümmeti olmaya layık bir davranış mı?
Ramazanın başından itibaren Nefis terbiyesi üzerinde duruyorduk. Nefsin insana kötülüğü emrederken kullandığı en tehlikeli hali günahı kişiye normal göstermesidir.
Kişi bir halin, davranışın, işin günah olduğunu bilirse tövbe etmesi için içinde hep bir sıkıntı olur. Bunun aksine kötülük işleniyorsa, biz de bunu normal demek ağır kaçıyor belki ama her zaman maalesef olan hadiseler diye alışmış gibi tavır takınıyorsak halimize ağlayamayız bile.
Efendimiz Aleyhis-Salatu vesselam: “Sizden kim bir kötülük görürse, onu eliyle değiştirsin. Şayet eliyle değiştirmeye gücü yetmezse, diliyle değiştirsin. Diliyle değiştirmeye de gücü yetmezse, kalbiyle düzeltme cihetine gitsin ki, bu imanın en zayıf derecesidir.” buyuruyor.
Her gün birçok zulüm, haksızlık, kötülükle karşı karşıyız. Bunları elimizle düzeltme imkanı aramalıyız. Elimizle düzeltme imkanı bulana kadar dilimizle bunun yanlış olduğunu her platformda haykırmalıyız. Günümüzde bu elhamdulillah mümkün. Tabi bütün bunların yanında bütün bu yaşananlar bizim içimize sıkıntı da vermiyorsa efendimizin hadisinde buyrulan imanın en zayıf halini bile yaşayamıyoruz anlamına gelir (Allah korusun).
Bu kadar zayıf durumda değiliz; ancak üzerimize ölü toprağı serpilmiş gibi tepkisizliğimiz de bir gerçek.
Bu tepkisizliğin sebebi sadece nefsimizin bize bu günah/ zulüm/ kötülüklerin her zaman olagelen bir durum olduğunu telkin etmesidir.
Müslüman her an için kendi durumunu sorgulayan, yaptığı ve yapması gereken her davranışı çok dikkatli bir şekilde değerlendiren kişidir. Bu şekilde değerlendirdiğimizce günaha/ zulme/ kötülüğe asla alışması veya rıza göstermesi mümkün olamaz.
Zaten her gün birileri öldürülüyor veya tutuklanıyor diye dün gerçekleşen Mescid-i Aksa'nın manevi muhafızlarından Şeyh Raid Salah’ın tutuklanmasına sessiz kalamaz. Zaten açmak zorunda kalıyorlar diye her gün başörtüsü ile okullara giremeyen kızlarımızın durumuna biz alışamayız.
Rabbimiz bizi günahlara karşı uyanık tutsun, bizi günaha alışmaktan, haramı normal görmekten muhafaza etsin.
 

Bu yazı www.hataymanşet.com gazetesinde yayınlanan haftalık yazımdır.

    Çok faydalı bir konuya parmak basmışsın. İnsanlar küçük günahlarda ısrar ettim mi o küçük günahlar büyük günaha dönüşürmüş diye okumuştum bir yerde. Ne yazık ki başötrüsü ile ilgili hanım kardeşlerimiz  büyük sıkıntı yaşamakta. Dua etmekten ve ALLAH'ın hepimizi ıslah etmesini dilenmekten başka bir şey gelmiyor elden.

Sayın akifhafif makalenizin sonundaki duanıza aminnn diyerek başlamak istedim sözlerime...

makaleniz aracılığı ile bu olayı öğrendiğimde inanın o kıza üzülmektense  onu canice yakmaya çalışan bir avuç sefil öğrencilere üzüldüm.Zira bu hadise bana Hz.İbrahim a.s. kıssasını hatırlattı ;Gül Bahçesi...Rahmanın rahmeti engin deniz....Bir adı Er-Rahman ise bir diğer esması da El-KAHHAR dır bunu unutmamak gerek....Akl-ı selim olan her insan Rahman a sığınır Kahhar dan ise çekinir...Bu olayları okudukça,gördükçe ve duydukça şükrediyorum;Rabbim şükür ki biz zulmetmiyoruz  zulme uğrayarak mazlum kulların arasına girerek cennetine bir adım daha yaklaşıyoruz;Cennet boş değil,Cehennem de luzumsuz değil....Sayın akifhafif makaleniz için kaleminize sağlık;makalenizi yazmanıza neden olan başörtülü kız için Allah ondan razı O da Allah dan razı olsun diyerek ateş kahramanlarına ise şu ayeti yazmadan edemeyeceğim;ZALİMLERİ İSE ARTTIRMA ANCAK HELAKÇA ARTTIR!!!  (Nuh suresi)

Öyle bir devirde yaşıyoruz ki uluorta işlenen günahlara sadece kalbimizle tepki verir hale geldik malesef. Malesef diyorum çünkü ne elimizin nede dilimizin gücü yetiyor çoğu zaman . ALLAHIM SEN AFFET BİZİ.

Hangimiz yolda gördüğümüz henüz belki lise öğrencisi bile olmayan ara sokaklarda gizli saklı üzerlerinde  öğrenci formalarıyla dolaşan çocuklarımıza bu yaptığınız günah haram diyebiliyoruz, yada ellerinde bira şişeleri ağızlarında sigaralarla parklarda oturan çocuklarımıza ,gençlerimize....

Ramanzan' da dahi açık olan tekel bayilere neden açıyorsunuz, niye satıyorsunuz mübarek günlerde diyebiliyormuyuz....

İşte öyle bir devire geldik. AHİR ZAMAN ÜMMETİ.ALLAHIM SEN AFFET BİZİ.

Önüne engeller konulan dini vecibelerimiz ve kalbimizle tepki verdiğimiz haramlar, günahlar....

Daha yakın bir zaman da haber sitesinde okumuştum. Okulca düzenlenen Çanakkale turunda yola çıktıktan sonra başörtülü bir kızcağıza ' ya başörtünü açacaksın yada bizimle gelemezsin ' tepkilerine tepkisiz kalarak otobüsten indirilişi....

Yada benim gibi kamuda  başörtülerinin üzerlerine geçirilen yapay perularla çalışmamız, yada başını kamu alanında açmak zorunda kalanlar....

Bu örnekler bitmez.....Benim asıl korkum çocuklarımızın geleceği....Rabbim onları Allah rızasını kazanma yolunda nefis mücadelesi veren fertler olarak yetiştirmeyi bizlere nasip etsin inşallah....

Rabbim Efendimiz Aleyhis-Salatu vesselamın: “Sizden kim bir kötülük görürse, onu eliyle değiştirsin. Şayet eliyle değiştirmeye gücü yetmezse, diliyle değiştirsin. Diliyle değiştirmeye de gücü yetmezse, kalbiyle düzeltme cihetine gitsin ki, bu imanın en zayıf derecesidir.” hadisi  şerifine uyanlardan olması nasip etsin inşallah.

Bu anlamda Sayın Akif Bey sizi nefislerimize bir nebze olsun engel koyan yazınızdan dolayı tebrik etmek istiyorum.

GÜNAHA ALIŞMAMAK DEĞİL ALIŞAMAMAK LAZIM.ÇÜNKÜ ETRAFINIZA BAKTIĞINIZDA GÜNAH İŞLEMEMENİZ MÜMKÜN DEĞİL.GÖZLERİMİZ,KULAKLARIMIZ,BÜTÜN AZALARIMIZ GÜNAH İŞLEYEBİLİYOR.ÖNEMLİ OLAN SAMİMİ OLUP GÜNAH İŞLEMEMEK İÇİN GAYRET GÖSTERMEKTE.GÜNAHA ALIŞMAMAK DEĞİL ALIŞAMAMAK ÖNEMLİ OLAN.GÜNAH ORTAMALARINDAN UZAKLAŞIP HELAL ORTAMLARINA GEÇMEK LAZIM.ÇOCUKLARIMIZI DA KENDİMİZİ DE O ORTAMLARINDAN UZAK TUTMALIYIZ.YOKSA HER AN GÜNAHA DÜŞÜYORUZ.ALLAH2TAN O ORTAMLARA GİRMEMEYİ YADA DÜŞMEMEYİ DİLEMEK LAZIM.

TEPKİ VERMEYE GELİNCE TEPKİ O AN NE GEREKİYORSA O OLMALIDIR.EL İLE OLACAKSA EL İLE,DİL İLE OLACAKSA DİL İLE,KALP İLE OLACAKSA KALP İLE(TABİKİ TAVSİYE EDİLMEZ.)BU ALLAH'IN EMRİ.PEYGAMBER HİÇBİR ZAMAN KENDİNDEN KONUŞMADI.

EĞER KORKU GÖSTERİRSENİZ BU DAHA KÖTÜ.GERÇEĞİ GİZLEMEK OLUR.BU DA EN AZINDAN MÜNAFIKLIK OLUR.PEYGAMBERİMİZ KORKU,ACİZLİKTEN HEP ALLAH'A SIĞINMIŞTIR.

günaha alışmamak ne demek artık öyle hale geldikki her türlü günah mübah hale geldi sıradan olmaya başladı mesela tv günah diye bazı aileler evlerine koymazlardı şimdi her odada mevcut vede her türlü ahlaksızlık normal gösteriliyor kimin eli kimin cebinde gençlere kötü örnek olmak için yarıştalar bilmem anlata bildimmi benimle aynı görüşü paylaşan umarım vardır..........

GÜNAHIN NE OLDUĞUNU BİLMEDEN GÜNAH DEYİP GEÇMEK İNSANDAN ÇOK HAYVANA BENZEYEN YARATIKLARIN KENDİ SUFLİ EMELLERİNE ALET EDECEKLERİ TEMİZ DİMAĞLARDAKİ SUÇA KARIŞMAMIŞGENÇLİĞİNİN BAHARINDAKİ HAYATA ADIM ATMAK İÇİN BEKLEYEN ANAKUZULARINI KURTLAR SOFRASINDAKİ MEZELERDEN BİRİ YAPMAK İÇİN UĞRAŞAN HASTA BEYİNLERİN TOPLUM DEJENERASYONUNUN KUZULARDAN BAŞLADIĞINI BİLEN ALLAH'SIZ, KİTAPSIZ,DİNSİZ ODUĞUNUN FARKINDA OLMAYAN EBU CEHİLLERİN TORUNLARI YANLIŞ OLARAK ÖĞRETTİKLERİDİR.MEHDİ'NİN OLMADIĞINI YAYIP MEHDİ BİZİZ DİYEN BU YARATIKLAR GÜNAHI HELAL SAYIP SEVAPLARA GÜNAH DİYEREK GEÇİNEN İLMİYE SINIFI ZANNEDİLEN GERÇEK DECCALLERDİR.YECÜC VE MECÜC'TE BUNLARIN BÜTÜN DÜNYADA VAROLAN KISA BOYLU,BİÇİMSİZ,SÜREKLİ YENİ SAFSATALAR ORTAYA ATAN EN TEHLİKELİ VE EN SALDIRGAN KESİMLERİDİR.GÜNEŞ BATTIĞI YERDEN DOĞACAK SAFSATASINI DA BUNLAR ÇIKARARAK TÜRK MİLLETİ'Nİ KANDIRIP KENDİ İSTEKLERİ DOĞRULTUSUNDA GÖTÜRMEKTEDİRLER.HADİSLERİ YOK SAYAN,KUR'AN'I İSTEDİĞİ GİBİ YORUMLAYAN,EĞRİYİ DOĞRUYU BİLEREK KARIŞTIRAN HACCAC-I ZALİM BUNLARDIR.ALLAH ÖYLE BİRGÜN GÖSTERECEK Kİ BİZE,EĞRİ DOĞRU AYRILIP MEHDİ İLE BİRLİKTE DOĞRULAR SAF TUTUP EĞRİ OLAN YÜZDE99 İNSANDA CEZA ÇEKERKEN DOĞRULAR HUZU VE HUŞU İÇİNDE AHİRETE YOL ALACAKTIR.ŞU ANDA BU YÜZDE1 NEREDEDİR,NASILDIR BELLİ DEĞİL,İNŞAALLAH BİZDE ONLARDAN OLURUZ.AMİN.BUNLARI NERDEN Mİ BİLİYORUM MÜSLÜMAN FERASETİYLE LÜTFEN ÇEVRENİZE BAKINIZ.GERÇEKTEN YECÜC VE MECÜC'LER TÜRKİYE'DEN ÇIKACAK.MEHDİ Mİ ZATEN PEYGAMBER SOYU.NOT:PEYGAMBERİMİZİN BÜTÜN ALT VE ÜST NESİLLERİ BELLİDİR.ALLAH'IN BİR MUCİZESİ DAHA.

Efendimiz Aleyhis-Salatu vesselam: “Sizden kim bir kötülük görürse, onu eliyle değiştirsin. Şayet eliyle değiştirmeye gücü yetmezse, diliyle değiştirsin. Diliyle değiştirmeye de gücü yetmezse, kalbiyle düzeltme cihetine gitsin ki, bu imanın en zayıf derecesidir.” buyuruyor.

Bu Hadisi aşğıdaki şekilde anlamaya çalışırsak daha doğru olur kanaatindeyim.Efendimiz (A.S.M.)'ın malumunuz üzere söz, fiil ve takrirleri hadis olarak anılmaktadır.Bu hadisi şeriflerinde aynı Kur'an-ı Kerim'de olduğu gibi muhkem ve müteşabih kısmı vardır hadisi şerifler üzerine yorum yaparken bunları göz önüne almak gerekmektedir, yoksa hadisi şeriflere yanlış mana vermek kaçınılmaz bir durum olacaktır.Hadis i şerifte ki el ile düzeltmek manasını her gördüğümüz yanlışa fert olarak müdahale etmek olarak anlarsak devletin adalet mekanizması işlevini yerine getiremez ve toplumda anarşi kaçınılmaz duruma gelir...

Bir kötülük, bir haksızlık görüldüğünde onun el ile, olmazsa dil ile önlenmesi, o da olmazsa kalben o işe karşı olmakla mukabele edilmesi Peygamberimizin bir emridir. Bu hadis-i şerifi islam alimlerimiz şöyle açıklamışlardır: Münkeri yani kötülüğü el ile men etmek devletin ve diğer yetkililerin vazifesidir. Dil ile met etmek ise alimlerin, bu konuda bilgi sahibi olan kişilerin vazifesidir. Elinde bir yetki olmayan, o kötülüğü dil ile önleyecek ilim gücünden de mahrum bulunan kimseler ise kalpleriyle buğz edecekler, yani o kötülüğe iç alemlerinde karşı çıkacaklardır.

Buna göre, bir haksızlığa maruz kalındığında onun izalesi için yetkili makamlara müracaat etmek, o kötülüğü önleme gücüne sahip kişiler varsa onların devreye girmesini sağlamak gerekir. Bütün bunların bir sonuç vermediği hallerde ise kişinin o hakkını alması mahşer meydanındaki büyük hesap gününe kalmış demektir.

SAYIN GÜNDÜZALP.YAKLAŞIM MANTIĞI HATASI DIŞINDA YAKLAŞAMAMA HATTA KIYISINDAN BİLE GEÇEMEME HATASINI DA BİR KENARA BIRAKIP OLAYLARA YİNE BAŞKA BİR HATA OLAN BENİM ÜZERİME DÜŞENİ YAPAR GERİSİNE KARIŞMAM GİBİ BİR MÜSLÜMANA YAKIŞMAYAN ÜSLUBU DA GÖRMEZDEN GELSEM EN AZINDAN HZ. PEYGAMBERİN MÜSLÜMANLARI TUĞLALARA BENZETMESİNDEN KAYNAKLANAN BİRLİK VE BERABERLİK ANLAYIŞINI DA SİLDİĞİNDEN HATALIDIR.KÜLLİYEN HATA.O ZAMAN BEN SANA ŞU ÖRNEĞİ VEREYİM SEN KENDİN YORUMLA:BİR MÜSLÜMAN DİN KARDEŞİN DAYAK YİYOR EZİLİYOR MESELA FİLİSTİN,MORO,CEZAYİR GİBİ.HADİ ŞİKAYET ET MÜDAHALE ETSİNLER.TÜRKİYE'DE BİLE AYRIMCILIK ÖRNEĞİN KATSAYI SORUNU GİBİ VAR HADİ ŞİKAYET MÜDAHALE ETSİNLER.EN AZINDAN SOKAK ORTASINDA KİMOLURSA OLSUN CAN PAHASINA YARDIMA İHTİYACI VARSA ELİMİZİ UZATIP TUTMAYACAK MIYIZ.İLLA POLİSİ ARAYIM GELİRLER SONRA İŞ ÇÖZÜLÜR MÜ DİYELİM.NEMELAZIMCILIK KADAR KÖTÜ BİR HASTALIK YOKTUR.MÜSLÜMAN HERŞEYLE,HERKSELE DERTLENMEYİ BİLİR.BİREYSEL DÜŞÜNMEZ.

değerli kardeşim müslümanın karşılaştığı meseleleri tek yönlü düşünerek sadece bir pencereden bakarak değerlendirerek hüküm vermesi yanlış olur.Elbette yapılan zulum karşısında her müslümanın yapması gereken bazı ödevler vardır. Bizlerin kul olarak vazifesi yapmamız gereken meseleleri yaparak Cenab ı Hakk'ın vazifesine karışmamaktır.Madem O'nun Rububiyetine razıyız Kadere de rıza göstermek lazımdır.Başta Filistin deki Kardeşlerimiz olarak dünyanın dört bir yanındaki kardeşlerimize evvel emirde dua etmemiz lazımdır çünkü elimizden başka bir şey gelmiyor.Meydanlara senede bir gün dökülüp bir kaç saat bağırıp onları unutmak mı ? Yoksa onların ızdırabını her daim içinde duyup her namazdan sonra, geceleri kalkıp göz yaşı içinde bu zulmun bitmesi için Rabbimize yalvarmak mı? Bu soruları kendimize sormamız lazımdır.

Meseleye başka bir açıdan bakacak olursak bir alimimizin dediği gibi " Her musibet bir cinayetin neticesi , mükafatın mukaddimesidir." Bu noktadan her insan başına gelen musibet ve sıkıntılarda evvel emirde kendisini yoklamalı ve hangi fiili ile kadere fetva verdiğini düşünmeli ve o yanlışını düzeltmeye gitmelidir.

Müslümanım diyen her kesin başına gelen musibet ve sıkıntılara sabır göstermesi Cenab ı Hakkın emridir.Müslümanlar Kur' an ın ifadesi ile üç sabır ile mükelleftir.Bunlar

1. İbadet ve taatta sabır göstermek
2. Musibet ve sıkıntılara sabır göstermek
3. Günahlardan kaçınmakta sabır göstermek

Diğer bir bakış açısı ise madem bu dünya dar ı imtihandır.İmtihan mahallidir.Başa gelen tazyikatı o şekilde değerlendirmek lazımdır.Peygamber efendimiz A.S.M. başta olmak üzere tüm peygamberler A.S.ecmain çeşitli imtihanlara tabi tutulmuşlardır.Yine Peygamberimizin a.s.m. ifadesi ile en ziyade musibet ve sıkıntılara giriftar olanlar insanların en kamilleridirler 

Bir insan çokça sıkıntılara maruz kalıyorsa o Cenabı Hakkın sevgili kuludur.Yada O kul beşeriyet muktezası olarak yanlışlar yapmış ise Cenabı Mevla o kulunun yapmış olduğu kusurlarının cezasını bu dünyada vererek o kulunu temiz olarak yanına alır.Başta siyonist israil olamak üzere tüm şer güçlerinin cezasının bu dünyada verilmemesinin altında yatan meselede budur.Küçük suçlara küçük karakollarda büyük suçlara büyük mahkemelerde hüküm verilir onların yapmış olduğu cinayetlere çoklukla bu dünyada ceza verilmemesinin sebebi suçlarının cezasını  ancak ve ancak DAR I MÜKAFAT ve DARI MÜCAZAT  olan Ahiret yurdu paklar.

Sonra Efendimizin a.s.m. buyurduğu gibi Küfür devam eder ama zulum devam etmez onlar elbet bir gün ektiklerinin cezasını çekeceklerdir.

Bir de o kardeşlerimiz zahiren bombaların altında yaşamlarını yitiriyorlar buna yürek dayanmıyor ama şehitlik mertebesine yükselerek Cennete gidiyorlar ve ahirette onların hakları o zaim kafirlerden sonuna kadar alınacaktır Kuran ı Kerim de Cenab ı Hak vadetmiştir elbette vadini yerine getirecektir.

Bu meselemizle alakalı geçenlerde okuduğum bir makaleyi sizle paylaşmak istiyorum aşağıdaki linke tıklayarak okuyabilirsiniz selam ve dua ile

http://www.sorularlaislamiyet.com/subpage.php?s=article&aid=9184

Şeytanı Yemeğe Davet Etmek 

1.masa

Baba:Haydi bismillah diyelim

Anne:Hayır canım,sağ elin ile ye ki,şeytan bizimle yiyemesin.

2.masa

Baba:Tabağı uzat

Salatayı ver

Anne:Yeter!

Baba:Hey siz, durun artık

Şeytan:Allah'ı unuttuğunuz sürece,ben sizi asla unutmam!

ŞEYTAN SOL ELİ İLE YEMEK YİYENLERLE  BİRLİKTE YER.

Ramazandan Önce Son Mesaj

Şaban bitmek üzere,Ramazan kapıyı çalıyor

Ramazan geliyor diye mutlusunuz değil mi?

Beni,benim sizi özlediğim kadar özleyecekmisiniz?

Size bir tavsiye vereyim,Ramazanla birlikte ezbere yapacağınız özel ibadetlerinizde,gece namazlarınızda samimi gibi görünmeye çalışmayın.

Gündüz oruç tutun,gece eğlenin.

Bütün gün yorulduktan sonra bunda hiçbir sakınca yok.

Akşamları rahatlayın,arkadaşlarınızla bir araya gelin,tütün ürünleri tüketin,alışveriş merkezlerine gidin.

Bütün kızlar alışveriş merkezlerindeyken siz camiye gitmek konusunda ciddi olamazsınız

Ve siz kızlar;

Ramazanda bütün mağazalar indirim yapıyor,bayramı düşünmeniz lazım.

Döndüğüm zaman sizi dindar bulmak istemiyorum,anlıyormusunuz.

Şimdi gidiyorum,bayramdan sonra döneceğim...

RAMAZAN BAŞLADIĞI ZAMAN CENNET KAPILARI AÇILIR,CEHENNEM KAPILARI KAPANIR VE ŞEYTANLARA ZİNCİR VURULUR.

Hicab Giyme,Çirkin Görünüyorsun

Şeytan:Sokağa böyle mi  çıkacaksın?

insanlar ne der?

yüzün çok soluk görünüyor

ve gözlerin şişmiş 

yataktan yeni kalkmış gibisin

biraz makyaj yapmalısın

çok az,kimse farketmez

cenazeye mi gidiyorsun

ne giymişsin sen öyle

seni siyah çanta gibi göstermiş

arkadaşlarının seninle alay etmesini mi istiyorsun

seninle ilgili ne söylemelerini istersin

annenin abayası ile kabul göremezsin

daha havalı bir abaya seçmelisin

kim saçının tamamını kapatıyor

erkekler seni ısırmaz

Bak şimdi çok havalı ve güzel görünüyorsun

Aynı şekildede tesettürlüsün

...bir an nefse hoş gelse de, verdiği vicdan azabı çok ağır olsa gerek...''göz açıp kapayıncaya kadar bizi nefsimizin eline bırakma!!!''

Bugün Facebook'ta, Ahmed Deedat 'ın bir konferansından bir bölümü izledim.
Başörtüsünü baskıcılık olarak değerlendiren Hıristiyan bir bayan; müslüman kadınların başörtüsü takmak zorunda kalmalarının sebebini soruyordu.

Ahmed Deedat 'ın konuya olan hakimiyeti ve ince esprilerle verdiği yanıt takdire şâyandı. 

• Sheikh Ahmed Deedat -  Başörtüsünün gereği nedir?

Bu arada Ahmed Deedat'ın, belirttiği marka araçları almamak için özel bir gayret sarfetmesi gayet hoş ve alamlıydı. 

Aklıma, ünlü bir dondurma markası olan Alg... reklamları geldi (reklam olmasın diye tamamlamadım :)).
Hâlâ öyle mi bilmiyorum ama seneler önceki reklamlarını izlemiş ve onların ürünlerinden uzak durmam gerektiğini düşünmüştüm. :)

Gerçi ürünlerinin fiyatlarını görünce zaten ister istemez alternatiflere bakıyorum, ayrı mesele tabi... :P
Ama en azından, bana itici gelen argümanları kullanmaları sebebiyle ürünlerini protesto ederek, reklamlarını anti-reklam hâline dönüştürdüğümü hissedip kendimce mutlu oluyorum. :)
Banane! Hiç acımam! Karşıma itici bir kılıkla dikilmeselerdi, onlarda. 

Reklamları yayınlayan yayın organlarına gelince... Tartışılacak çok yanı var ama belli kriterler aşılmadıkça yayınlasınlar bence... Ki onların paralarını alabilsinler... 
Burada iş hedef kitleye kalıyor... Bilinçli olmalı ve bazı şeyleri sorgulamalılar sanki... Yalnız benimkisi kadar yüzeysel bir sorgulama olmamalı tabi. :P

“Vallahi sizden hiç kimse yoktur ki, birinizin gördüğü dolunayla baş başa kaldığı gibi Rabbiyle baş başa kalmasın… Sonra Allah ona şöyle buyurur: ‘Ey Ademoğlu, benim hakkımda seni ne aldattı? Ey Ademoğlu, benim için ne amel işledin? Ey Ademoğlu, benden ne kadar haya ettin? Ey Ademoğlu, peygamberlere ne cevap verdin? Ey Ademoğlu, sana helal olmayana bakarken, ben gözlerinin üzerinde gözcü değil miydim? Sana helal olmayan şeyleri dinlerken, ben kulaklarının üzerinde kontrolcü değil miydim? Ey Ademoğlu, sana helal olmayan şeyleri söylerken, ben dilinin üzerinde murakıp değil miydim? Sen,ellerinle helal olmayan şeyleri tutarken, ben onların üzerinde gözcü değil miydim? Ayaklarınla sana helal olmayan şeylere giderken, ben ayaklarının üzerinde gözetleyici değil miydim? Sana helal olmayan şeylerle kalben ilgilenip dururken, ben kalbin üzerinde murakıp değil miydim? Yoksa sana olan yakınlığımı ve sana gücümün yettiğini inkâr mı ettin?”
Abdullah ibn Mes’ud’dan (r.a.)